Saadet Partisi Genel Başkanı Mustafa Kamalak ’Hedefimiz Türkiye’yi yaşanabilir bir ülke haline getirmek”
(1).jpg)
Çeşitli programlara katılmak üzere Ordu’ya gelen Kamalak, İlçemiz Hasret Düğün Salonu’nda Fatsa Saadet İlçe partisince düzenlenen ‘Ülke Gündemi ve Çözüm Önerileri’ konulu panele katıldı.
Saadet Partisi (SP) Genel Başkanı Mustafa Kamalak, ‘’Hedefimiz Türkiye’yi yaşanabilir bir ülke haline getirmek’’ dedi.
Çeşitli programlara katılmak üzere Ordu’ya gelen Kamalak, İlçemiz Hasret Düğün Salonu’nda Fatsa Saadet İlçe partisince düzenlenen ‘Ülke Gündemi ve Çözüm Önerileri’ konulu panele katıldı.
Kamalak, burada yaptığı konuşmada Türkiye’de var olan çözümlerin adresinin Saadet Parti’si olduğunu söyledi.
‘‘Saadet Parti’si ne diyorsa o doğrudur’’ diyen Kamalak; ‘’ Saadet Parti’si olarak birinci hedefimiz Türkiye’yi yaşanabilir bir ülke haline getirmek. İkinci hedefimiz ise yeniden büyük Türkiye’yi kurmak. Onurlu, şahsiyetli bir Türkiye, Batı’ya kul köle olan bir Türkiye değil. İslam alemine, tüm dünyaya, liderlik eden, kılavuzluk eden yeniden bir Türkiye. İslam birliğini kurmayı hedefleyen bir Türkiye kurmak istiyoruz. Adil bir dünya kurmak istiyoruz. Çünkü dünya üzerinde tüm insanlara yetecek kadar yerde, nimette var. Ancak dünyada adil bir düzen yoktur. İşte nihai amacımız, adil bir dünya kurmaktır’’
“Çözüm Milli Görüştedir”
Türkiye’deki terör sorunun batıl bir düşüncenin eseri olduğunu da anlatan Kamalak, ‘’ Bu ülkenin çocuklarını yanlış bir zihniyetin bedeli olarak bir birlerine düşman hale getirdiler. Milli görüş lideri 25 Şubat 1994 tarihinde Bingöl’de haykırıyordu. ‘Bu milletin çocukları, bin küsur yıldan bu yana okula başlarken, mesleği şerife ile başlarlardı. Siz bunu değiştirdiniz. Bu bir bölücülük’’ demiştir. Ödüllendirilmesi gereken bir konuşma yazık ki cezalandırıldı. Peki, o tarihten bu yana terör azaldı mı? Peki çözüm? Çözüm milli görüştedir’’ dedi.
Türkiye'nin Suriye politikasını eleştirdi. "Siz haçlı birliğinden yana mısınız, İslam Birliği'nden mi yana?" diye soran Mustafa Kamalak, "Türkiye'mizden 2 tren kalkıyor. Bunlardan birisi Avrupa Birliği'ne, yani Hristiyan Birliği'ne gidiyor. Diğeri ise İslam Birliği'ne gidiyor. İslam Birliği'ne giden trenin üzerinde, Milli Görüş yazar, Saadet Partisi yazar. Başka partiye mensup olupta 'Biz de İslam Birliği'nden yanayız' diyen olursa, kollarımız, gönlümüz onlar için sonunu kadar açıktır. Kardeşlerimizin hiç şüphesiz ki binecekleri tren İslam trenidir. Liderleri farklı yöne yönelseler, farklı tarafa baksalar, Haçlı Birliği'ne koşsalar bile" dedi.
Türkiye Cumhuriyeti Hükümeti'nin, Suriye politikasını baştan sonra yanlış bulduklarını ifade eden Kamalak, " Elbette zulmü alkışlayamayız. Esad'ın zulmünü alkışlayamayız. Zalimi asla sevemem. Zulüm nerden gelirse gelsin elbette gücümüzün sonuna kadar karşı çıkarız. Ama sonra isterim. Irak'taki katliamın bir benzerinin Suriye'de de gerçekleşmesine rıza gösterebilecek birisi var mı aranızda?. Elbette hayır. Batılar, yani Haçlılar bundan 10 yıl önce Irak'a müdahale etme kararı verdiklerinde neden bahsediyorlardı?. Irak'a özgürlük gelecekti, demokrasi gelecekti. İnsan hakları gelecekti değil mi?. Irak cenneti alanın neredeyse yer yüzünde bir numunesi olacaktı değil mi? Ya sonra 1,5-2 milyon civarında Müslüman katledildi. Ebugurey cezaevinden yükselen feryatlar, hamilelerin çığlıkları hala kulaklarımızda. 100 binlerce tertemiz Müslüman kızlarının, Müslüman hanım efendilerinin ırzlarına tecavüz edildi. Benzer tecavüzlerin Suriye'de de tekrar edilmesini isteyen var mı aranızda?, Milyonlara çocuk babaları katledildiği için yetim bırakıldı. Milyonlarca kadın Irak'ta kocaları katledildiği için dul bırakıldı. Aynı sahnelerin Suriye'de de tekrar edilmesini, haçlılar tarafından Suriye'de aynı zulümlerin. Aynı katliamların yapılmasına rıza gösterecek birisi var mı aranızda? İşte biz bu sebepledir ki, zulme de karşıyız, haçlıların oraya ayak basmasına da karşıyız. Peki, ne olacak? Bu günleri Milli Görüş ta aşağından beri gördüğü için feryat ediyordu. İslam Birliği diye çırpınıp durduk. Bu yüzden 1997 15 Haziran'ında D8'leri kurduk. Eğer D8'ler hayata geçirilmiş olsaydı. İslam Birliği kuruşmuş olsaydı, emin olun Irak'taki katliamlar da yapılamazdı, Suriye'deki zalimlikte işlenemezdi. Şuan Ortadoğu'da akan kan bildiğiniz gibi Müslüman kanıdır. Yanan can Müslüman canıdır. Kardeş kardeşi katlediyor. Daha hazini her iki grubun elindeki silah, haçlıların silahıdır. Bir taraftan Müslümanların kanı dökülürken ömür taraftan emperyalistlerin kasaları dolmaktadır. Bu oyunu bozacak olan tek organizasyon, tek teşkilat, sizin teşkilatınızdır. Milli Görüş teşkilatıdır. Ortadoğu sizi bekliyor, İslam alemi sizi bekliyor" diye konuştu.