FATSA EĞİTİM SEN 'TALEPLERİMİZ VE TOPLUS ÖZLEŞME HAKKIMIZ İÇİN ANKARA'YA YÜRÜYORUZ"

Sendikalarımız ülkemizde yaşanan her türlü emek karşıtı gelişme ve girişimin karşısında ilkelerinden ve savunduğu değerlerden taviz vermeden mücadele etmiş, bu özelliği nedeniyle son günlerde yaşananlardan da anlaşılacağı gibi sık sık hedef haline getirilmek istenmiştir. Konfederasyonumuz ve sendikamız üzerindeki baskılar bizleri yıllardır sürdürdüğümüz fiili-meşru mücadele çizgimizden; eğitimin, eğitim ve bilim emekçilerinin taleplerini gerçekleştirme isteğimizden alıkoyamayacaktır”
Fatsa Cumhuriyet Meydanında toplanan Eğitim-Sen Kamu emekçileri burada miting yaptılar. Eğitim Sen Genel Mali Sekreteri Sayim Gültekin burada yaptığı açıklamada; “Yüz yıllık bir mücadele birikiminin mirasçısı olan Eğitim Sen, eğitim ve bilim emekçilerinin sadece ekonomik, sosyal ve özlük hakları için değil, insanca bir yaşamın vazgeçilmez unsuru olan demokratik hakları için de mücadele etmektedir. Sendikamız bu özelliği nedeniyle zaman zaman sindirilmek, çeşitli yöntemlerle zayıflatılmak istenmektedir. Eğitim Sen bundan önceki süreçlerde olduğu gibi, bu girişimleri de boşa çıkaracaktır. Buna en önemli yanıt 3-4-5 Haziran tarihlerinde gerçekleştireceğimiz yürüyüş olacaktır.
Eğitim Sen olarak eğitimin, eğitim ve bilim emekçilerinin giderek daha da derinleşen sorunlarına dikkat çekmek, bu sorunlara ilişkin çözüm önerilerimizi, taleplerimizi ortaya koymak ve Milli Eğitim Bakanlığını Toplu İş Sözleşmesine çağırmak amacıyla, 3–4–5 Haziran 2009 tarihlerinde Türkiye’nin dört bir yanından Ankara’ya yürüyoruz. Edirne’ den Hakkâri’den Muğla’dan Artvin’den Ankara’ya yaptığımız bu yürüyüşümüzde yılladır dillendirdiğimiz taleplerimizi siz değerli basın emekçileri ve kamuoyuyla paylaşacağız. Nedir bu taleplerimiz?
Sadece parası olanlara değil, tüm yurttaşlara ayrım gözetmeksizin eşit ve parasız olarak eğitim hakkı sağlanmalıdır, Eğitim süreçleri bilimsel, laik, demokratik, kamusal bir temelde yürütülmelidir, Çocuklarımıza kreş, her gün için yeterli beslenme, süt ve temiz su imkanı sağlanmalı, yılda en az iki defa ücretsiz sağlık taraması yapılmalıdır, Okul öncesi eğitimden, yüksek öğrenime kadar okullaşma ve okulların mevcut yapılanmasına dair temel sorunların çözülmesi için okullara ödenek ve eğitime yeterli bütçe sağlanmalıdır, Sözleşmeli, geçici, ücretli çalıştırma yerine kadrolu ve eşit işe eşit ücret temelinde tüm çalışanlar için güvenceli çalıştırmanın esas alındığı bir düzenleme yapılmalıdır, Vergide adaleti sağlayacak bir düzenleme getirilmelidir, Ek ders ücretlerinin gasp edilmesine son verilmelidir, Eğitime ilişkin karar süreçleri sadece yöneticilerin değil, eğitimin bileşenlerinin (öğretmenler, hizmetliler-memurlar, öğrenciler, veliler ve bilim insanları) tümünün katılımıyla demokratik bir tarzda işletilmeli, yöneticiler seçimle belirlenmelidir, İLKSAN tasfiye edilmeli, üyelerinin hak edişleri hiçbir kayba uğratılmadan, yasal faizi ile birlikte bir defada ödenmelidir.
Eğitim Sen taleplerinin Toplu Görüşmelerle değil, Toplu Sözleşme ile yaşam bulacağına inanmaktadır. Bunun için yürüyüşümüzün ana teması eğitim ve bilim emekçilerinin ekonomik, özlük, sosyal ve demokratik haklarının elde edilmesi için Milli Eğitim Bakanlığını toplu sözleşmeye çağırmaktır. Hükümet kamu emekçilerinin toplu sözleşme hakkının varlığını kabul etmeyip bu hakkımızı kullanmamızı engellemeye çalışırken, mahkemeler bir biri ardına toplu sözleşme hakkımızı kullanabileceğimize ilişkin kararlar vermektedir. Olumlu kararlar yalnızca, Danıştay ve İdare Mahkemesi tarafından değil, uluslararası mahkemeler tarafından da verilmeye başlanmıştır. Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi’nin (AİHM) vermiş olduğu son karar sonrasında AKP Hükümetinin kamu emekçilerinin grev ve toplusözleşme hakkını kullanmasını engellemesi açıkça suç işlenmesi anlamına gelecektir.
Bu yürüyüş boyunca dillendireceğimiz taleplerimiz aynı zamanda, 81 ilin, 17 milyon öğrencinin 800 bini aşkın eğitim ve bilim emekçisinin talepleridir. Yıllardır eğitim alanında yaşanan sorunlardan en çok zarar gören öğrenci ve velilerimiz, bu süreçte bizlerin en büyük destekçisidir. Kamuoyunun yürüyüşümüze göstereceği destek ve dayanışma, eğitim alanında yaşanan her türlü sorunun çözümü için, toplumun geniş kesimleri tarafından sahiplenilmesi açısından son derece önemlidir. Bu desteğin en geniş şekilde sağlanacağına olan inancımızla 3-4-5 Haziran tarihlerinde Türkiye’nin dört bir yanından yapacağımız yürüyüşlerde başta öğrenci ve velilerimiz olmak üzere tüm halkımızı Eğitim Sen ile bir arada olmaya çağırıyoruz” dedi.
Eğitim Sen taleplerinin Toplu Görüşmelerle değil, Toplu Sözleşme ile yaşam bulacağına inanmaktadır. Bunun için yürüyüşümüzün ana teması eğitim ve bilim emekçilerinin ekonomik, özlük, sosyal ve demokratik haklarının elde edilmesi için Milli Eğitim Bakanlığını toplu sözleşmeye çağırmaktır. Hükümet kamu emekçilerinin toplu sözleşme hakkının varlığını kabul etmeyip bu hakkımızı kullanmamızı engellemeye çalışırken, mahkemeler bir biri ardına toplu sözleşme hakkımızı kullanabileceğimize ilişkin kararlar vermektedir. Olumlu kararlar yalnızca, Danıştay ve İdare Mahkemesi tarafından değil, uluslararası mahkemeler tarafından da verilmeye başlanmıştır. Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi’nin (AİHM) vermiş olduğu son karar sonrasında AKP Hükümetinin kamu emekçilerinin grev ve toplusözleşme hakkını kullanmasını engellemesi açıkça suç işlenmesi anlamına gelecektir.
Bu yürüyüş boyunca dillendireceğimiz taleplerimiz aynı zamanda, 81 ilin, 17 milyon öğrencinin 800 bini aşkın eğitim ve bilim emekçisinin talepleridir. Yıllardır eğitim alanında yaşanan sorunlardan en çok zarar gören öğrenci ve velilerimiz, bu süreçte bizlerin en büyük destekçisidir. Kamuoyunun yürüyüşümüze göstereceği destek ve dayanışma, eğitim alanında yaşanan her türlü sorunun çözümü için, toplumun geniş kesimleri tarafından sahiplenilmesi açısından son derece önemlidir. Bu desteğin en geniş şekilde sağlanacağına olan inancımızla 3-4-5 Haziran tarihlerinde Türkiye’nin dört bir yanından yapacağımız yürüyüşlerde başta öğrenci ve velilerimiz olmak üzere tüm halkımızı Eğitim Sen ile bir arada olmaya çağırıyoruz” dedi.