Toprağın 10 yıl boyunca kimyasal ilacı yok edemediğini kaydeden Dursun: "Her bitki türüne göre geliştirilmiş yabancı ot ilaçları var. Bu ilaçlar diğer tarım ilaçları gibi değildir; tehlikelidir. Sadece sulara değil; tabandaki diğer canlıları da öldürüyor ve doğal dengeyi bozuyor. Fındık bahçesi vb. alanlarda kullanıldığı zaman bitkiye zarar veriyor. İlaç kalıntıları bitki iletim yollarında kalıyor, bitkiyi yediğimiz zaman bizleri de etkiliyor. Ayrıca toprak 10 sene boyunca kimyasal ilacı yok edemiyor ve toprak bozuluyor." dedi.
 

İlaçların içme sularına da karıştığını belirten Dursun: "Sadece kimyasal ilaçlar değil; diğer tarım ilaçları da kaynak suyuna karışıyor. İçme sularına karışıyor, sağlığımız bozuluyor, dere yataklarına karışıyor; orada yaşayan canlıların yok olmasına neden oluyor. Suların kirlenmesini önlemek amaçlı yapılacak bir şey yok. Baktığımızda bahçelerde diken, ısırgan çok oluyor. Temizlemek için insanlar ilaçlamayı tercih ediyor. İlaçlamanın zamanı vardır. Isırgan, diken vb. gibi yabancı otlarda nisan ayının sonuna doğru "dört yaprak döneminde" kullanıldığı zaman daha fazla verim alırsınız ve daha az ilaç kullanırsınız" diye konuştu.
 

Bilinçsiz kullanımın önüne geçilmesi gerektiğini belirten  Dursun: "İlaçları bilinçsiz kullanmak toprağa, toprak üzerinde bulunan canlılara daha fazla zarar verir. Burada amaç toprakta bulunan mikroorganizmaları öldürmemek ve toprağın verimini arttırmayı sağlamaktır. Alternatif olarak; bahçeyi işlersiniz, sökersiniz. Son zamanlarda motorlu tırpanlar var, bunları kullanmak ilaçlamayı azalttı. 2 kez bahçeyi tırpanlarsanız toprağın nemini korur ve toprağa zehirli kimyasal karışmasını önlersiniz" dedi.