AKLIMDA KALAN SORU İŞARETLERİ
AKLIMDA KALAN SORU İŞARETLERİ
Hani bir türkü vardır, “ manda yuva yapmış söğüt dalına, yavrusunu sinek kapmış gördün mü? Diye... Bu türküyü dinlerken ne saçma türkü diyebilirsiniz ama hiç de öyle değildir. Bu türkü de Anadolu insanının muzipliği vardır. Manda hayvanı sıcak havalarda serinlemek için göllenmeye yer arar. Göl kenarında söğüt ağaçları olur. O söğüdün dallarının sudaki gölgesinde göllenirse yani yukarıdan söğüt dalı gölgesi varken suyun içinde olursa buna “ manda yuva yapmış söğüt dalına “ derler. Yani bu yuva yapma kuş yuvası gibi değildir.
Yavrusunu sinek kapmış gördün mü diye türkü devam eder. Yavru anasının yanında serinlemek için çamurlarda yuvarlanır. Üzerine gelen sinekleri kovamaz. Bunu da yöre insanı yavrusunu sinek kapmış diye tabir eder. Yoksa sinekler manda yavrusunu kapamaz. Sonuçda her şeyin bir izahı var ama son yıllarda Türkiye’de hiç bir şeyin izahı net değil.
CUMHURİYET TARİHİNİN
EN KÖTÜ DIŞ POLİTİKASINI
YAŞIYORUZ.
Suriye ile son uçak düşürme olayını yaşadık. Suriye hava sahasına giren mühimmatsız uçağımız düşürüldü. İki dakikalık sınır ihlali var diye hemen uçağı düşürmek mi lazım. Bu bir soru işaretidir. Suriye uçağı “uçak savar ile düşürdük” diyor. 8.5 kilometre uzaktaki uçak, uçak savar ile düşürülmez. Bu ikinci soru işareti. Pilotlar denizin 1260 metre dibinde, botlar, kasklar su yüzeyinde. Bu üçüncü soru işareti. Bundan sonra hükümet hangi açıklamayı yaparsa yapsın ben inanmam.
Bir Dış İşleri Bakanımız var, maşaallah dünya durdukça başımızdan eksik olmasın. Göreve geldiğinde komşularımızla sıfır problem iddiası ile başladı. Maalesef problemsiz komşumuz yok. Daha dün Suriye ile ilişkimiz abi - kardeş durumundayken bugün savaş eder hale geldik. Kimin için? Amerika’dan aferin almak için!
Aklıma bir şey takılıyor. Biz iki arada bir derede mi kaldık! Rusya, İran, Çin bir taraf oldu. Bu uçak düşürme işi bunların diyorum. Yani birileri Amerika’ya güvenip, Suriye’ye poz yapan Türkiye’ye, buralara yanaşma, vururum mu diyor. Biz de koca Akdeniz’de uçacak yer mi yoktu da Suriye hava sahasını ihlal ettik. Hani diyorum 30 yıldır PKK ile savaşıyoruz ama nedense birileri bizi Kandil’e çıkarmıyor veya PKK savaşta son noktayı koydurmuyor. Bunlar kafamda hep izah bekleyen sorular.
YARGIR00;BAĞIMSIZ MI?
Yıllardır söylenir acaba öyle mi? Bana göre değil konuları hükümetler çıkarıyorsa yargıda uygulamayı yapar. Yani hükümetin bir şeye kafası takılırsa ona göre kanun çıkarır, yargıda uygular. Sonucu düşünmez.
Mesela Aziz YILDIRIM şikeden yargılandı Kafama takılan şu. Şike yaptığı yönetici yok. Şikeye karışan topçu yok. Hemen suçlu muamelesi yapıldı, içeri atıldı. Sonra olmayan suça 6 yıl ceza verildi hapishaneden tahliye edildi. Doğu Perinçek’e bir sürü suçlama atfedildi. Adam tüm suçlamaları mahkeme önünde çürüttü sonra mahkeme heyetine kaba davranmaktan 24 yıl ceza yedi. Türkiye en fazla gazetecinin hapis yattığı bir devlet. Dünyada organ nakli konusunda ilk beşe giren doktor ama hükümeti devirmeye çalışmaktan hapis. Adam genelkurmay başkanı olarak emekli olmuş. PKK ile işbirliğinden veya hükümeti yıkmaktan hapis. Bunları içeri atmak için özel mahkemeler kuruluyor sonra içeri atılacak adam kalmayınca özel mahkemeler lav ediliyor. Hükümet emriyle özel mahkeme kurulur yine aynı hükümet tarafından görevine son verilirse yargının tarafsızlığı söz konusu olur mu bu soru da cevaba muhtaçtır.
MUHABİRİN AHMET BECİOĞLU
KABAKDAĞI’NDAN BİLDİRİYOR
Bölgemizin güzel insanları Kabakdağlılar. Eko tarımdan sonra eko turizm çalışmalarını sürdürüyor. Geçen cumartesi günü 25 kişilik Trabzon Dağcılık Kulübü üyeleri Kabakdağı’na geldi. 19’u evde 6’sı çadırda ağırlandı. Ertesi gün Samsun- Fatsa Eskişehir’den Sarı Turla gelenlerle beraber WOLKİNG RİVER (derede yürüyüş) etkinliğine katıldılar. 4 km dere yürüyüşü yapıldı. Herkes akşamleyin mutlu mesut evlerine döndü.
12 Temmuz 2012 de Birleşik Arap Emirlikleri , Büyük Elçileri eşleriyle beraber Kabakdağı’na gelecekler. Bu gruba Ordu Valisi Sn. Orhan DÜZGÜNR00;rehberlik edecek. Hayatları ultra lüx otellerde geçmiş bu misafirlere de ormanda kilimler üzerinde, sinilerde gürcü yemekleri ikram edeceğiz.
Sonuç olarak fındık para etmedi diye ağlaşıyoruz fındığın yerine ne dikelim, kaç yılda ürün alırız diye düşünmüyoruz. Fatsa’da herkesin köyde atıl duran önü geniş harmanlı evleri var. Yarın atıl olan fındık bahçemizde eko turizm yapacağız. Bunu bugün Kabakdağı yarın Duayeri veya başka bir köyde uygulama yapıp para kazanacağız. Ekonomik olarak fındığa veya başka ürünlere bağlı olmaktan ancak böyle kurtuluruz.