***•***
•Fındık toplatmak için amele bulmakta zorlanan Ahmet Becioğlu’nun, Gürcistan’daki akrabaları ile temas kurarak amele aradığını,
***•***
•Sabah kahvaltısını Kuşadası’nda, öğle yemeğini İzmir’de, akşam yemeğini İstanbul’da yiyen Ferudun Altuntaş’ın, “Yıllar önce böyle bir durumu hayal bile edemezdik. Dünya çok küçülmüş” dediğini,
***•***
• Arkadaşı Tevfik Bursa tarafından hediye edilen İphone cep telefonunu bir türlü kullanamayan Tahir Olcay’ın, ihtiyaç hasıl olduğunda yakın dostlarından yardım istediğini,
***•***
•Kızı Sevinç’i görmek için öğle ve ikindi de eve gidip gelen Rıfkı Altuntaş’ın, “Bu mutluluğu Cenab-ı Allah herkese nasip etsin” dediğini,
***•***
•Belediye başkanlığı adaylığına hazırlanan Göden Murat’ın, “Afişlerim hazır. Seçmenlerimi de bizzat ziyaret ederek projelerimi anlatıyorum. Bana göre bu iş bitti” dediğini,
***•***
•İskender Yangın’ın, yeni açtığı kömür satış iş yerine oğlu Arda’nın ismini koyduğunu,
***•***
•Yaz ayının sıcaklığından bunalan Fehmi Akar’ın, Bodrum’a giderek kafamı dinleyerek moral bulacağım” dediğini,
***•***
•Kiski Mahmut’un, “Bugüne kadar balık adam olarak binlerce balık avladım ama bir lokma bile balık yemedim” dediğini,
***•***
•Yeni aldığı fotoğraf makinesi ile şehir şehir dolaşan Lütfi Aydın’ın, “Fotoğraf nasıl çekilirmiş herkese göstereceğim” dediğini,
***•***
•Günde 6 öğün yemek yiyen Mahmut Talay’ın, bu kadar yemeğe şişmem lazım ama bir gram bile kilo almıyorum” dediğini,
***•***
•Huyu huyuna, suyu suyuna bir kız bulmak için Fatsa’daki tüm düğün salonlarını gezip kız arayan Ercan Er’in, “Yok.. yok... yok... Bir türlü aradığım kısmeti bulamadım” dediğini,
***•***
•İsmail Eraslan’ın, İzmir’e ayak basan hiç bir Fatsalı’yı yalnız bırakmayıp, yakinen ilgilendiğini,
***•***
•Fahri Altuntaş’ın, “Ayvalık tostunun adı, Fatsa tostunun tadı var. Kendi menümüzdeki tostu yiyenler bir daha vazgeçemiyorlar” dediğini,