Maden İşletmesinin genişleme girişimine karşı ortak eylem paneli
.jpg)
Fatsa Belediyesi Kültür Sarayında düzenlenen panelde Yukarı bahçeler Mahallesinde yapımı devam eden maden arama sondajı ile çevreye verilen zarar ve bu zararların insan hayatında ki ilerleyen zamanlarda yaşayabilecekleri sorunlar tartışıldı.
Atatürkçü Düşünce Derneği (ADD) Fatsa Şubesi başta olmak üzere, Karadeniz Doğa ve Çevre Derneği, Ekolojik Yaşam Derneği, Ordu Çevre Derneği, Kayaköy Kültür Çevre ve Yardımlaşma Derneği, Derelerin Kardeşliği Platformu Fatsa Yürütmesi paydaşlıklarıyla organize edilen maden işletmesinin genişletilmesi teşebbüsüne karşı organize edilen panel Fatsa Kültür Merkezi’nde gerçekleşti.
Kültür Sarayı’nda başlayan paneli Fatsa Ticaret Odası, Esnaf Odası, Fatsa ve Ünye Siyasal Parti temsilcileri, STK temsilcileri başta olmak üzere yoğun bir katılımcı kitlesi takip etti.
Panel Moderasyonunu yürüten ADD Fatsa Şube Başkanı Av. Hilal Nur Gündüz ün açılış konuşmasıyla başlayan panel, İşletme Mühendisi Çağdaş Çelebi‘nin Fatsa Altın Madenciliği Faaliyetinin Alternatif Maliyetleri Karşısında Ekonomikliğini ele alan ve Maden İşletmesinin orta ve uzun vadeli ekolojik kayıpları ve tarım ve hayvancılığa yönelik kayıpları karşılaştırıldığında ortaya çıkan üzücü tabloya vurgu yaptı.
Çevreye maden aramanın çok büyük zarar verdiğini söyleyen ve programın açılış konuşmasını gerçekleştiren Atatürkçü Düşünce Derneği Fatsa Şube Başkanı Avukat Nur Hilal Gündüz, “Altın madeni faaliyetleri ilçemizde yıllardır devam ediyor. Birkaç zamandır sessiz bekleyişimizi sürdürdük. Fatsa ve Ünye sınırında olan bölgede siyanürle arama gerçekleşiyor ve sonrasında çevrede büyük tahribatlara sebep olacak. 2013 yılında bu çalışmalara başlanıldı ve halen devam ediyor. Altın arama çalışmalarının durdurulması için birçok dava açıldı ama bir türlü sonuçlar alınamadı. Halkı bilgilendirmeden bilinçsizce yapılan arama çalışmaları yerel halkı ciddi derecede zarar verirken o bölgede ki doğal yaşam da ciddi anlamda zarar görmeye başladı. Bu katliama dur demek için buradayız. Artık sesimizi duysunlar yetkililer ve bu arama çalışmaları son bulsun” dedi.
Gündüz, “Fatsa ilçesi sınırlarında bulunan Siyanürlü Altın Ayrıştırma İşletmesi faaliyetlerini sürdürmektedir. ÇED 2 sürecinde de görüldüğü gibi, faaliyet alanını artırarak çok daha uzun süreli yeni faaliyet genişletme eylemine girmiştir. Bu faaliyetlerin Ordu ve çevre illerde, özellikle de Fatsa ve Ünye ilçelerinde ekolojik sorunlara yol açacağı, hava, su ve toprak kirliliği ile geri dönülemeyecek doğa tahribatına neden olacağı, dolayısıyla tüm canlı yaşamı tehdit edeceği, hatta ettiği bilinmektedir. Bu topraklarda yaşayan duyarlı bütün insanların, odaların, derneklerin, sendikaların, siyasi partilerin ve sivil toplum kuruluşlarının bu duruma ilgisiz ve kayıtsız kalması düşünülemez. Doğayı ve yaşam alanlarını korumak, geleceğe yaşanabilir sağlıklı bir çevre bırakabilmek, çocuklarımıza karşı yerine getirmek zorunda olduğumuz en büyük sorumluluğumuzdur” diye konuştu.
Avukat Gündüz’ün konuşmasından sonra ilgili çevre mühendisleri gelen konukları bilgilendirme adına brifingli anlatım gerçekleştirdiler.
KADOÇED Genel Başkanı ve Ordu Üniversitesi Fatsa Deniz Bilimleri Fakültesi Öğretim Üyesi, Dr. Ahmet FİDAN da, Dünyada ve Türkiye’de Madencilik Faaliyetlerine ilişkin veriler ile Fatsa Altıntepe Maden Ocağının Çevresel Etki Durum Değerlendirmesiyle ilgili Çevre Araştırmaları Çalışma Grubu olarak hazırlamış oldukları raporu sundu. Fidan Konuşmasında, söz konusu maden bölgesinin tenörünün düşük olduğunu, bu nedenle yığın liç yöntemi kullanıldığını, bunun da ekosistem üzerinde büyük tahribatlara yol açtığını, liçlemede serbest kalan ağır metallerin ve patlatma sürecinde salınımı olacak radon gazının zararlarından bahsetti. 2015 yılından bu yana söz konusu işletmenin faaliyetlerine ilişkin raporlara ve verilere ulaşamadıklarını dile getirerek söz konusu işletmenin belli periyotlarla bu sonuçları kamuoyu ile paylaşması gerektiğini, ilgili maden yönetmeliklerine buna ilişkin hükümler konulması gerektiğini vurguladı.
ADD Fatsa Yönetim Kurulu Üyesi ve Çevre Komisyon Başkanı Kemal KOÇ ise, konuşmasında, Siyanürlü Altın Madenciliğinin İnsan ve Çevre Sağılığı üzerinde yaptığı zararlar konusuna değindi. Buradan ortaya çıkan siyanürün hava ve suya karışarak Elekçi Deresi aracılığıyla bütün Fatsa’yı zehirlemekte olduğuna değindi.
Enerji Yüksek Mühendisi Alaaddin Yılmazer ise, yığın liç alanında izalasyon malzemesi olarak kullanılan ve buharlaşmayı önlemek için kullanılan mebranların ömrünün kısa olduğunu, liçleme esnasında serbest kalan ağır metallerin hava ve suya karışarak bölgede bulunan Flora ve Fauna yapısını bozduğunu, maden alanının Fatsa’ya sadece 5-6 km mesafede olduğunu Fatsa’nın ne kadar vahim bir tehlikeyle karşı karşıya olduğunu vurguladı. Maden sahasının üç boyutlu görsellerle fiziksel yönden analizini yapan Yılmazer, kimyasal proseslerde kullanılan birim su miktarı ile çıkan birim su miktarının arasında fark olduğunu deşarj ünitelerini inceleme imkanının bulunmadığını, bu yerlerin medya ve kamuoyu denetimine kapalı olduğunu vurguladı.
Panelin son yarım saatlik kısmında, katılımcıların görüş ve önerileri alındı. Madencilik Faaliyetlerinin genişleyerek devam etmesi nedeniyle, bundan sonraki sürecin yürütümünde ortaya çıkan yol haritalarının oluşturulması ve takip edilmesi için, oluşturulan Bilim, Hukuk, Teknik, Sağlık alt komisyonları için tespit ve belirlemelerde bulunuldu.
Panel Modetatörü ve ADD Fatsa Şube Başkanı Av. Nur Hilal Gündüz, panel Sonuç raporu ve oluşan komisyonlar ve üyelerinin önümüzdeki günlerde kamuoyu ile paylaşılacağını bildirdi.
• Haber Merkezi