CINGIRT KALE (CINGIRT MAĞARASI) Mİ? FATSA'DA MI?
.jpg)
Karadeniz Doğa ve Çevre Derneği Trekking Kulübü ile Ordu Üniversitesi Doğa ve Çevre Kulübü üyelerinden oluşan yaklaşık 40 kişilik bir ekip, 29 Mart 2015 günü Fatsa Sanayi Sitesi önünden Cıngırt Mağarası ya da Cıngırt Kayalıkları olarak da bilinen Kale’ye trekking (doğa yürüyüşü) gerçekleştirdik.
Cıngırt Kale’nin Helenistik Dönemde Pontus Kralı 6. Mitridat tarafından yaptırıldığı tahmin edilmektedir. Tahminlere göre Pontus Devleti’nin var olduğu M.Ö. 298-M.S. 63 yılları arasında 6. Mitridat Sinop ile Odessa arasına 74 kale yaptırmıştır. Bu kalelerin en önemlilerinden biri de Cıngırt Kale’sidir. 6. Mitridat bu kalenin komutanıdır ve M.Ö. 120-63 yılları arasında yaşadığı bilinmektedir. Bu bilgilerden kalenin en az 2 bin 150 yıllık olduğu anlaşılmaktadır. Mitridat’ın bu kaleleri o zamanın emperyal gücü olan Roma’ya karşı yaptırmış olduğu düşünülmektedir.
Cıngırt Kale’de ortaya çıkarılması gereken en önemli husus tepeden 45 derecelik eğimle aşağıya doğru inen 120 basamaklı tüp geçidin nereye çıktığı ve niçin yapılmış olabileceğidir. Sadece tüp geçit değil kaya mezarlar, taş merdivenler ve çevresinde bulunan diğer mağaralarda da gerekli arkeolojik çalışmalar yapılmalıdır. Her ne kadar daha önce bazı kazı çalışmaları yapılmış ise de kale adeta kendi haline terk edilmiş bir görünümdedir. Çevreden gördüğümüz bir takım atıklar buranın uyuşturucu kullanıcılarının uğrak yeri olduğunu işaret etmektedir. Yine henüz yeni yapılmış bir takım kazılar da define araması yapıldığını göstermektedir. Bunlar tarihsel değerlerin zarar görmesine, orijinalliğini kaybetmesine ve talanına sebep olmaktadır. Burada değindiğim hususların konuyla ilgili kurumların yetkilileri tarafından da çok iyi bilindiğini tahmin ediyorum. Planlanmış bir takım çalışmalar başlatılacak da olabilir. Ancak konunun önemi ve acilliğini bir kez daha dile getirmek istedim. Çünkü, bölgemizin kalkınmasında turizm çok önemli olacak diyoruz. İyi de turist Fatsa’ya ya da Ordu’ya niye gelsin? Pide yemek için mi gelecek? Yoksa turşu kavurması yemeye mi? Kendi kendimizi kandırmayalım. Biliyoruz ki, deniz ve güneş için bölgeye ne yerli ne de yabancı turist gelir. Turisti iki yoldan çekebiliriz. Birincisi bilhassa yerli turist için önemli olan diğer bölgelerimize göre daha zengin olan doğal güzelliklerimiz, ikincisi ise yabancı turist için önem arz eden azda olsa tarihi eserlerimizdir. Doğal güzelliklerimiz konusuna burada değinmek istemiyorum. Tarihi eser bakımından da Ordu oldukça fakirdir. Çünkü önemli uygarlıklara ev sahipliği yapmış bir bölgede yer almıyor. Ancak var olanlara da gereken önem verilerek ziyarete açılmamıştır. Belki Ordu İli sınırları içerisindeki en ilgi çekici kalıntıların başında Cıngırt Kale gelmesine rağmen Fatsa’da bile pek çok insan bırakın görmeyi adını bile duymamıştır. Çünkü bunun için ne tanıtım ne de alt yapı mevcuttur. Bu nedenle bu güne kadar ihmal edilmiş olan Cıngırt Kale’de gerekli çalışmalar yapılarak koruma altına
alınmalı ve kontrollü olarak ziyarete açılmalıdır.
FATSA’DA KENT ORMANI İÇİN UYGUN
Doğa yürüyüşümüz esnasında
dikkatimizi çeken bir diğer önemli hususa da burada değinmek istedim. Fatsa’daki eksikliği her fırsatta dile getirilen kent ormanı, mesire alanı ya da seyir terasları yapımı için Cıngırt Kale eteğinde yer alan ormanlık arazi değerlendirilemez mi? Biliyoruz ki Karadeniz sahilinde hangi yerleşim yerine giderseniz gidin şehir ve deniz manzaralı mutlaka bir tepe mevcuttur. Sözünü ettiğimiz ormanlık arazinin ulaşım, elektrik, su, kanalizasyon gibi alt yapısı ihtiyaçları da sanayi sitesine oldukça yakın olduğundan kolayca giderilebilecektir. Hatta bu alan piknik alanı dışında yürüyüş parkurları, kaya tırmanışları ve yamaç paraşütü sporları içinde değerlendirilebilecek niteliktedir. Bu iki konu üzerinde yapılacak çalışmalar Fatsa’nın gelişmesine ve halkın sosyal yaşamına önemli katkılar sağlayacaktır.
Prof. Dr. İsmet Balık
Deniz Bilimleri Fakültesi Dekanı