AK PARTİ FATSA TEŞKİLATI DANIŞMA TOPLANTISI YAPILDI

Fatsa Belediyesi Kültür Sarayı'nda gerçekleşen İlçe Danışma Meclisi Toplantısına AK Parti Ordu Milletvekili İhsan Şener, AK Parti Ordu Milletvekili Fatih Han Ünal, AK Parti 23.dönem Milletvekili Ayhan Yılmaz, AK Parti İl Başkanı Hüseyin Akyol, Belediye Başkanı Hüseyin Anlayan, Belediye Başkan Yardımcıları Muharrem Aktepe ve Bülent Yücetepe ve çok sayıda partili katıldı.
“20’DE 20 YAPMAK SURETİYLE İNŞALLAH BİR ZAFERE DAHA İMZA ATMAK GAYRETİNDEYİZ”
İlçe Danışma Meclisi’nin açılış konuşmasını Ak Parti Fatsa İlçe Başkanı Fatih Sözen yaptı. “Hepimizi yine büyük bir seçim heyecanı sardı” diyerek konuşmasına başlayan Sözen, “Ak Parti, 11 yıldan beri vatandaşlarımızın vermiş olduğu destekle her zaman en güzel oyu alarak büyük bir hizmet üretmiştir. Yine büyük bir seçimde hedefimiz Ordu Büyükşehir Belediyesi ve akabinde 20 tane ilçe belediyesinin tamamını alarak 20’de 20 yapmaktır. İnşallah bir zafere daha imza atmak gayretindeyiz” dedi.
“BİZLER BU PARTİNİN BİRER NEFERİYİZ, BUNDAN SONRA DA NEFERİ OLMAYA DEVAM EDECEĞİZ”
Toplantıda ikinci konuşmayı Fatsa Belediye Başkanı Hüseyin Anlayan yaptı. Başkan Anlayan, Fatsa teşkilatının kurulduğu ilk günden beri parti teşkilatında görev almış bir kişi olarak 10 yıldır Ak Parti kimliğiyle bu ailenin içerisinde partililerin de desteği ile Fatsa Belediye Başkanlığını yaptığını belirterek, “Hamt olsun bir çok hizmete vatandaşlarımızın da desteğiyle vesile olmaya çalıştık. Bugün de çatısı altında bulunduğumuz bu bina bu hizmetlerden bir tanesidir. Önümüzde yeni bir seçim var, Ak Parti olarak bu zamana kadar birlikte yaşamış olduğumuz bir seçim atmosferine bir defa daha girmiş bulunuyoruz. Ben öncelikle Ak Parti Genel Başkanı sayın Başbakanımız Recep Tayyip Erdoğan’ın, bütün Ak Parti kadrolarının ve milletvekillerimizin desteğiyle yapılmış olan bütün hizmetlerin halkımıza hayırlı uğurlu olmasını diliyorum. Belediye olarak yapmış olduğumuz hizmetlerin Fatsa’mıza hayırlı uğurlu olmasını diliyorum. İnşallah bundan sonra daha fazlasını daha güzelini yapmak adına bir defa daha seçime gidiyoruz. Bizler bu partinin birer neferiyiz, bundan sonra da neferi olmaya devam edeceğiz. Aday adaylığı süreci de devam ediyor. Önemli olan partimizin birliği ve beraberliğidir, önemli olan partimizin başarısı ve gücüdür, önemli olan bu kadronun başarısı, mutluluğudur, önemli olan başbakanımızın başarısıdır. Bunun için yine çalışmaya devam edeceğiz. Partimiz bize ne görev verirse, bunun için yine çalışmaya devam edeceğiz” diye konuştu.
“ORDU’DA BAŞARILI OLMA
MECBURİYETİMİZ VAR”
Fatsa Belediye Başkanı Hüseyin Anlayan’dan sonra kürsüye AK Parti İl Başkanı Hüseyin Akyol çıktı. Ak Parti ailesi olarak bu toplantıları yapmalarının yegane sebebini açıklayarak sözlerine başlayan Akyol, “Amacımız teşkilatlanmamız da eksik gördüğümüz yerleri tamamlamak, ya da genel merkezimizin bize gönderdiği talimatları yerine getirmek. Teşkilatımızla halkımız arasında kaynaşmayı sağlamak, teşkilatımızın içerisinde bulunan birimlerin koordineli şekilde çalışmasını sağlamak. Yine bir seçim arifesindeyiz. Fatsa ilçe teşkilatımız ve19 ilçe teşkilatımız seçimlere hazır. Tabi hazır olmanın ötesinde seçimlere 70 gün kala kendimizi çek etmeniz gerekiyor. Tekrar ne yaptığımızı bilmemiz gerekiyor. Seçim programı çok yoğun bir şekilde başladı. Özellikle il seçim koordinasyonu merkezi olarak ilçelerde organize edilen ilçe seçim koordinasyon merkezlerini hayata geçirdik. İl koordinasyon merkezimiz tam anlamıyla çalışmalara başladı. Bunun başında da Milletvekili arkadaşımız ağabeyim Ayhan Yılmaz Bey bu işi yürütüyor. Ben kendilerine buradan teşekkür ediyorum. Hep beraber zahmetli bir yola girdik ve aynı zamanda keyifli bir dönem de yaşıyoruz. Seçime 2 aydan fazla bir zaman var. Top yekûn bütün teşkilatlar olarak bu seçim sürecini hep birlikte yürüteceğiz. Bütün kardeşlerimize sorumluluk düşüyor. Ordu’da başarılı olmak mecburiyetimiz var. Türkiye'nin geçirdiği bugünler itibariyle özellikle 17 Aralıktan bu zamana kadar geçirdiğimiz sürece dikkat çekerek bu seçimin önemine daha fazla vakıf oluruz. Hakikaten çok zor zamanlardan geçiyoruz. Bizim ayrışmaya neden olacak olaylarla vakit geçirecek zamanımız yok. Aslında bizim bu günlerde birliğe beraberliğe ihtiyacımız var. Bizim herkesi kucaklamaya, bütün kardeşlerimizi kucaklamaya ihtiyacımız var” dedi.
“BU MİLLET DE BU MİLLETİN MALINA, HAZİNESİNE KAST EDENLERİ AFFETMEYECEKTİR”
AK Parti Ordu Milletvekili İhsan Şener ise yaptığı konuşmada her seçimde yeni bir sorunla karşı karşıya gelindiğini belirterek, “Türkiye kendi ayakları üzerinde duran bağımsız güçlü, onurlu bir devlet olma yolunda kendi iç barışını, sosyal barışını temin etmiş ülke olma yolunda çok ciddi adımlar attı. 2002 yılında iktidara geldiğimizde borçlanma serüveni ile devam etseydik bugün borç oranımız çok ciddi boyutlara ulaşacak ve ülke iflas edebilecekti. 17 Aralık süreci gösteriyor ki, birbirimizi daha çok sevmeye daha çok birlikte olmaya ihtiyacımız var. Ordu oto yolunun yapım süresi 15-20 yıldır maliyeti ise 5.5-6 milyar dolardır. Sadece bir hafta içerisinde 17 Aralık operasyonundan sonra bu milletin göz nuru, alın teri emeği 126 milyar lira yani 25 tane Karadeniz sahil yolu bir haftada heba edilmiştir. Bu çok ciddi bir maliyettir. Bu maddi maliyetleri bir ölçüde aşabiliriz. Bir saat çalışıyorsak 2 saat çalışır, bir tane üretiyorsak 2 tane üretiriz. Bunları aşarız ama 10 yıldır birbirimize güven esasına dayalı birlikte yürüdüğümüz insanlarla halen birlikte yürüyoruz. Onların içerisinden bir kısmının çok ahlaksızca bu milletin bütün emeğini hiçe sayarak bir yolsuzluk ve rüşvet kisvesi altında milli iradeyi kuşatmasına da seyirci kalamayız. Nerede bir usulsüzlük varsa yolsuzluk varsa sonuna kadar gidilsin. Hukuk içersinde bunun hesabı sorulsun, sorulmalıdır da. Çünkü bizim Türkiye'de siyasete hükmetme seyrimizin başlangıcı 3 Y ile mücadeledir. Yolsuzluk- yoksulluk-yasaklar. Biz bunlardan vazgeçmiş değiliz, bunları söylerken bir camiayı da tamamen suçlu ilan etmek gibi bir gafletin içerisinde değilim. Bizim esnafımız, sanatkarımız, memurumuz bu camianın yetiştirdiği dershanelerden insanlardan memleket için güzel meyveler çıkacak umuduyla hiçbir engel taşımaksızın evindeki çocuğunun ekmeğini bölerek yardım etti. Bu yardımların hiçbirinde çok önemli bir kısmında kayıp da yoktur. Gelir yardıma ihtiyacı olan bir yere dershane yapacağını söyler, alır. Bunda da sorun yok ama siz bu tür hayırları yapacak olan kurumları, bu para kayıt dışıdır diye organize biçimde odaklandığınız kurumların içinde gücünü de kullanarak harekete geçerseniz bir gün birisi gelir size der ki, “ Kardeşim bugünkü rakamlarla söylüyorum yaklaşık aylık 500 milyar dolar kayıt dışı topladığımız parayı nerede kullandınız? ” Kim kusurlu, kim suçlu ise cezasını sonuna kadar çekecektir. Bakınız 17 Aralıktan sonra ki süreçte bu millet de bu milletin malına, hazinesine kast edenleri affetmeyecektir. Bizim bu cemaat denilen yapı ile hiçbir sorunumuz yok, olmadı da; ama güvenlik adalet teşkilatından aldığı güçle uluslararası bazı sistemlerin etkisinde kalarak milli iradeye, meşru hükümete bir operasyon içerisindeyseniz bu doğru anlaşılabilecek bir şey değildir. Şimdi yeni bir seçim sürecine geliyoruz. Bu seçim sürecine girerken belki yolsuzluk değil; ama başka kisveler adı altında yeni bir takım sıkıntılar yaşayabiliriz. Sebebi de açıktır, başlangıçta söyledim Türkiye'nin bu onurlu yürüyüşünü durdurmak isteyen bir yapı var. Bu yapı ile ancak milletimizin iradesinin birlikte olması, birbirimizi sevmemiz, dayanışma içerisinde olmamız, kardeşlik ruhunu ve bilincini geliştirerek mücadele edebiliriz. Efendim, Ordu’da şu adam belediye başkanı olmuş, Altınordu'da bu belediye başkanı olmuş, bunlar emin olun teferruattır. Bunlar önemsizdir demiyorum; ama biz büyük fotoğrafı görmezsek eksik hareket etmiş oluruz. Bunu söylerken sizi umutsuzluğa sevk etmek için söylemiyorum; ama ihmale gelmeyen bir süreç içerisinde olduğumuzu bu tür savrulmalarda ayağımızın sabit olması için birbirimize daha çok güç vermemiz gerektiğinin altını çizmek için söylüyorum. Bazı arkadaşlarımız istifa ettiler, bazı arkadaşlarımız da istifa edecek olabilirler. İnşallah olmaz, temennimiz budur. Bu çalkantıların temelinde yatan esas şey Türkiye'nin onurlu yürüyüşüne engel olmaktır. Bizim bu onurlu yürüyüşe, milli iradeye hep birlikte sahip çıkmamız lazım. Biz, Fatsa’dan Ordu’ya giderken Bolaman yollarında büyük sıkıntılar çekerdik. Şimdi gerçekten 15-20 yılda yapılmış büyük eseri, yapılan 25 tane sahil yolunu, bir grubun acemice ve haince operasyonu sonucu kaybetmeyi nasıl telafi edeceğiz ? İnsanların gönülleri kırıldı, çay sohbetlerinin konusu oldu. İnsanlar birbirleriyle bunu tartışıyor hale geldiler. Bu fitneyi, bu ümmetin içerisine sokanın Allah belasını versin. Önümüzdeki süreci doğru ve iyi değerlendirebilmek için her birimize düşen vazife vardır. Siyasette lüzumsuz insan yoktur, herkesin yeri vardır. Herkesin ödevi vardır, kimseyi ihmal etmeden birbirimize gönüllerimize açarak, birbirimizden emin olarak birbirimizle dayanışma içinde önümüzdeki 70 günü çok iyi değerlendirerek yüzde 60 oyu yüzde 70’lere çıkarmalıyız” dedi.
“TÜRKİYE AK PARTİ İLE EN GÜÇLÜ DÖNEMİ YAŞIYOR”
AK Parti Fatsa İlçe Danışma toplantısında son
Konuşmayı AK Parti Ordu Milletvekili Fatih Han Ünal gerçekleştirdi. Gayret olmadan hiçbir şeyin kendi kendine olamayacağını ifade eden Milletvekili Ünal, “Emek olmadan eser ortaya çıkmıyor. Bu ülkenin, bu aziz milletin tüyü bitmemiş yetimin hakkını iade etmeden bu hizmetler ortaya çıkmıyor. Hep hizmetleri konuşuyoruz, yapılan icraatları konuşuyoruz, hep güzellikleri konuşuyoruz; ama bizimle aşık atmaya çalışanlar, bizimle mindere çıkanlar bunları konuşmuyor, başka şeyler konuşuyor. Siyasi partiler ne için vardır. Yani biz seninle bu konuda anlaşamıyoruz, biz farklı bir istikametten bu iktidarı ele geçirebilir miyiz ona bakalım diyorlar, böyle bir şey yok. Benim üzüntüm nedir biliyor musunuz? Hepimizin üzüntüsü olduğuna inanarak Türkiye'nin düşmanlarının olmasını gayet doğal karşılıyoruz. Tarihimize bakarsanız Osmanlı dönemi dahil olmak üzere Türkiye hiç rahat bırakılmamıştır. Maalesef içimizde bu dış mihraklara eşlik eden, aynı telden çalan bazı güçler var. Bunların ortak ismi şer güçtür. Şimdi Ak Parti döneminde en istikrarlı dönemi yaşıyoruz; ama aynı zamanda darbe girişimlerinin olduğu, en çok belden aşağı vurulduğu, olmayan şeylerin ortaya atıldığı ve doğru yerde doğru istikamette siyasetin yapılmadığı dönemi yaşıyoruz. Türkiye’nin dünyadaki görüntüsünü hepimiz biliyoruz. Türkiye’ye dünya artık farklı bir mercekten bakıyor, farklı bir gözlük ile bakıyor. Eski gözlükleri artık atmak zorunda kaldılar. Türkiye her yerde çok iyi imajla anılıyor çünkü burada çalışan bir AK Parti var, çalışan teşkilatlar var, çalışan bakanlar, milletvekilleri var. Ak Parti’nin başında da Recep Tayyip Erdoğan; bu ülkenin medarı iftarı var. “Kefenimizi aldık, yola çıktık” diyen hiç makam hesabı yapmayan bir insan geldi ve bu ülkeyi yönetiyor. Ona önce Allah sonra millet sahip çıkıyor ve bu yüzden kirli oyunlar sonuç vermiyor.
Başbakanımızın hesabı makam, mevki değildir. Başbakanımız hedeftir. “İktidar çöksün, bu millet sıkıntıya düşsün sonra biz de gelelim sandıktan çıkalım” diyenler var.
Merkez bankası şimdi para dolu. Ak Parti iktidara geldiğinde Merkez Bankası’nın kasasında 27 milyar dolar vardı, bugün 36 milyar dolar var. Birileri bundan nemalanamamanın sıkıntısını yaşıyor. Her sene büyüme kaydeden bir ekonomi var. Biraz da buradan nemalanalım diye hesap yapanlar var.” dedi.