“BÜYÜKŞEHİR KONUSUNDA BİLGİ KİRLİLİĞİ VAR”

“Bir buçuk ay önce memlekete geldim. Bu süreç içinde büyükşehir konusunda bilgi kirliliğine şahit oldum. Bu durumu görünce uzun yıllar belediyecilik yapmış biri olarak kendimi sorumlu hissettim. O nedenle kamuyu doğru bilgilendirme adına açıklama yapma gereği hissettim. Büyükşehir olmasına olduk ama ağız tadıyla bu sevinci yaşayamadık. Oysa yaşamalıydık. Fakat Orduspor Süper Lig’e çıktığında yer yerinden oynamıştı. Ordu bu dönemde bir karnaval havasına bürünmüştü. Şu anda Ordu büyük şehir olmuşsa, bunun anlamı süper lige çıkması demektir. Ekonomide, kalkınmada, yatırımda… Buna rağmen ne kutlama oldu, ne de bir sevinç yaşandı. Hâlbuki Orduspor’un Süper Lig’e çıkması gibi bir sevinç yaşamalıydık. Maalesef yaşanmadı. Niçin yaşanmadı? Bunun tek bir sebebi var. O da bilgi kirliliğidir. Bana göre birileri kafa bulandırmaya çalışıyor. Bu sebeple vatandaşın ilk aklına gelenler emlak vergilerinde, su parasında artışlar, köyler mahalle olunca hizmet alamayacak, basit usulde esnaf kalmayacak… gibi yanlış bilgiler olmuştur. Bunun için de kendimi sorumlu hissettim.” 

“5 YILLIK SÜREÇ BİR TEŞVİKTİR”

“Özellikle tüzel kişiliği kaldırılan köylerde emlak vergileri, vergi, harç ve katılım payları 5 yıl süreyle alınmayacak. İçme sularında 5 yıl süreyle en düşük tarifenin yüzde 25’i alınacak. Basit usulde çalışan esnaf, aynı formülle 5 yıl daha çalışmaya devam edecek. Ancak bu süre içinde esnafın gelirlerinde bir artış söz konusu olursa o vakit gerçek usule dönüşecek. Bütün bunlar bir nevi teşviktir. Bu uygulama sürerken öte yandan emlak değerleri de kıymetlenmiş olacaktır. Emlak değeri birse, beş ya da on olacaktır. Ordu il sınırlarındaki en ücra köşelerin emlak değerleri hızla artacaktır.” 

NEDEN BÜYÜKŞEHİR?

“Bana göre gözle görülür bir canlanma olacak… Özellikle de gayr-ı menkul piyasası canlanacaktır. İlave olarak yeni projeler, yeni yatırım alanları olacak... Bunun bir diğer anlamı da istihdam alanlarının oluşmasıdır. Belediye hizmetleri tek elden ve koordineli olarak yürütüleceği için, hizmetler standart hale gelecektir. Kentleşmeye daha da önem verilecektir. Zaten bütçenin artması, daha çok projenin hayata geçirilmesi anlamına gelecektir. Bütçeye 3-4 kat daha fazla kaynak gireceği için hizmetler artacaktır. Turizmde de önemli atılımlar olacak… Şehir büyüdükçe istihdam alanları artacak…  Şehre duyulan ilgi artacak ve bu da gelişmeye olumlu yansıyacaktır. Belediyelerin gelirleri ve devlet yardımları vardır. Bunun yanı sıra borçlanma yaparlar. Cezalar ve genel bütçe gelirlerinden ayrılan paylar vardır. Ordu’nun büyükşehir olmasının altında yatan asıl neden, genel bütçe gelirlerinden alınan paraya ilaveten, büyükşehir belediye sınırları içinde yapılan genel bütçe vergi gelirleri tahsilâtı toplamından yüzde 6 pay almasıdır. Bu gün 81 ilin 30’u büyükşehir olmuştur. Bu 30 il diğer illere göre yüzde 6 oranında daha fazla pay almaktadırlar. Zaten bu durum büyükşehir olmayı oldukça cazip kılmaktadır.” 

“ORDU’DA İMAR BÜTÜNLÜĞÜ

 SAĞLANACAK” 

“Ordu tek elden yönetilecek ve çok başlılıktan kurtulacak.  Bütün hizmetler en ücra köşelere kadar eşit olarak dağıtılacaktır. Ordu’nun planlanması yeniden yapılacaktır. En önemlisi de Ordu’da bir imar bütünlüğü sağlanmış olacaktır. Ulaşımda, alt yapıda, içme suyunda uzun vadeli daha sağlıklı planlar yapılacaktır. Köylerimiz için arıtma ve katı atık bertaraf tesisleri kurulacaktır. Özet olarak daha fazla yatırımcı teşvik edilmiş olacaktır. Şehre olan ilgi daha fazla artacaktır. Ordu maddi ve manevi olarak daha da güçlenecektir.” 

“ANA ARTERLER VE MEYDANLAR BÜYÜKŞEHİRE…”

“Özellikle ilçe belediyeleri meclis kararlarıyla ana arterlerini ve meydanlarını belirleyecekler. Ve bunu büyükşehre bildirecekler. Buralar büyükşehirin uhdesinde olacak…  Büyük yatırımlar Ordu Büyükşehir Belediyesi tarafından yapılacak. Ancak bu, ilçe belediyeleriyle koordineli olarak yapılacak. İlçe belediyeleri de çalışmaları takip edecek.” 

İL ÖZEL İDARESİ’NİN YERİNİ 

NE ALACAK?

“İl özel idaresi kapanacak.  Bunun yerine Yatırım İnceleme ve Koordinasyon Birimi kurulacak ve Ordu Valiliği’ne bağlı olarak çalışacak. Bu birim öncelikle Ordu ilini tanıtacak. Ordu’daki kurum ve kuruluşların yatırım ve hizmetlerini etkin olarak yapmasını sağlayacak. Bunları koordine edecek… Ve buna benzer görevleri olacak… Yaşanması muhtemel aksaklıkları önceden tespit edip çözüme kavuşturmak için birtakım çalışmalar yapacaktır. Edindiğim bilgi bu… Ancak daha fazlası da olabilir.”  

“KURUM YÖNETİMİNDEN KENT YÖNETİMİNE… “

Belediyeler köklü bir değişim süreci yaşamış ve halen de yaşamaktadır. Bu değişim ve gelişimin en önemlilerinden biri belediyelerin, belediye yönetiminden belde yönetimine geçişidir. Bunun anlamı kurum yönetiminden kent yönetimine geçiştir. Bu geçiş, belediyelerin kent yönetiminde güçlü bir kurum olmasını sağlamıştır. Özellikle de kent konseyi, stratejik planlama, şehrin ekonomi ve ticaretinin geliştirilmesi görevlerinin belediyelere verilmiş olması, belediyeleri çok etkili bir konuma getirmiştir. Biz bunu İstanbul’da bariz bir şekilde yaşıyoruz. Dolayısıyla geçmişin yönetim teknikleri artık geçerliliğini büyük ölçüde kaybetmiştir. Kamuyu yönetim anlayışından, özel sektör yönetim anlayışına geçilmiştir.”

“YÖNETİCİNİN SOSYAL OLMASI GEREKİR”

“Halkla iç içe olan belediyeler ve yöneticileri, halkın istek ve taleplerine cevap verebilir nitelikte olması gerekir. Mesleki olarak, kişilik olarak sosyal olması gerekir. Toplumun değişen talepleri doğrultusunda yönetim sergilenmesi gerekir. “

“Son çıkan belediye kanununu bilgi toplumunun ihtiyaçları düşünülerek hazırlanmıştır. Bundan dolayı da belediyeler yeni bir dönüşüm dalgasıyla karşı karşıyadır. Belediyeler toplumdaki değişime uygun olarak yönetilmek zorundadır. Eğer böyle olmazsa vatandaşın memnuniyeti söz konusu olamaz.  Yani toplumda üçüncü gelişim dalgası dediğimiz yeni bir yönetim sistemi oluşmaktadır. Yöneticilerin de bunun farkına varması gerekir. Hem kurumsal, hem de kişisel olarak gereken önemi vermesi gerekir.” 

“NİTELİKLİ BİLGİ VE KİŞİLİK ÖNEMLİDİR”

“En büyük sermaye bilgidir. Bilgi toplumunda yaşadığımıza göre yönetim anlayışlarının da buna göre şekillenmesi zaruridir. Yöneticide nitelikli bilgi ve nitelikli kişilik çok önemlidir. Aksi halde iyi bir yönetim ortaya çıkamaz. Dolayısıyla “böyle gelmiş, böyle gider” anlayışı artık rafa kalkmıştır. Bundan sonra körler sağırlar birbirini ağırlar durumu yaşanmayacaktır. Değişimin gerisinde kalmamak gerekir. 

 “VATANDAŞ YETKİYİ TAMAMEN DEVRETMİYOR”

“Biz Esenler Belediyesi’nde sivil toplum örgütlerinin çalışmalarında, yapılan çeşitli sosyal, kültürel, sanatsal ve sportif etkinliklerde her zaman vatandaşın yanında olmaya özen gösteriyoruz. Onların istek ve taleplerini karşılamaya çalışıyoruz. Onlarla birlikte hareket edip, birlikte karar alıyoruz. Yanılmıyorsam Belediye Kanunu’nun 13. maddesinde der ki; “Belediye sınırları içerisinde oturanlar belediyenin hemşerisidir. Belediyenin hemşerisi, belediyenin karar ve hizmetlerine katılma, belediyenin yapmış olduğu hizmetlerden haberdar olma ve belediyenin etmiş olduğu yardımlardan istifade etme hakkına sahiptir. “ Vatandaş vergi vererek hizmetlere katılıyor. Hizmetlerin yapılması esnasında vatandaşın bu karara ortak olması gerekir. Hizmetler, halkın yönetime katılımı sayesinde gerçekleşir. Bu şehrin asıl sahipleri, bu şehirde yaşayan insanlardır. Vatandaşın seçimlerde bir başkan ya da yönetici belirlemek için sandığa gitmesi, yetkisini tamamen devrettiği anlamına gelmez.  Sadece paylaşmaktadır. Bu noktada asıl başkan halktır. Belediye başkanı hizmet etmek için o makama gelmiştir. O başkan sadece çalışan personelin başkanıdır. Başkan orada patrona (halk)hizmet etmek için bulunmaktadır. Bu hizmetlerde vatandaş memnuniyeti esastır. Bu arada Esenler’de vatandaş memnuniyeti yüzde seksen altıdır. Zaten senede iki kez bu anlamda anket yapılmak zorundadır. Esenler 500 bin nüfusuyla Türkiye’deki 62 ilden büyüktür.” 

“EN KAZANÇLI ÇIKAN, BELDELER OLMUŞTUR”

“Ordu’daki 53 beldenin tamamı da kapanmıştır. Artık buralar mahalle olmuştur. Zaten büyükşehir olunmasında en kazançlı çıkan beldeler olmuştur.  Mesela ben Ilıcalı’yım. Bana göre Ilıca kurtulmuştur. Yanı başındaki köylerin çok daha gerisinde kalmıştır. Tabi ki; beldelerde şubeler oluşacaktır. Burada belki daha fazla eleman ve araç gereçler oluşacaktır. Hizmetler fonksiyonel olarak devam edecektir. Valilik nezdinde kurulacak komisyonla beldelerin ihtiyaçları belirlenecek ve gerekenler yapılacaktır. “

Yakup Yeşiltaş, 1953 Ordu-Fatsa doğumlu… Anadolu Üniversitesi Sosyal Bilimler Bölümü mezunu… Evli ve 3 çocuk babası… 1976 yılından beri değişik belediyelerin birimlerinde yönetici olarak görev yaptı. Şu an Esenler Belediye Başkan Yardımcısı ve Ruhsat Denetim Müdürü…