3 MAYIS AKŞAMI HAYATI KÂBUSA DÖNEN BİROL ÖZYURT HEM ACILI, HEM İŞSİZ, HEM DE KIRGIN
Daha on aylık evliyken, sekiz aylık hamile eşini bir trafik kazası sonucu kaybeden Birol Özyurt, Radyo Mega Kıvılcım Programı’ında 3 Mayıs akşamı meydana gelen talihsiz kazayı ve sonrasında yaşadıklarını anlattı. Sahil yolunda bir aracın çarpması sonucu ağır yaralanan eşini ilk olarak Fatsa Devlet Hastanesi’ne kaldırdıklarını, burada yapılan acil müdahalenin ardından Samsun 19 Mayıs Tıp Fakültesi’ne götürdüklerini söyleyen Birol Özyurt; önce beyin ölümü gerçekleşen Seher Özyurt’un 12 gün sonra hayata gözlerini yumduğunu söyledi.Eşini kaybetmenin acısını henüz tam olarak yaşayamadığını ifade eden Birol Özyurt; “Eşim 3 Mayıs akşamı annem ve babamla sahilde gezdikten sonra şehir merkezi yönüne doğru karşıdan karşıya geçmek istemişler. Hiçbir aracın gelmediğinden emin olduktan sonra orta refüje hareket etmişler… Orta refüje yarım metre kala Ordu istikametinden gelen bir araç eşime çarptıktan sonra fren bile yapmadan geçip gitmiş…
Bu arada ben olay anında işteydim. Eşim yerde yatarken babam bir anda olay yerinde toplanan kalabalığın, aracın plakasının alındığı yönünde kendi aralarında konuştuğunu duymuş… Fakat bugüne kadar Emniyet birimlerine aracın plakası konusunda hiçbir bilgi ulaşmamış…
Eşimin acilen Fatsa Devlet Hastanesi’ne kaldırılmasının ardından babam beni telefonla arayarak durumu bildirdi. Hastaneye vardığımda doktorlar, sekiz aylık bebeğimizi kurtaracak operasyonu gerçekleştirmişti. Vücudunun birçok yerinde kırıklar olan eşimi ikinci bir ameliyata daha aldılar. Biz daha ne olduğunu anlayamadan acilen bir ambulans ayarlayarak eşimi Samsun’a götürmemi istediler. İki kişilik sağlık ekibiyle yola çıktık…
Samsun’a vardığımızda yetkililer bize, Fatsa Devlet Hastanesi’ne kendilerinde yer olmadığına dair bilgi verdiklerini söylediler. Eşim yapılan tüm müdahalelere rağmen ancak on iki gün yaşayabildi.” dedi.
BELEDİYE BAŞKANIMIZA KIRGINIM
Tüm bu acıları yaşadığı esnada Belediye Başkanı Hüseyin Anlayan’dan ve diğer yetkililerden hiç olmazsa bir başsağlığı beklediğini dile getiren acılı eş ve baba Birol Özyurt bu konuda şunları söyledi: “Sayın Belediye Başkanımızın çalışmalarını her zaman takdir etmiş ve bunun için oy vermiş kişiyim… Cenazemize katılamazdı. Çünkü eşim İzmirli olduğu için Fatsa’da cenaze töreni yapmadık. Ancak bana bir telefonla ulaşabilirdi. Kendisi gelemese bile makamına çağırabilirdi. Seve seve giderdim. Birçok cenazeye ve işyeri açılışına katılan başkanımız, Fatsa’da ender görülen bir kaza sonucu yaşadığımız acımıza ortak olabilir, bana ve aileme moral desteği verebilirdi. Ne diyebilirim ki..? Canı sağolsun…”
EMNİYET YETKİLİLERİNE…
Yaşadığı trajik olayın ardından perişan olduğunu ve işsiz kaldığını vurgulayan Birol Özyurt, kazanın üzerinden iki ayı aşkın bir süre geçmiş olmasına rağmen eşinin ölümüne yol açan şahsın henüz bulunamamış olmasının, yaşadığı acıyı daha da artırdığını belirtti. Fatsa gibi küçük bir yerleşim biriminde olayın failinin bu güne kadar ifşa edilememesine inanamadığını dile getiren Özyurt: “Sürekli bu konuyu düşünüyorum. Ve aklıma bin bir türlü ihtimal geliyor. Aslında ben şöyle de düşünebilirdim: Eşime çarpan şahıs, ya herhangi bir yetkilinin veya Fatsa’da sözü nazı geçen birinin yakını olduğu için olayın üzerine gidilmiyor. Fakat böyle düşünmek istemiyorum. Emniyet yetkililerimize güveniyorum. Ancak şu soruyu kafamdan atamıyorum: Acaba aynı olay, bir yetkilinin ya da ileri gelenlerden birinin başına gelmiş olsaydı, çok değil, sadece bir saat içinde suçlu bulunur muydu, bulunmaz mıydı? Ben sadece eşime çarpan şahsın yasalar önünde cezasını çekmesini istiyorum. Başka bir amacım yoktur.” dedi.
EŞİME ÇARPAN ŞAHIS ACABA RAHAT UYUYABİLİYOR MU?
Eşinin ölümüne yol açan şahsın henüz belirlenemediğini, dolayısıyla tanımadığını hatırlatan Özyurt, frene basma lüzumu dahi hissetmeyen bu kişiyi insafa ve anlayışa davet ettiğini söyledi. Fren izine rastlanmamasının kendisini daha da üzdüğünü ifade eden Özyurt: “Bu vatandaş, kaza sonrası eşimi hastaneye götürebilirdi. Eğer eşim onun kucağında ölseydi ona minnettar kalırdım. Hadi diyelim ki; linç edilmekten korktu ve geri dönmedi. Böyle bir durumda da gidip emniyete teslim olabilirdi. Bunların hiçbiri olmadı. Ben çok merak ediyorum. Acaba bu şahıs gece yatağa yattığında gerçekten rahat uyuyabiliyor mu? Vicdanı nerede acaba?” dedi.
Bütün bu olayları yaşarken ekonomik durumu konusunda çözüm bulmak bir yana hiçbir şey yapamadığını ifade eden Özyurt, zaten bir yıl önce yaptığı evlilik için borçlandığını ve üzerine cenaze giderlerinin de eklendiğini ve buna rağmen şu anda işsiz olduğunu belirtti. Şoför olarak iş aradığını hatırlatan Özyurt ayrıca, yayaların emniyeti bakımından alt ve üst geçit gibi birçok uygulamanın hizmete girmesi gerektiğini vurguladı.