HAİN DARBE GİRİŞİMİ
Dört yıl önce bugün yani 15 Temmuz günü akşamı vatan hainleri tarafından milletimizin birlik ve beraberliğine, devletimizin yönetimine kast edilen bir saldırı ile karşı karşıya kaldık.
Hain darbe girişimine kalkışanlara kadın, erkek, genç, yaşlı demeden canı pahasına bedenini tanklara, bombalara, kurşunlara siper eden milletimiz; ülkesine, devletine, demokrasiye ve özgürlüğüne olan bağlılığını tüm dünyaya duyurmuştu .
15 Temmuz ve ardından gerçekleştirilen demokrasi nöbetlerinde milletimiz ve devletimiz tarafından ortaya konulan bu irade, ülkemizi karanlığa sürüklemek isteyenlere karşı tarihi bir meydan okumadır.
15 Temmuz 2016 tarihinde millete, milletin meclisine, hükümete ve Türk Silahlı Kuvvetlerine karşı hain darbe girişimi gerçekleştirilmiş, bu girişim milletimizin ve Cumhurbaşkanımız Sayın Recep Tayyip Erdoğan’ın cesareti ve öngörüsü ile kısa zaman içinde bertaraf edilmiştir. Aziz milletimiz, bağımsızlığına hiçbir şer odağının el süremeyeceği gerçeğini Malazgirt’te, Çanakkale’de, İstiklal Harbi’nde olduğu gibi aynı azim ve kararlılıkla 15 Temmuz gecesinde de göstermiştir.
Milletin iradesinin karşısında hiçbir gücün duramayacağını, vatanımız söz konusuysa millet olarak tek vücut olduğumuzu 15 Temmuz gecesi tüm dünyaya duyurduk. Türkiye'nin o gece verdiği birlik, beraberlik ve dayanışma sınavı, gelecek nesillere taşınacak en güzel hediyedir.
15 Temmuz Demokrasi ve Milli Birlik Günü’nün 4. yıl dönümünde, darbe girişimini engelleyerek milletimize yaşatılmak istenen bu karanlık geceyi, aydınlık bir sabaha çeviren tüm şehitlerimize Allah’tan rahmet diler, gazilerimize ve aziz milletimize şükranlarımı sunarım.
BU DÜNYADAN BİR YUSUF AKDENİZ
GELDİ GEÇTİ
Geçtiğimiz hafta toprağa verdiğimiz çok sevgili ağabeyim Yusuf Akdeniz’i kaybetmenin üzüntüsünü yaşıyorum.
Tatlı dilli, güler yüzlü ve küçüklerine sevgili, büyüklerine saygılı bir dile hitap eden ve yakınlık gösteren Yusuf ağabeyimi anlatmaya kelimeler yetersiz kalır.
Sadece Fatsa’da değil, Samsun, Ordu ve İstanbul seyahatlerimizde de bizlere gösterdiği sıcaklığı ve samimiyeti hep örnek almış, bizlerinde yaşamımızda uygulamasına vesile olmuştur.
Sevgili Yusuf ağabey, iyi bir ağabey, iyi bir dostu.
Ruhun şad, mekanın Cennet olsun sevgili ağabeyim.
Seni hiç bir zaman unutmayacağız..
RUHAN İNANIR ABLAMIZ
Yusuf ağabeyin acısını yaşarken, emekli öğretmen Ruhan ablamızın ölüm haberini alınca bir kez daha sarsıldım.
Kalbi temiz değerli Ruhan ablamız, o kadar çok duygusal bir yapıya sahipti ki anlatamam.
5 yıl evli kaldığı öğretmen Yakup İnanır’ın vefatından sonra, acısını kalbine gömmüş, hayata küsmeyerek gözü gibi sakınıp baktığı biricik kızı Vuslat’la yaşamını sürdürmeye çalışmıştı.
Hayatını kızına adayan Ruhan ablamız biricik kızını da evlendirip torunu olunca hayata daha da sarılıp kızı ve torunu ve damadı ile mutlu bir yaşam sürerken, duyduğu bir haberle hayatı yine kabusa dönüştü.
Kızı Vuslat hasta olmuştu. Yılmamıştı Ruhan ablamız. Kızının bu hastalıktan kurtulacağına, yine eskisi gibi güzel bir yaşam süreceğine inanmıştı. İnanmak istiyordu.
Ama, hayatının bir parçası, canı, biricik kızı Vuslat’ta amansız hastalığa yenik düşmüştü.
Bu defa de teselliyi torununda bulmuş, ona daha da sıkı sarılmıştı. Günün büyük bir bölümünü onunla geçiriyordu. Hatta torunuyla birlikte biricik kızı Vuslat’ın mezarını sık sık ziyaret ediyordu.
Orta Büyük Camii İmam Hatip-i Necati Ergül’ü telefonla arayıp mezar üstü ziyareti yapmak istediğine bizzat şahit olduğum gibi, bir kaç kez hep birlikte ziyaretlerimizi gerçekleştirip dualar etmiştik.
Ruhan ablamızın ölüm haberini alınca görevli olarak bulunduğu Fransa’dan telefonla beni arayan Necati Ergül hoca da, “Ağabey, üzüntümü anlatamam. İnan cenazesine gelmek isterim ama, biliyorsun ki, bu sıralar yurt dışından gelmek mümkün değil. Ama gelince ilk işimiz birlikte hem Ruhan ablamıza hem de Yusuf ağabeyimizin kabirlerini ziyaret olacak.” diye üzüntüsünü dile getirdi.
Ruhun şad, mekanın cennet olsun Ruhan ablacığım.
YENİ HABER 35 YAŞINDA
14 Temmuz 1986 yılında yayın hayatına başlayan Yeni Haber gazetesi 15 Temmuz tarihli nüshasıyla 34 yılı geride bırakıp 35 yaşına girdi.
Ne demiş Cahit Sıtkı Tarancı “Yaş 35 yolun yarısı eder”
Ben yolun yarısı değil de nice 35 yıllar dileklerimle gazetenin sahibi Yavuz Selim Eser ve tüm çalışanlarını kutluyor, ilçemize uzun yıllar hizmet etmesini temenni ediyorum..
İyi ki varsın Yeni Haber... İyi ki varız!
.jpg)
