AYAZLI’DAN GELEN KOKULAR...
Evkaf’taki meşhur çöplüğümüz, günün birinde Ayazlı’ya taşındı.
Mevcut yerde büyük bir alan açıldı.
Ve hemen her yerel seçimde siyasilere bol bol malzeme verdi.
Oraya neler, neler yapılacaktı.
Ama geldiğimiz süreçte neler, neler yapılamadı. (!)
Bu konu çok tartışma götürür.
Biz olayın aciliyet gerektiren tarafına bakalım.
Çöplük Ayazlı’ya taşınınca “ohh” dedik...
“Fatsa artık fareden, haşerattan, kokudan kurtuldu. (Sanki Ayazlı, Fatsa değilmiş gibi...) Bir de Mandıra’ya şöyle güzel bir mesire alanı yapılırsa değmeyin keyfimize...”
Çöpten kurtulduğumuza öylesine sevinmiştik ki...
Gerçekten de yerinde ve güzel bir hizmetti.
Gel gelelim bu kez de Kumru-Korgan yolu geçilmez bir hal aldı.
Zira Ayazlı mıntıkasından geçen insanları “muhteşem” bir koku karşılamaya ve uğurlamaya başladı.
Oradan geçerken sanırım araçlarının camlarını kapatmayan çok azdır.
Bildiğim kadarıyla bazı çevrelerden de buraya çöp dökülüyor.
Ancak olayın bir “püf” noktası var ki; değinmeden geçmek mümkün değil...
O dönemde Fatsa halkı tepki göstererek; “Neden Ayazlı? Ne değişecek? Biz buraya çöp dökülmesini istemiyoruz.” demişti.
Yine dönemin bazı siyasileri gelen ve artan tepkileri göğüslemek için şöyle “politik” bir cümle kurdular:
“Ayazlı’ya geçici olarak çöp döküyoruz. Yakın ve orta vadede oradan kaldırılacak ve düzenli depolama yapılan başka bir yere nakledilecek.”
Başka bir yer...?!
Bu güne kadar o başka yerin neresi olduğu hiç mi hiç açıklanmadı.
Açıklanamadı...
Çünkü öyle bir yer yoktu.
Tıpkı Atilla İlhan’ın şiirindeki gibi...
“Birçok kadınlar sevdim, zaten yoktular.”
İşte; sözkonusu açıklama da o hesap...
Nice çöplük alanlar hayal edildi, zaten yoktular.
Bu durumdan Ayazlı Mahalle sakinleri ve yoldan geçenler zaten mağdur...
Fakat; kokunun Fatsa sahiline kadar yayılmasına ne dersiniz?
Yaz geldiğinde yerlisi, yabancısı, gurbetçisi kendini sahile atar.
Bir kere bu kokuyu duyan bir yabancı, Fatsa’ya geldiğine geleceğine pişman olur.
Gurbetçisi; aylar ve yıllardır biriktirdiği hasretin üzerine “ödül” gibi gelen berbat kokudan sonra hayalkırıklığı yaşar.
Yerlisi ne yapar?
Heralde bu soruna çözüm bulamayan yetkililer için “güzel” düşünceler taşır.(!)
Gerçekten yok mudur bunun bir çaresi?
İlaçlama veya başka tedbirlerle bu kokudan kurtulmak mümkün değil midir?
Bu soruna acil ve kalıcı bir çözüm bulunamasına inanmak o kadar güç ki...
Yetkililer hakkında su-i zanda bulunmak için durum o kadar müsait ki...
Ve bu tür tepkilerden sonra bile açıklama yapılmamasına o kadar alıştık ki...
Bir sorunu gündeme getirmeyince, o sorunun ortadan kalkacağını bilsem ağzımı açmazdım.
Ama öyle olmuyor ki...
Vatandaş; karşılaştığı her sorunu tüm çıplaklığı ve gerçekliğiyle yaşıyor zaten...
Özellikle sosyal yaşam, dinamik bir yapıdan ibaret...
“Yok” sayınca, “yok” olmuyor ne yazık ki...
Öte yandan karşılaştığımız her sorun, bu şehre vurulmuş büyük bir darbedir.
Hangi konumda olursa olsun Fatsa’da yaşayan hiç kimsenin buna hakkı yoktur.
Öyleyse toplu menfaatlerimiz adına azami derecede dikkatli, titiz ve gayretli olmaktan başka yolumuz da, çaremiz de olamaz.
HOŞÇAKALIN