NE UMDUK, NE BULDUK!
Son 5-6 gündür çok sevdiğim Fatsamdayım. Ayrılalı tam 45 yıl oldu. Gönül bağım bir türlü kopmadı. Her geçen yıl da aksine biraz daha bağlanıyor. Senede bir kaç kez gelip, her geldiğimde de ortalama bir hafta nostalji yaşamaya çalışıyorum. İnanın her seferinde yola çıkmadan önce nişanlısı ile buluşacak gençlerin heyecanını yaşıyorum. Kalbim çarpıyor. Nasıl bir değişiklikle karşılaşacağımı düşünüp, kalbimin attığını hissediyorum.
Geçmişe doğru gidip değerlendirme yapacak olursak : Elekçi ırmağının düzenlenmesi, sahil yolundaki yenilenme, Ünye içinde saatlerce ışığa takılıp kalırken, çevre yolundan en kısa zamanda hedefe ulaşma, daha sonra Bolaman Irmağı kenarının düzenlenmesi ve tamamen ayrı bir sayfa açmayı gerektiren sahil yolundaki binaların boyanması.... Bu değişiklik ve gelişmeler burada anlatılmayacak mutluluk kaynağı olmuştur benim için. Geçmişteki bu müspet ve pozitif gelişmelerden duyduğum memnuniyeti de burada satırlara döküp, yapanlara katkıda bulunanlara minnet duygularımı dile getirmişimdir.
Bir Eylül ayının son günlerinde benzer heyecanı duyarak İstanbul’dan yola çıktım. Mutluluk duyacağım bir yenilik bularak, iyi ki gelmişim demeyi umuyordum. Bu defa olmadı. Tabii ki her seferinde gurbetteki benim gibileri coşturacak bir yenilik bulmak mümkün olmayabilirdi. Bunu da anlayışla karşılamak gerektiğini bilebilecek durumdaydım. Ancak müspet bir yenilik bulamasam da bu kadar dağınıklığı, pejmürdeliği de beklemiyordum. Önceki akşam Fatsa sosyetesinin yaşadığı Dolunay Mahallesinin sahil kesimine yolum düştü. Özel okulun önünden geçen cadde mi diyelim, sokak mı bilemiyorum, kullanılamaz hale gelmiş. Yol kenarları kazılmış, toprak vaziyette, kaldırım taşları sökülmüş, yürünmez halde vs. Şehrin değişik yerlerinde sokaklar delik deşik. Belediyenin yeni binasının etrafı hiç de beklediğim gibi değil... Umarım bu aksilikler seçim yatırımı olarak da olsa en kısa zamanda giderilir.
Kısacası: İstanbul’dan yola çıktığımda Sahil caddesinde olduğu gibi göğüs kabartıcı bir olumlu gelişme ararken, ne aradık, ne bulduk oldu.