CUMHURİYET
Bu hafta Cumhuriyet haftasıdır. Bu bakımdan Cumhuriyet ile ilgili yazmayı tercih ettim. Cumhuriyet ilkokul yıllarında bize en iyi idare şekli olarak öğretildi. Daha sonra hukuk tahsili yaptığımız için ( Roma Hukuku, Hukuk başlangıcı, Devletler Hukuku ve özellikle Anayasa Hukuku gibi ) derslerde idare şekilleri üzerinde daha detaylı ve bilimsel araştırmalar sayesinde Cumhuriyetin gerçekten en ideal yönetim şekli olduğunu öğrendik. Bu arada atın binicisine göre kişnediğini de öğrendik. İdeal idare şekli olan Cumhuriyet objektif kurallar uygulanırsa bu özelliğini korur. Yoksa İngiltere krallık rejimine olan hasretimizi dile getirmek zorunda kalırız.
Mesela bir Cumhuriyet düşünelim:
Yargısı Cumhurbaşkanına bağlanmış,
Yürütme Cumhurbaşkanına bağlanmış,
Yasama Cumhurbaşkanı ne diyorsa o doğrultuda yasaları çıkarıyor.
Basın Cumhurbaşkanı tarafından yönetiliyor.
Cumhurbaşkanı, istediği gazete ve televizyona istediği kişiyi göreve atayıp, istediği kişiyi görevden alacaksa,
Hatta Cumhurbaşkanı Ana muhalefet ve muhalefet partilerini bile dizayn etmek istiyorsa,
İşte o zaman Cumhuriyet rejiminin ideal bir rejim olduğundan bahsetmek mümkün değildir.
Yine bir ülke düşünelim ki, hukuku var edecek Cumhuriyet Savcıları , hukuku katlediyorsa, başbakanı, halkını devlet terörü ile tehdit ediyorsa, tarafsız olması gereken ve bu konuda yemin eden Cumhurbaşkanı her fırsatta taraflı davranıp, açıkça siyaset yapıyorsa, yargı hukuku uygulamak yerine bir yerlere yaranma çabası ile hukuku katlediyorsa, o ülkede Cumhuriyetten bahsetmek ve Cumhuriyetle idare ediliyoruz diye övünmek çok komik olur.
Tüm okurlarımın gerçek Cumhuriyet rejimi ile idare edilmesi dileğiyle bayramınızı kutluyorum.