KİME İNANACAĞIZ ?
2015 fındık sezonuna çok az bir zaman kala fındıkla ilgili açıklamalar ardı ardına gelmeye başladı.
Her fındık sezonu geldiğinde merhum Ata amca (Ata Topaloğlu) ile yaptığım sohbet aklıma geliyor.
Zaman zaman gazetemize yazı yazan Ata amcam, yine bir fındık sezonunda yazdığı yazıyı ga zetemize getirdiğinde sohbet edip çayımızı yudumlarken, “ Ne olacak bu fındığın hali Ata amca?” diye sormuştum.
“Valla Ferudun, ben yıllardır yazıyorum ve takip ediyorum, hiçbir netice alamadım. Hiç bir zaman da netice alınacağını zannetmiyorum” demişti.
Aradan yıllar geçmesine rağmen, gelinen noktada hiç bir netice alınmadı, alınacağını da pek zannetmiyorum.
Yine fındık sezonuna girdik ve fındık gündemde ısındı. Gündemin ilk ve en önemli maddesi tahmini rekolte. Bilindiği gibi rekolte konusu yıllardır en ciddi tartışmaların önüne geçti.
Ordu Ticaret Borsası yaptığı açıklamada , “ Tahmini rekolte şu ya da bu şekilde yeni sezon fiyatları için bir karine oluşturmaktadır. Fındık bir ticari emtia olduğuna göre, esas argüman fiyattır. Yani, fiyata etki edecek her konu tartışma konusu olacaktır. Bu hassasiyet gözetilerek, tüm tarafların mutabık kalacağı yöntemlerle rekolte tespit edilebilmesi tek çözüm olacaktır.
Esasında rekolte tespiti 2006 sezonundan itibaren Gıda Tarım ve Hayvancılık Bakanlığı’nın uhdesine bırakılmıştır. Bakanlığa bağlı İl Müdürlükleri koordinatörlüğünde Ticaret Borsaları, Üniversitelerin Ziraat Fakülteleri, İhracatçı Birlikleri, Ticaret ve Sanayi Odaları, Ziraat Odaları, Fiskobirlik, Fındık Araştırma Enstitüsü gibi sektördeki tüm kurum ve kuruluşların temsilcilerinden oluşan “Rekolte Tespit Komisyonu” tarafından yapılan çalışmalar neticesinde tahmini rekolte tespit edilmekte, tutanağa bağlanmakta ve komisyon üyelerine imzalanıp kamuoyuna açıklanmaktadır” diyerek görüşünü açıkladı.
Öte yandan, Fındık İhracatçılar Birliği, odalar, fındıkla iştigal edenlerin verdikleri fiyatlar farklı farklı. Bir kurum rekoltenin 800 bin ton civarında, diğer bir kurum 650 bin ton civarında olduğunu söyleyerek kafaları karıştırmıyor değil.
Kim doğru söylüyor, niçin arada bu kadar ton farkı var kimse bilmiyor. Ama bilinen bir gerçek var, fındık, üreticinin yüzünü güldürmüyor.
Geçmiş yıllarda bazı fındık üreticileri bahçelerindeki fındıkları sökerek çiçek veya meyve dikmiş, bu şekilde de geçimlerini sağlamaya çalışıyorlar.
Fındık bahçem olmadığı için, ne getirir ne götürür, karlı mıdır, zararlı mıdır bilmem; ama bildiğim tek şey, fındıktan geçimini sağlayanların bu işten zararlı çıktıklarıdır. Fındıkla ilgili kiminle görüşsem, kiminle sohbet etsim, herkes şikayetçi...
Eylemler yapılıp yollar trafiğe kapatıldı. Tabuta konulan fındıklarla temsili cenaze namazı kılındı. Milletvekilimiz merhum Sami Tandoğdu TBMM’nin bahçesine fındık döküp çözüm yolları aradı. Ama yine fındık para etmedi ve üretici sezonunu hüsranla kapattı. Yapılan açıklamalara bakınca kime nasıl inanacağımızı ben de bilemiyorum.