Öpülesi eller, toprak oldu!!! :(
Peygamber Efendimiz (S.A.V.) , Sa'd Bin Muaz (R.A.) ile musahafa yaparken, ellerinin nasır bağlamış olduğunu farketti ve bunun sebebini sordu. Sa'd Bin Muaz (R.A.) ; '-Evlad-ü iyalimi geçindirmek için, kazma-kürek ile çalışırım' cevabını verdi. Peygamber Efendimiz ( S.A.V ), Sa'd'ın elini öptü ve '-Allah'ın sevdiği eller.' buyurdu.
İlk yaratılan ruh, Allah-u Teâlâ'nın habibi, herşeyin kuruluş sebebi, Peygamber Efendimiz'in (S.A.V.) öptüğü el, ne kıymetlidir değil mi? Bizde öyle değil. '-Çizmemi çıkarayım mı, sedye kirlenmesin!' diyen, naif bir o kadar da, koca yürekli maden işcimin, hiç hükmü yok bu ülkede. Aslında hepimizden cesur bu adamlar, aslında hepsi de birer kahramanlar. Bizler korkarken bir metrelik mezardan, onlar iki kilometrelik kabirlerine giriyorlar, hiç yılmadan. Ve öyle büyük ki insanlıkları, geri dönüyorlar, ölmesin diye arkadaşları. Benimde, seninde var derdin tabi. Ama unutmadık mı, dün hepsini? Ağlamadık mı onlara, içli içli? Maalesef getirmeyecek onları, hiçbir gözyaşı geri. Dedi ya Prof. KURAL ' -Çok güzel bir ölüm.' diye hani, kendi hiç ölmüş mü peki? Nereden bilirmiş, ölümün en güzel halini?
Biz şimdi ağladık ya, bunlar hepsi yalancıktan. Üç gün sonra yine döneceğiz hayatımıza, sil baştan. Evinden dört cenaze çıkan dayım ne yapsın, nasıl yüreği kanamasın, hangi merhemi o yüreğe sarsın. Neydi amacımız peki? Özelleştirme yaparak, 130 dolara malettiğimiz kömürü, 25 dolara maletmek miydi? Bu arada ki 105 dolar, 282 canı geri getirebilir mi peki? Soma Holding'in yaptırdığı gökdelende, bir dairenin fiyatının, 1 milyon 350 bin dolar olduğunu, biliyor muydunuz? Sadece bu parayla, vadettikleri 'Yaşam Odalarını' kuramazlar mıydı? Yusuf diye bir müsteşar gitti Soma'ya. Devlet adamları, o halkı sakinleştirmek için giderler diye bilirim, acılı olaylara. O çivi çiviyi söker diye mi, tekmeledi ki, o acılı genci? Ya bizim megastarımız Tarkan! 3 Gün önce yağmurdan ertelemişti, İTÜ konserini. Dün o geleceğimiz gençlerin ve idolleri Tarkan'ın, ıslanmaktan daha büyük değil miydi, iptal için sebepleri? Yoksa yok muydu, Soma'dan haberleri? Hiç hayatlarında görmediler mi kederi, elemi?
Neyse, ne desen boş Selim! Getirmeyecek hiçbir kelamın, gideni geri. Avutmayacak, Soma'da yanan yürekleri. Dindirmeyecek, akan yaşları gözlerdeki! Bari bundan sonra, sağlam kazığa bağlayalım, devemizi. Kaderdir diye geçiştirmeyelim, ihmallerimizi. Artık ağlatmayalım anaları, evlatları, eşleri. :((