HÜKÜMET İCRAATLARI
Bize göre hükümet icraatları iyi yönde ilerlemeye devam ediyor. Çevremizdeki düşmanları dost yapmayı başardık ve başarıyoruz. “ Türkiye’nin üç tarafı denizlerle, dört tarafı düşmanlarla çevrili” sözü artık tarih oluyor. Hükümetimiz komşuluk ilişkilerini çok iyi yönetiyor. Bizim gençlik yıllarımızda konuşmacılar, her taşın altında bir düşman var anlamına gelen sözler sarfederlerdi. Rusya için: “Moskoftan dost, domuzdan post olmaz” sözleri o dönemlerde çokca söyleniyordu. Pek tabi’ki buda bizim beynimizi yıkardı. Düşmanlığa şartlanırdık, bu düşmanlığın sonu nereye varacak diye hesap edemezdik. Çok uzun seneler böyle anlamsız düşmanlıkla yok olup gitti. Komşularımızla bir esnek davranış sergileyip, ticaret yapmayı düşünemiyorduk. Döviz girdimiz sadece dört milyar dolar, dolaylarındaydı. Bunun çok önemli bir bölümüde fındıktan geliyordu. İçimize kapanmış gidiyorduk.
Rahmetli Özal 1983 yılında iktidara gelince gidişat üçaşağı, beş yukarı böyle idi. Özal uçaklar dolusu iş adamlarını uçağına doldurup yurt dışlarına gitti. Korkmayın dışarıya alışın diye onlara cesaret veriyordu. Bizim çekingen işadamlarımız, baktılarki dışarda işler çok iyi bu işe ısındılar. Döviz girdimiz on milyar dolarlara doğru çıkmaya başladı. Hatta rahmetli bir konuşmasında kısa sürede 18 milyar dolarada çıkacağız diyordu. Allah ben acaba görecekmiyim diyordum. Hatta bu ihracatın yüzde 75’ide sanayi ürünleri diyordu. Hükümet ihracaat teşvikleri veriyordu. Bunu istismar eden ihracaatcılarda oluyordu. Onların üzerine gidilmekle beraber Özal ihracaat seferberliğinden dönmüyordu. Bu işler düzelecek diyordu. Bazı gazetelerde bunları diline dolayıp rahmetliyi tenkit ediyorlardı. İhracaat artışına böyle başlanmıştı. Amma artık o günler geride kaldı. Hayal bile edemediğimiz rakamlara ulaştık.
Rusya ile ticaretimizin 100 milyar dolara çıkartılması planlanıyormuş. Çin’le de yeni ticaret anlaşması yapılıyor. Çin’le de ticaretimizi yükseltmeye çalışacağız. Biz bu Çin, Türkiye yakınlaşmasının ticari kapasiteyi zaman içinde 50 milyar dolara çıkaracağını ünim ediyoruz. Diğer yönden de Afrika devletleriyle iyi ilişkiler içindeyiz. Yurt dışındaki Türk okullarının bu ticaret artışında çok büyük katkısı oluyor. Yurt dışındaki okullar bizim iyi niyet elçilerimiz gibi. Devletlerle dostluklar kurmada, bu okulların katkısı çok büyük. Biz gelişmeleri böyle takip ediyoruz. Rusya’ya ilk önce okullar açıldı. Rus halkıda bu okulları sevdi. Okulların sayısı artmaya başladı. Okulların sayısı arttıkça, ilişkiler yumuşadı. Biz ikinci okulun açılışında bir rus hanım eğitimcinin: “ Biz buraya Türk, Rus kardeşliğinin temelini atıyoruz” dediğini gazetelerden okumuştum. Şimdi Rusya ile çok yakın bir ilişki içindeyiz. Ümit ediyorum bu ticari ilişkiler daha da büyüyüp gelişecek. Buna orantılı olarak dosluklarda gelişiyor. Allah cc. şükürler olsun artık dört tarafımız düşmanlarla sarılı değil.
Bediüzzaman: Rusya hıristiyanlığı bırakıp zındıkaya saptı. (Koministlik) sonra zındıkayıda bırakacak, ama artık daha hıristiyanlığa dönmeyecek. Müslüman olacak demiş. Rusya’yı müslüman devleti olarak görmek ne kadar güzel. Allah cc. bizede göstersin inşallah. Bütün dünyada islamın yıldızının parladığını görüyoruz. Herhalde Allahın cc. vadettiği günler çok yakın. İslam bütün dünyayı kuşatacak. Tüm dünya bir huzur diyarı olacak. Adım adım bunun gerçekleştiğini görüyoruz. Bunu iman şairimiz merhum Mehmet Akif Ersoy şöyle ifade etmiştir. “Doğacaktır sana vadettiği günler hakkın, kim bilir belki yarın belki yarındanda yakın.” Allahu alem biz şimdi bu naktadayız. Ve Türkiye’ye çok büyük görevler düşüyor. On milyon Türk yurt dışına çıkacak, bütün dünyanın eğitimi sizden sorulacak denilmiş. Bunu söyleyen çok ciddi bir alim,biz bunun gerçekleşeceğine inanıyoruz. Allahu teala cc. Türk insanını islamın koruyucusu yapmış diye inancımız var. Bu tarih boyunca hep böyle olmuş. İNŞALLAH BUNDAN SONRADA OLACAK.