GÖNLÜMDEKİ DUYGULAR
Değerli okur; bu haftaki yazımı bölgemizin can damarı fındık ürünü ile ilgili bir alıntı yapıyorum. Yazar Ersin Gedik şöyle diyor:
Karadeniz halkının temel geçim kaynağı olan fındık, birkaç yıl önce ülke gündeminin ilk sırasındaydı. Eylemler, mitingler, tartışmalar, gazete ve televizyonların ayrıntılı haberi haftalarca sürmüştü. Eylemin çıkış noktası fındık rekoltesi ve fiyatıydı. Fındık tüccarının iddiası 'Türkiye çok fazla fındık üretiyor, rekolte talebin üstünde. Buna karşın fiyat yüksek' şeklindeydi. Fındık üreticisiyse fiyat ve rekoltenin normal olduğunu, maliyetlerin ardından ellerine geçen paranın yaşamalarına yetmediğini söylüyordu. Tepkilerin önemli bir kısmı da Cüneyd Zapsu üzerinde toplanmıştı. Zapsu, Başbakan Erdoğan'ın yakın arkadaşı ve danışmanıydı, aynı zamanda uzun yıllardır fındık ticareti yapıyordu. Hararetli tartışmaların ardından hükümet Fiskobirlik'i devreden çıkardı, fındık alımını Toprak Mahsulleri Ofisi'ni yapacağını duyurdu. Daha sonra da fındıkta destekleme alımını kaldırdı yani fiyat belirleme sistemini devre dışı bırakıp üreticiyi destekleme kararı aldı. Böylece ruhsatsız üretim yapan çiftçilerin devletten destekleme primi almasının önüne geçildi. Hedef, rekolteyi düşürmekti, destek alamayan çiftçiler fındık bahçelerini söküp alternatif ürünlere yönelecek ve parasal destek alacaktı. Bugüne kadar tek bir ağaç sökülmüş değil!
Bu önlemler fındıkta sorunu çözdü mü acaba? Fındık Tanıtım Grubu Üyesi Ali Haydar Gören'le fındıktaki son durumu konuştuk. Gören, devletin ürün yerine üreticiyi desteklemeye başlamasının olumlu bir adım olduğunu; bunun da fiyata istikrar getirdiğini söylüyor. Fiyatının 5 lira, rekoltenin ise 600 bin ton civarında olacağını belirten Gören, 'Daha fazla olsa da sorun değil onu da satarız. Biz fındığın tanıtımını yapıp yurtdışında kullanımını artırmaya çalışıyoruz. Pazarlama yöntemlerimizi geliştiriyoruz, şu anda gelen siparişler bu yılın çok iyi geçeceğini gösteriyor' diyor.
İHRACAT % 20 ARTACAK
Türk fındığının çok önemli bir kısmının Avrupa Birliği ülkelerinde tüketildiğini, bu ülkelerin talebinde düşüş olmadığını söyleyen Gören, 'Yeni pazarlar yani ABD, Çin, Rusya, Japonya gibi ülkelere olan ihracatımız bu yıl yüzde 20 düzeyinde artacak, çok olumlu sinyaller var' diyor.
'Madem Türkiye'de üretilen fındık satılabiliyor, o zaman rekolte fazla iddiası nereden kaynaklanıyor?' Gören, 'Fındık üretimi dünyanın birçok ülkesinde artıyor, alternatif ürünler de fındığın pazarını zorluyor olmasına karşın hala avantajlıyız. Biz tüccarlar olarak satış konusunda sorun yaşamıyoruz ancak önemli olan iyi fiyattan satmak' şeklinde yanıtlıyor bu soruyu.
Olayın özü görüldüğü gibi fiyat... Hükümetin müdahalesi ve Fiskobirlik seçeneğinin ortadan kalkmasıyla fındık fiyatları tüccarın istediği seviyeye düştü. Toprak Mahsulleri Ofisi de alım yapmayacağını açıklayınca pazarlık şansı kalmayan fındık üreticisi tüccarın istediği fiyatı kabul etmek zorunda kalıyor.
İşte bu nedenle Karadeniz son günlerde içten içe yine kaynıyor. Fındık üreticileri ve çeşitli sivil toplum örgütleri seslerini yükseltmeye başladı. Uluslararası Sert Kabuklu Meyveler Konseyi (INC) verilerine göre, Türkiye'nin 2010 yılı kabuklu fındık üretimi 630 bin ton civarında olacak. Üreticiler ise yaşanan bazı olumsuzluklar nedeniyle 550 bin ton tahmininde bulunuyor. Şu günlerde hasat başlamış durumda ancak fiyatın ne olacağı belirsiz.
TMO'nun elindeki stoku eritmek için sattığı fındığın fiyatı yaklaşık 4 lira. Üreticiler buradan hareketle yeni sezon ürününün 5.5-6 lira olması gerektiğini söylüyor ancak gelişmeler fiyatın daha da düşeceğini gösteriyor. Çünkü bazı bölgelerde borç sarmalı içindeki üreticinin vadesi gelmiş borçlarını kapatmak için 3.5 liraya satış yaptığı biliniyor.
Referandum ve genel seçim öncesinde hükümetin fındık üreticisini memnun edecek girişimleri olacağı beklentisi hakim bölgede. TMO'nun yeniden devreye sokulması, fındık fiyatının biraz daha yüksek olmasının sağlanacağı gibi... Diğer yandan CHP de boş durmuyor. Kılıçdaroğlu'nun kısa bir süre önce yaptığı Ordu seyahatinde fındık üreticisinin sorunlarının masaya yatırıldığı fındıkla ilgili kapsamlı bir rapor hazırlığı içinde olduğu biliniyor.
Kısaca yakında Karadeniz'i hareketli günler bekliyor!
Ülke insanı olarak fındığın vücudumuz için yararını bildiğimiz günler yakındır. Zeytin kahvaltıda ne ise bir avuç iç fındık odur. Ayda bir kilo iç fındık eder. Bir kişi 12 kilo iç fındık üretir. Sağlıklı yaşamak için gereklidir. Aksini ispat eden olmadığına gore: “Su akar, Türk bakar.” Bu söz milletimizin elindeki imkanı kullanmadığını gösteriyor. Aklın yolu birdir. Haydi içimizdeki devi uyandıralım. Sağlıklı beslenmede kural: içinde fındık olan sofradır. Bunu böyle bilin.
BAŞSAĞLIĞI
Merhum Ertuğrul Yalçın’ın eşi Sebahat hanımefendinin vefatı, ailece bizi derinden üzmüştür. Yakınlarının acılarını paylaşır, başsağlığı dileriz. Mekanı cennet olsun.
Yakın komşumuz fırıncı Çarşambalı Devran Akgül’ün kızı ilköğretim altıncı sınıf öğrencisi Neslihan Akgül, yakalandığı amansız hastalık sonucu vefat etmiştir. Aile efradının acılarını paylaşır, başsağlığı dileriz. Allah sabırlar versin.