FATSA DEVLET HASTANESİ
Geçtiğimiz hafta içinde annemin rahatsızlığı nedeniyle iki günümü Fatsa Devlet hastanesinde geçirdim. Gittiğim yerleri genellikle gazeteci gözüyle değerlendiririm.
Hastanemize de bu gözle baktım.
Gerek çalışanların ve gerekse doktorların son derece iyi niyetle çaba sarfettiklerini söylemeden geçemeyeceğim. Ta ki kapıda bekleyen ve sedye ile içeri hasta taşıyan hasta bakıcılar bile işlerini severek ve isteyerek yapıyorlar. Benim gibi İstanbul’da yaşayan ve İstanbul’daki hastanelerin durumunu da gözlemleme olanağı olan birisi için bu teşhisi koymak çok daha kolay olabilmektedir.
Yani hastanemizin insan unsurunun nitelikler ile ilgili bölümünün eleştirilecek bir tarafı bulunmamaktadır.
İnsan unsurunun niceliklerine gelince: Doktor sayımız yetersizdir. Hemen her muayene odasının önü ana-baba gününe dönmüştür. SGK.nın özel sağlık kurumları ile yaptığı anlaşmalarda bir doktorun günlük bakabileceği bir hasta sayısı vardır. Belirlenen bu sayının üstünde hastaya baktığını iddia eden sağlık kurumuna fazla kısım için ödeme yapılmamaktadır. İlgililerle görüşüp kesin bir rakam tespit etmiş olmamama karşın hastanemizin geleni geri çevirmemek için olağanüstü çaba sarfetmiş olduğunu düşünüyorum. Bu da sayısal yetersizliğin bölge adına bir talihsizlik olduğunu göstermektedir. Bu husus umarın yetkililerin bilgisi dahilindedir. Yine umarım bu sayısal yetersizliğe en kısa zamanda çözüm üretilir.
Gelelim fiziki yetersizliğe: Bu konuda hastanemiz Fatsa ve çevresindeki 6 ilçenin ortak hastanesidir. Bu ilçeleri kapsayan kurultay çalışmaları sırasında bir belediye başkanımızın ‘Benim ilçeme hastane yapacağınıza, bana tam teşekkül donatılmış bir ambulans verip, biraz da Fatsa yolunu düzenleseler, beni daha fazla memnun ederler.’ Sözünü hiç unutmam. Bu söz merkezi hastane savunmasını güçlendirmektedir. Çünkü çevre ilçe hastanelerine gelen doktor arkadaşlarımız yaşam koşulları nedeniyle buralarda kalıcı olamamaktadırlar. Bu açıdan bakıldığında da hastanemizin fiziksel yetersizliği çok açık bir şekilde görülebilmektedir. Özellikle muayene yapılan (Poliklinik) bölümleri; sıra bekleyen bir hastanın yanında 3-5 tane refakatçi bulunması nedeniyle nefes alınamayacak duruma gelmektedir. Hatta bu koridordan geçişin dahi zaman zaman sorun olduğu görülmektedir. İstanbul’a dönerken kara yolunu seçtiğimden Merzifon’dan geçtim. Üzerinde ‘MERZİFON DEVLET HASTANESİ’ yazılı bir bina gördüm. Ağzımın suyu aktı. Kıskançlık duygularım kabardı. Bu nedenle bırakalım çevre ilçelerin merkezi konumunda oluşumuzu, ilçe nüfusumuzun bile Merzifon’dan fazla olduğunu düşünecek olursak acilen hastanemizin yenilenmesine, en azından büyütülmesine ihtiyaç duyulmaktadır. Konunun mutlaka en kısa zamanda her kesim tarafından ve her fırsatta gündeme alınması gerekmektedir.