TİYATRO EĞİTMENİ SEZAİ ÇÜRÜKSU: “FATSA’YA VEFA BORCUM VAR”

Tiyatro sanatına 36 yılını veren hemşerimiz Sezai Çürüksu, mesleki birikimi ve tecrübesini Fatsa için paylaşmaya hazır olduğunu söyledi. 1983 yılından bu yana Mersin’de ‘tiyatro eğitmenliği’ yapan Çürüksu; sözkonusu alanda Fatsa’da yapılacak çok işler olduğunu, özellikle genç neslin kültür-sanatla haşir-neşir olması yönünde zaman geçirmeden harekete geçilmesi gerektiğini ifade etti. 
 

“FATSA’DA KÜLTÜR SANAT ALANINDA İSTENEN  NOKTADA DEĞİLİZ..”
Aynı zamanda Mersin Tiyatro Birliği Dernek üyesi olan ve yörede yaptığı etkili çalışmalarla adından sıkça söz ettiren Sezai Çürüksu; memleketinden uzakta yaşamasına rağmen Fatsa’daki kültür-sanat çalışmalarını yakından takip ettiğini, bazı olumlu gelişmelerin yanısıra yaptığı gözlem ve tespitlere göre daha köklü ve planlı çalışmalara gereksinim duyulduğunu belirtti. Bu alanda kendisine ihtiyaç duyulması halinde elini taşın altına koymaya hazır olduğunu kaydeden Çürüksu; “Fatsa benim memleketim. Bu tür çalışmalarla üzerime düşeni yapıp vefa borcumu ödemek isterim. Ne yazık ki ilçemiz; kültür-sanat alanında istenen noktada değil...” dedi. Bu güne kadar iki oyun yazan, kısa metrajlı sekiz kısa filmde rol alan, 1 ve 9. bölümlerinde Bozkır dizisinde çizdiği tiplemeyle dikkatleri üzerine çeken ve yüzlerce öğrenci yetiştiren Çürüksu, Mersin’de yıllarca başarıyla uygulanan sistemi, Fatsa’da da hayata geçirmenin mümkün olduğuna dikkat çekti.
POLİS MEMURLUĞUNDAN  TİYATROYA... 
1951 yılında doğan Sezai Çürüksu, gençlik yıllarını yaşadığı Fatsa’dan 1974 yılında ayrılarak hayata atıldı. O günden sonra memleket hasretiyle yanıp tutuştuğu için her fırsatta Fatsa’ya gelmeye çalıştı. Son yıllarda özellikle yazları üç ayını memleketinde geçiren Çürüksu, ailesiyle birlikte Mersin’de yaşamayı sürdürüyor. Birçok Fatsalı gibi o da 12 Eylül Darbesine giden süreçte hakkında açılan davalardan, gözaltılardan, soruşturmalardan, mahkemelerden nasibini aldı. Siyasi görüşünden dolayı başına gelen bu talihsizliklerden, ancak 1988 yılında kurtulabildi. Zaten tiyatro serüveninden de önce başlayan polis memurluğu kariyeri bu süreçte sona erdi. Ancak Askeri Darbenin kendisine vurduğu bu ağır darbeden yılmayan Çürüksu, hayata tutunmanın ve umudunu korumanın yolunu kültür-sanatta buldu.   
METELİK OYUNU ONDAN 
SORULUR...  
Gençlik yıllarında ilgi duymaya başladığı halk oyunları ve uzak doğu sporlarına şiiri ve tiyatroyu da ilave etti. 1968 yılında Fatsa’da ilk kez şiir sergisi açtı. Halen bu güne kadar yazdığı şiirlerini kitaplaştırma çalışmaları devam ediyor. Öte yandan yaptığımız araştırmaya göre yöremize ait metelik oyununu büyük bir ustalıkla icra etmektedir. İlerleyen yaşına rağmen sporu ve özellikle yürüyüşü ihmal etmeyen Çürüksu, yaşantısı ve yaptıklarıyla gençlere ve öğrencilerine iyi bir model olmayı başardı. 
ONA HEP “AGA SEZAİ” 
DEDİLER... 
Mesleki karıyerine oyuncu, yazar, eleştirmen ve eğitmen olarak devam Çürüksu; bu zengin ve parlak sıfatlarına rağmen mütevazı yaşamından taviz vermiyor. Memleketini, köyünü (Mehmet Akif), dostlarını ve tabi ki anılarını terketmiyor. Özellikle 1967-74 arası yaşadığı yıllarını ve kendisine verilen “Aga Sezai” lakabını asla unutmuyor. Dönemin siyasi çalkantıları, Mağazalar başı’nda yaşadığı “hızlı” ve “bitirim” yılları ve Sucuların Kahvehanesi  unutulacak gibi görülmüyor.   
TÜM OLUMSUZLUKLARA RAĞMEN... 
1975 yılında polis memuru olarak görev yaparken aynı zamanda Malatya Halk Eğitim Merkezi’nde halk oyunları dersi verdi. O yıllarda ekipteki öğrencilerinden biriyle evlilik yaptı. Bu evlilikten bir kız, bir erkek çocuğu olan Sezai Çürüksu, takvimler 1991’i gösterdiğinde erkek evladını kaybetti. Yaşadığı tüm olumsuzluklara rağmen hayata tutunmayı ve çevresindekilere iyi bir örnek olmayı bildi.