ATİB Başkanı Cemal Yangın :“Akıllı insanların bir araya gelerek, bu konuda bir yol çizmeleri lazım”
Türkiye ile Amerika arasındaki son gelişmeler hakkında görüşlerini açıklayan Yangın, ““Akıllı insanların bir araya gelerek, bu konuda bir yol çizmeleri lazım” dedi.
Yangın, Real Tv’de Birbaşa programının sunucusu Afet Telmanqızı’nın sorularına cevaplayan ATİB başkanı Cemal Yangın, Ben devletler tarihinde hiç bir zorluk görmüyorum. Onların tarihinde bazen çok kavgalar, bazen de çok iyi dostluklar oluşuyor. Ama Amerika gelişmekte olan ülkelerle problem yaşıyor. Ben bir iş adamı olarak, bu konuyu şöyle özetliyorum. Her ülke pazarını büyütmek istiyor ve hepsi sabit Pazar istiyor. Ama 81 milyonluk T.C onların pazarı gibi silah ve savunma, sanayi, araba pazarı, elektronik gibi pazarları kendisi üretmeye başladı. Şimdi pazar daraldığı zaman, o ülkenin başkanı diğer ülkelerde teror estiriyor. Ama ekonomi bakımından teror kabullenmezdir. O savaş zamanında olabilir. Gerçi bugün gazeteler veya gazeteciler şöyle bir kanaata geliyor: Ekonomi savaş başlamıştır. Ama aslında buna ekonomi çıkar diyebiliriz. Savaş kelimesi çok ağır ve zordur. Çünkü savaş anca silah ve bombalarla oluyor ve bizim bunu ayırmamız gerekiyor. Ve bunun başarısı rekabet, güzellik olmalı. Eğer Türkiyeye ekonomi ve ekonomi savaş ilan etmişsen, o zaman biz de bir türk vatandaşı olarak geride kalmayacağız.
Şu an geldiğimiz nokta doların bizim pazarda fazlasıyla piyasada olması, bu pazarda manipulasyonların oluşmasını sağlıyor. Biz geçmiş zamanlarda hangi ülkelerde doların devalyasyonunu gördük. Mesela Rusyada rublenin nereden nereye geldiğini gördük ve sonuçta Rusyaya birşey olmadı. Batmadı ve batmayacak!! Ancak devletler arası ilişkiler bozulacaktır. Bu ilişkiler bozulduğu zaman ise itimatlar kaybolacaktır. Şimdi düşünün, Amerika dünyanın lider ülkesidir ve biz bunu kabulleniyoruz. Ve bu durumda onun her istediği olacak diye bir kavram olamaz. Bizim kendi hukuklarımız, çizgilerimiz var ve biz mustakil bir devletin vatandaşlarıyız. Ben 41 yıl kendi sahasında gelişen bir iş adamıyım ve tabii ki Amerikalı iş adamları arkadaşlarım da oldu. Genç yıllarımda 70 senelerinde benim çocukluk arkadaşlarım Amerika için “Kahrolsun Amerika” dedikleri zaman ben bu lafları hiç söylemedim. Amerika’yı normal devlet olarak nitelendiriyordum. Ama görüyorum ki, ekonomi bozulduğu zaman devletler arası ilişkiler zarar görüyor. Bunu iyileştirmek lazım. Örnek olarak bir su kasesi kırıldığı zaman, yapıştırsan bile asla eski kalitesi gibi olmuyor. Amerika bütün dünya için bu şekilde oldu. Yani bütün ciddiyetiyle, ekonomiıyla ve dünyaya yön veren liderliği bence artık soru altındadır ve bunu kendisi yaptı. Sadece Türkiyede değil, bakınız Afganistandan başlayarak kocaman Rusya İmperatorluğunun, Libya’nın, İrak’ın, Suriye’nin, Kata’ın, Suudi Arabistan’ın hepsiyle oyun oynuyor. Fakat burada bir fark var: Türkiye’yle oynamak, diğerleriyle oynamaya benzemez. Türkiye vatandaşı bir sent dolara dünyayı yakar. Bunu iktisati bakımdan söylüyorum yanlış anlaşılmasın. Bize ne ambargolar koymuşlarsa biz de on katıyla buna karşı direnmeye hazırız. Bir iş adamı gibi siyasetçilerin alacağı karara karışmıyorum. Onlar büyük tecrübeye malik olan insanlardır ve beraberinde ülkenin Cumhurbaşlanı Sayın Erdoğan 16 yıldır bu ülkeye başkanlık yapıyor ve biz ondan önceki başkanları da biliyoruz ve hepsine teşekkür ederiz. Ulkeye ekonomi ve siyasi bakımdan yardımcı olan herkese minnettarız, hiç bir sorunumuz yok. Yakın zaman çerçevesinde seçim yapıldı ve Sayın Erdoğanı halkımız için Cumhurbaşkanı seçtik. Bizler büyük bir tür milleti, Türk dünyası olarak gönüllü şekilde Erdoğan siyasetinin, türk milletinin arkasındayız.
Sorunları bu hale getirip çıkaran Türkiye değil, kim yapmışşa, rica ediyorum o düşünsün bu sorunların altından nasıl çıkacağını. Çünkü onun yaptığı bu süreçte devletler arası yeri yok, planı yoktur. Sen kendi kendine bir laf çıkararak, papaz mıdır nedir, onu bahane ederek onu bırakmasını istiyorsun. Ama onun karşılığında büyük bir papazımız vardı ve onu geri istediğimizde mahkeme süreci var diyorsun. Peki bizim mahkemelerin özgür olmadığını sana söyleyen oldu mu? Bütün iş adamlarından hiç panik yaşamamalarını rica ediyorum. Liranın erimesi, doların yükselişi ihracat tarafına da desteği var. Siz sadece bunun kötü taraflarını düşünmeyiniz. İhracat pazarında gücümüz artıyor. Biz bir dolar bozdurduğumuz aman eskiden 3,75 lira alıyorsak, bugün 1 dolar 6,7 civarındadır. Bugün biraz daha geriledi ama bakınız ihracat artıyor. Tabii ki, yıllık ihracatımız 30 milyar dolar değil, bizim ihracatımız minimum 450 milyar dolardır. Ama her yönden kötü görmemek lazım. İyi tarafı ise ihracatta yüz binlerle kişi çalışıyor ve onar ülkeye döviz getiriyor. Gerçi bu yine dolar ve euro dur. Fakat dolar kendi garantisini soru altında bırakmıştır.
Ben Azerbaycan(ın çok saygı duyduğum Cumhurbaşkanına, (o benim de cumhurbaşkanım). Erdoğan benim için önemliyse, Sayın Aliyev de benim kalbimdeki cumhurbaşkanımdır. Pasaportum Azerbaycanlı olmamasına rağmen, kalben Azerbaycanlı bir iş adamıyım. Bunun böyle olması gerekiyordu. Sayın İlham Aliyevin ve azerbaycan halkının Türkiyeye olan büyük sevgisinin ortaya çıkarılması gerekiyordu ve bunu da Sayın Aliyev başardı. Çünkü Türkiye ve Azerbaycan ekonomi ilişkiler üzerinde kurulmamıştır. Bugün konumuz ekonomi olduğu için bu konuda konuştuk. Yoksa bizim abla kardeş, amca oğulluğunun elle tutulacak bir yanı vardır ve bu görülüyor. Ben bugün Türkiye vatandaşı olarak, dünyanın neresine gidersem gideyim ekonimik bütün toplantılarda, benim bütün dostlarım, arkadaşlarım hatta Azerbaycan medyası, sunumlarımın en önemli hissesini Karabağla alakalı bitirmeme şahit oluyorlar. Azerbaycanın topraklarının yüzde 21 – i işgal altında olmasına rağmen bu kadar gelişimi var ve bu daha fazla olabilirdi. Üretimin büyük kısmıyla silah alıyoruz ve savaş büyük bir gerginlik demektir. Ama yine de Azerbaycan ekonomisi gelişmektedir. Aynı zamanda Türkiyenin sırasının destek verme açıklamasının sonu yoktur. Her zaman beraberlerdi, beraberler ve beraber olacaklar. Azerbaycanla Türkiyenin ortak enerji projeleri karşılıklıdır. Ama Azerbaycanın Türkiyeye ben onun yanındayım kelimesi bütün bu ekonomiden üstündür. Bu hep böyle olmuştur. Rahmetli Atatürk Azerbaycanla ilgili çok büyük sözler sarfetmiştir. Aynı zamanda rahmetli Haydar Aliyev Türkiyeyle olan hatta benimde içinde bulunduğum toplantılarda bize söylediği sözler çok büyüktür. Hatta Amerika bu ekonomi oyunlara başladığı zaman (ben buna oyun diyorum) rahmetli Haydar Aliyevin bir sözü aklıma geldi “Ekonomisi büyük olan devletler herşeye sahiptir” Bakınız Bakü- Ceyhan petrol boru hattının Ermenistanla geçişindeki baskıları sonucunda direnerek, arkadaşı olan Sayın Demirel ‘le irtibat kurarak, çözüm buldu. Bunun için iki ülke arasındaki ekonomi alakalar çok güçlüdür ama manevi gücü bütün ekonomi göstericilerinden daha güçlüdür. Ben bir türk vatandaşı olarak, Azerbaycanın bütün ekonomi konularında ben kendi sözümü söylüyorum ve dünyada gelişen ülkelerin geçit yolunun şahidiyim. Ben 1994 senesinden beri bu ülkedeyim ver herşey gözümün önünde en güzel şekliyle yürüdü. Azerbaycan Türkiye ilişkilerinin arkasından bu bölgeye büyük ülke olan Rusyanın desteği geldi. Ama asla Azerbaycanın desteğini hiçr birşeyle tanımlayamam, bunu böyle biliniz. Rusya bizim için müttefiktir ama Azerbaycan kardeşimizdir. Bir sayın milletvekininin söylediği gibi bir yumurtanın ikizleriyiz. Rusyadan bizim için büyük destek geldi. Sayın Lavrov Türkiye’ye geldi ve bu büyük bir müttefikliğin göstericisidir. Aslında sizler ve televizyon aracıyla açıklama yapabilirdi ama Türkiye’ye gelmesi, Türk siyasetinin, Sayın Cumhurbaşkanının yanında olması ve herşeye rağmen Türkiye’nin yanındayız söyleyişi çok güzel oldu. Onun manevi tarafının başlangıcının temelini Sayın İlham Aliyev koymuştur. Bu bölgede çok hızlı ve düzgün karar verebilen kişi bizim cumhurbaşkanımız İlham Aliyevdir. Bunun için insanlar müttefik arayışlarında olmaları lazım. Tüm dünyada Nato denilen bir sistemin varolduğunu görmüş olduk ve Nato artık bir iş yapmıyor. Dünyanın 5 önde gelen ülkesi bunun başında oturarak evet hayır oyunu oynuyor. Birleşmiş milletlerin Karabağla olan katnamesini sayalım. Umarım bir gün bununla alakalı bir program yapalım ve ben Karabağla alakalı çok kitaplar okudum. Ekonomi olarak çok büyük zararlar etmiştir. Sadece savaş olarak, Karabağın vatandaşlarından bahsetmiyorum. Ora aldığımız silah ve ihtiyatı ekonomiye kullansaydık çok daha iyi olabilirdi. Müttefikliğimiz hem Rusyayla hem de Amerikayla devam edecek ama güven sarsıntısı yaşadık, ve bu yeniden aynı mutluluğunda olamaz. Biz bunu yaşadık, oğlum da yaşadı hatta torunuma da anlatacağım ama bunu tekrar onarmak için çok zaman lazım. Herşeyi bozmak çok kolay, ekonomi de öyle, hatta özel hayatlarımız da bu şekilde. Silah, ekonomi, yeraltı zenginlik, karşıkıklı işgücü bu müttefikliğin içinde yer alması gerekmektedir. Ben Amerikayla Türkiye arasındaki bu soğuk havayı bir akıllı ülkenin aracılığıyla düzeltmesi gerekiyor. Ve bu aracılar ortaya çıkmaya başlamıştır. Daha tam resmi haber yok.
Oyun oyuncunun etrafında dönmeye başlar. Bu oyunu biz kurmadık, Amerika tarafından kuruldu ama bizim tarafımızdan bozulacaktır. Sebep nedir biliyor musunuz? Beni dinleyen binlerce iş adamı benim bu dediklerimi onaylamayabilir. Çünkü herkes onaylarsa, bu o demektir ki, artık düşünce bitmiştir. Fakat bir konu var ve o konu gerçek pazar ekonomisinden konuşmuyoruz. Gerçek pazar ekonomisinden konuşsaydık, çok daha iyi olurdu. Fakat biz bu gün dünyanın önde gelen ülkelerinden birinin oyunundan bahsediyoruz ve bu çok kötü durum.
Ben şimdi yapılan araştırmalara ve dünyadan gelen siyasi desteği izliyorum. Dolar öyle birşey ki, hatta merhum geçmiş cumhurbaşkanımız Özal’ın güzel deyimi vardı: “Yabancı sermaye daldaki kuşlara benziyor. Biri uçarsa, diğerleri de uçar”. Şimdi Amerikanın ve ona bağlı müteffik ülkelerin Türkiyede çok büyük yatırımları var. Aynı zamanda Türkiyenin o ülkelerde yatırımları vardır. Mutlaka akıllı insanların bir araya gelerek, bu konuda bir yol çizmeleri lazım. Ve ben bu yolun çok kısa olmasını umut ediyorum. Ama uzun sürecekse sürsün. Türkiye ekonomisi, türk insanı, Türkiyenin dostları dünyası bunlara dayanıklıdır. Bugün rakamlarla konuşmadım, çünkü her yerde rakamlar mevcuttur ama Türkiye ekonomisinin rezervleri, Türkiye ekonomisinin gücü denendi ve eminim bunları da atlatacaktır.
•Haber Merkezi