Doç. Dr. Av. Ümit Kocasakal’a sevgi seli

       İstanbul Barosu önceki dönem Başkanı Doç. Dr. Av. Ümit Kocasakal Atatürkçü Düşünce Derneği’nin davetlisi olarak, beraberinde ADD Genel Merkez Yönetim Kurulu üyesi ; Doğu Karadeniz sorumlusu Birol Yelekin ve ekip arkadaşları  Cumhuriyet Meydanı’nda Fatsalılara   referandum süreci ve Anayasa Değişiklik oylaması ile ilgili hitap etti.

 

   Pazar günü olmasına rağmen kalabalık meydanı doldurmuştu ve coşkuyla kendisini dinleyen kalabalığa Ümit Kocasakal,  referandumla  ve ülke gündemiyle ilgili önemli açıklamalarda bulundu.
     Kocasakal konuşmasında ‘ Anayasa değişiklik paketinin milletimiz için egemenliğin devri anlamına geldiğini, 23 Nisan 1920’de açılan T.B.M.Meclisi’nin yetkilerinin de bir kişiye bırakılarak, Meclisin artık görüntüden ibaret bir yapıya sahip olacağını’ söyledi. Ayrıca ‘yargının tüm tarafsızlığını kaybedeceğini, tek bir kişinin yasama, yürütme ve yargının başı konumuna gelerek, keyfi bir yönetimin ülkeyi çok daha büyük bir bilinmezliğe sürükleyeceğini’ belirtti.
       Ümit Kocasakal ‘ buraya evet ya da hayır demenizi istemek için gelmedim, herkes kendi hür iradesiyle kararını verecektir, ben sadece bu vatan için, büyük zorluklarla kazanılan bu vatan toprakları için, yapılması istenilen değişikliğin nelere sebep olacağını anlatmaya geldim’ dedi.
   ‘Çift başlılık var diyorlar, istikrar yok diyorlar, terör örgütleri de hayır diyor diyorlar, bu ülkeyi 15 yıldır aynı iktidar tek başına yönetiyor, bu ülkede Pkk ile Oslo’da görüşen de, törenlerle halay çeken de, istemediğini değiştiren de aynı iktidar, şimdi hangi çift başlılıktan ya da istikrarsızlıktan bahsediliyor. Üstelik eğer Irak savaşı esnasında, bu ülkede namuslu milletvekilleri olmasaydı, iktidar partisinden de gercekten özverili ve vicdanlı milletvekilleri olmasaydı ve farklı düşünceler olmasaydı, Irak tezkeresi geçecek ve Türkiye savaşa girecek, belki de şimdi Irak ile aynı kaderi paylaşacaktı’ diyerek, farklı düşüncelerin, birbirini denetleyen ve emniyete alan  bir sistemin her zaman daha demokratik olacağını söyledi.