120 YILLIK AHŞAP CAMİ
.jpg)
Kösebucağı’nda bulunan 120 yıllık ahşap cami tam anlamıyla bir hazine…
Özel mimarisiyle ve ahşap işçiliğiyle bir sanat eseri. Ne yazık ki, değeri bilinmiyor. Yok olma tehlikesiyle karşı karşıya.
Çevredeki vatandaşlar,‘Bu güzel cami Fatsa’nın turizmine kazandırılmalıdır” dediler.
Kösebucağı mahallesinde bulunan cami ile ilgili bilgiler veren Saim Sözeri: “Caminin 120 yıllık bir geçmişe sahip olduğu düşünülüyor. Bunu camide fahri olarak görev yapan Hasan Hoca Efendi’nin görev süresinden anlıyoruz. Caminin tarihini, onun görev yaptığı süre ve vefatından bu yana geçen süreden hesaplıyoruz. Bir de o dönemleri bilen yaşlıların ifadelerinden anlıyoruz. Cami 45-50 yıl önce Bacanak Mahallesi’nde bulunan ustalar tarafından restore edilmiş. Fakat caminin ilk yapılış tarihini bilen yok. Daha önce kabristanlığın içerisindeyken zamanla kabristanlık genişleyince bugünkü yerine taşınmış. Caminin içi temiz ve güzeldir. Fakat tavanda birkaç noktada damlama var. Bu soruna acilen müdahale edilmesi gerekiyor.Cami , Kültür ve Turizm Bakanlığı Vakıflar Genel Müdürlüğüne aktarılmış durumda. Koruma altındadır ve beş yıldır bu şekilde durmaktadır. Koruma altında olduğu için yöre halkı tarafından onarılamıyor. Cami genelde cuma namazlarında kullanılıyor. Caminin yanında bir de ahşap mescit var. O daha da özgün bir esermiş. Yok pahasına bir kişiye satılmış. O mescidin tahtaları bir şahsın ambarında kullanılmış. Bakılmayınca, sahip çıkılmayınca tarihi eserler yok olup gidiyor.” dedi.
Sözeri: “Cami 1984 yılına kadar kullanılmış. Bu çevrenin bütününün kullandığı bir cami imiş. Bugünkü yedi caminin cemaati eski ahşap camiye geliyormuş. Cami tarihi yapısı ve işçiliğiyle son derece özel bir camidir. Birkaç defa Turizm İl Müdürlüğü’ne müracaat edilmiş. Buraya gelmişler; fakat, “Biz bu aralar kazı işleriyle ilgileniyoruz, tarihi yapılarla uğraşamıyoruz” demişler. Camiye bakılmayınca haliyle harap oluyor.Bu güzel caminin tanıtımı yapılmadığı için birçok insanın bu camiden haberi yok. Özel Avrasya Medi -Tech Hastanesi açıldığında kurum tarafından görevlendirilmiş bir ressam çevredeki tarihi yerleri gezerek resimlerini çiziyormuş. Ressam buraya gelip camiyi izlediğinde , “Ben bu bölgede birçok ahşap camiyi inceledim; fakat en sağlam yapı olarak burayı gördüm. Ben bu eserleri katalog haline getirip Kültür Bakanlığına göndereceğim. “ demiş. Bazen insanlar iyi niyetli hareket ettikleri halde tarihe zarar verebiliyorlar. Bir hocamız güzel görünsün diye cami içerisinde belli bölümleri yağlı boya ile boyamış. Camiyi inceleyen ressam bu duruma çok kızmış, “ Tarih öldürülüyor.” demiş. Şu anda caminin temelleri çöküyor. Temeldeki taşlar oynamış durumda. Cami görevlileri ve yöre halkı tarafından onarılmak istendiği halde koruma altında olduğu için onarım çalışması yapılamıyor.Caminin yanında yer alan mezarlık her geçen yıl genişlediği için cami çevresindeki alan gittikçe daralıyor. Bu durumun engellenmesi gerekiyor. Aksi takdirde cami çevresinde adım atılacak yer kalmayacak” dedi.