Filmin başrol oyuncusu Levent İnanır, bu filmi çekerken yapacakları tanıtımla başka film ekiplerinin bölgeye gelmesine vesile olmak istediklerini söyledi.

  Vali Kenan Çiftçi’ye, Fatsa Kaymakamı Bekir Atmaca, İlçe Jandarma Komutanı Bnb.Halit Gülten, Fatsa Belediye Başkan Yardımcısı Bülent Yücetepe, İlçe Emniyet Müdürü İbrahim Cibelik, İl Özel İdaresi Genel Sekreteri Selami Aydın eşlik etti.

 

 “İklim Bizi Etkiledi”

  Vali Kenan Çiftçi, yemek sırasında film ekibi ile bol bol sohbet etti. Vali Kenan Çiftçi ile film ekibinin başrol oyuncularından Fatsalı hemşerimiz Levent İnanır yemek sonrası otelden ayrılmadan önce basın mensuplarının sorularını cevaplandırdı.

  İlk açıklamayı yapan Fatsalı ünlü sanatçı Levent İnanır, filmin bu bölgede çekilmesi için bir müteşebbis arkadaşına rica ettiğini belirterek, “Bölge tanıtımı adına bir hikayemiz olduğunu söyledik. Gel bizim bu filme bir el at, elini taşın altına koy dedik, orası çok güzel güllük gülistanlık bahar dedik, destek sonsuz olur dedik. Ben buranın çocuğuyum, yönetmenimiz de öyle. Geldik fakat yağmurdan başımızı kaldırıp dışarı çıkamadık. Projenin zaman olarak çok gerisindeyiz. 10-12 günlük bir kaybımız var. Tabi ki bu prodüktörü yoran bir iş oldu. Bizi de üzdü. Manevi anlamda çalışamıyorsunuz, boş duruyorsunuz ve istediğiniz resmi alamıyorsunuz, netice alamıyorsunuz. Görüntü yönetmenimizle, yönetmenimizle ve oyuncu arkadaşlarımızla elimizden gelen gayreti gösterdik; ama son tahlilde tabi ki yorulduk, üzüldük. İklim anlamında üzüldük. Yağmur Allah’ın işi, çiftçinin de ona ihtiyacı var dedik. Sonuç itibariyle zorlandık. Benim bölgenin çocuğu olarak bir tek temennim var. Biz buradan çok güzel ayrılalım, başka insanların geliş sebebi olalım, bu işin sürekli olmasını  sağlayalım istedik” dedi.

     (Devamı Sayfa 4’de)

(Sayfa 1’den devam) 

“Göğsümüzü Gere Gere Diğer Sinemacılara Diyoruz ki; Gidin Karadeniz’i Görün”

  Bu bölgeye tekrar geleceklerini ifade eden İnanır, “Yılmadık yılmayacağız. İklimse de bizim iklimimiz. Bundan sonra ona göre şartlarımızı oluşturacağız. Ama alınan destekler ve gösterilen ilgi, halkın katılımı en ufak bir emniyet sıkıntısı olmaması en ufak bir rahatsızlık olmaması çok sevindirici. Göğsümüzü gere gere diğer sinemacılara diyoruz ki, gidin görün bakın 55 kişi 55 tane ses demek. En önemlisi niyetimiz iyi film yapmak, bölgeyi tanıtmaktı. Ben bölgenin çocuğu olarak ziyadesiyle görevimizi yerine getirdim ve arkadaşlarımızın da getirdiğine inanıyorum. Bize biraz destek gerekiyor.  Tabi,  tanıtım sırasında da destek gerekecek.  Billboard asabilirsiniz, televizyona reklam da verebilirsiniz. Hepsi bütçe,  mühim olan insanların olaya ne kadar vakıf olması. Onlara bunu anlatmak lazım ve desteklerini almak lazım. Film bitti diye bir şey yok. Asıl ondan sonra başlıyor macerası. Ulaşılması gereken kitle anlamında ben bölgemizden yeterli desteği alacağımıza inanıyorum” diye konuştu.

 

“Fotoğrafçı Gözü İle Olduğu İçin ‘Şipşak Anadolu’ Dedik”

 

Levent İnanır, filmin adının “Neden Şipşak Anadolu” olduğu yönündeki bir soruya ise, “Çünkü Anadolu'nun insanlarının esprilerini mizahi anlamda anlatıyoruz. Bir de ülkenin gülmeye ihtiyacı var diye düşündük. Böyle bir film, benzeri espriler, benzeri insanlar her yörede vardır. Bizimki aslında biraz Hacivat, Karagöz hikayesi. Modern Hacivat, Karagöz hikayesi. Şipşak Anadolu derken bölgede kısıtlı kalmadık. Bütün Anadolu’da espriler, bu mizah anlayışı vardır. Birbirlerine takılmalar, sataşmalar ama sonunda mutlu sonlar. O yüzden Şipşak Anadolu fotoğrafçının gözü ile olduğu için filmin adı Şipşak Anadolu oldu.” şeklinde cevap verdi.

 

Ordu’muzun Tanıtımına Katkıda Bulunan Film Ekibine Teşekkür Ediyorum”

 

Vali Kenan Çiftçi ise yaptığı açıklamada, Ordu ilinin denizi ile ağaçlarıyla, tabiatıyla, yaylalarıyla ve yaşanmış hikâyeleriyle güzel bir il olduğunu belirterek, “Burada anlamlı hikayeler var. Hem ağlatan hem de güldüren hikâyeler var. Tabi bu film sektörüne de ilimizin tanıtılması gerekiyor. B

 

u tanıtıma katkı veren arkadaşlarımıza film çeviren arkadaşlarımıza canı gönülden teşekkür ediyorum. İnşallah hem tanıtımında hem de bunun neticesinde turizmin gelişmesinde insanların bu yöreye akın etmesine de faydalı olacağını düşünüyorum. Destek konusuna gelince manevi desteğimiz sonsuz ama maddi olarak bu biliyorsunuz bütçe meselesi. Bu ayrıca değerlendirilmesi gereken konular. Biliyorsunuz ben de yeni geldim buraya. Programlarda illerde biliyorsunuz 1 yıl öncesinde yapılıyor. Bu projede daha önceki planlama içerisinde yoktu. Yani ekstra bir şey bulmak gerekiyor. Böyle bir şey yapmak gerekiyor. Tabi ki arkadaşlarımızın önerileri var, bu önerileri de bakacağız, değerlendireceğiz” dedi.