ILICA KAPLICASI İÇİN YETERLİ TANITIM YAPILMIYOR

İnsan sağlığı açısından yararlı, bazı hastalıkları iyileştirici özelliği bulunduğu bilinen kaplıcaların, turizm açısından ne kadar büyük önem taşıdığının artık herkes tarafından bilindiğini ifade eden Gülderen, Ilıca kaplıcalarının bu haliyle iş yapmasının mümkün olmadığını kaydetti.
Havza’dan Trabzon’a kadar böylesi bir kaplıcanın bulunmadığını, bu nedenle ulusal bazda yapılacak reklamlarla bu kaplıcanın kazanılabileceğini ifade eden Gülderen, “Bu hali ile oradaki Ilıca hiçbir zaman iş yapamaz. Fatsa’dan ana yoldan ayrıldığınızdan itibaren orada kaplıca olduğunu belirten hiç bir işaret yok. O bölgenin iş adamları bir ortak şirket kurmuşlar ve profesyonel bir işletmeci atamışlar.
Ancak ne tanıtımı yeterli ne tesisleri. Şunun çok iyi bilinmesi gerekir; Havza’dan Trabzon’a kadar hiçbir yerde kaplıca yok. Bu anlamda ulusal bazda bu Ilıcaların reklamının yapılması gerekiyor. Modern adlarıyla sıpaların dernekleri var. Ben bakıyorum Fatsa’daki kaplıca, Kaplıcalar Birliği’ne üye değil. Buna üye olmazsa ulusal anlamda ismine rastlayamazsınız. Sadece kendi çabasıyla bir yere gelebilir bu da çok zordur” diye konuştu. İstenirse buranın Türkiye’nin gündemine gelecek bir yer olabileceğini ancak mevcut yapısıyla sıradan bir hamam görüntüsünden farksız olduğunu ifade eden Gülderen; “Kaplıcanın sadece içerideki restoranı güzel.
Onun haricindeki kenarda köşede kalmış herhangi bir hamamdan farkı yok. Dolayısıyla orada mutlaka sahiplerinin dikkatinin yeni bir yatırıma çekilmesi lazım. Burası bizim için çok önemli. Yola da çok yakın. 12-13 kilometre yakındaki bir yeri pazarlayamıyoruz. Burası Ordu turizmi için çok önemli. Sadece bu ılıcalara gelmek için Ordu’yu ziyaret eden insanlar olabilir. Ancak biz bunu kullanamıyoruz. İlgilenilirse burası çok önemli bir nokta olarak Türkiye’nin gündemine de gelebilir. En azından oranın işletmecileri ciddi bir yatırım yapmak zorundalar” şeklinde konuştu.
Havza’dan Trabzon’a kadar böylesi bir kaplıcanın bulunmadığını, bu nedenle ulusal bazda yapılacak reklamlarla bu kaplıcanın kazanılabileceğini ifade eden Gülderen, “Bu hali ile oradaki Ilıca hiçbir zaman iş yapamaz. Fatsa’dan ana yoldan ayrıldığınızdan itibaren orada kaplıca olduğunu belirten hiç bir işaret yok. O bölgenin iş adamları bir ortak şirket kurmuşlar ve profesyonel bir işletmeci atamışlar.
Ancak ne tanıtımı yeterli ne tesisleri. Şunun çok iyi bilinmesi gerekir; Havza’dan Trabzon’a kadar hiçbir yerde kaplıca yok. Bu anlamda ulusal bazda bu Ilıcaların reklamının yapılması gerekiyor. Modern adlarıyla sıpaların dernekleri var. Ben bakıyorum Fatsa’daki kaplıca, Kaplıcalar Birliği’ne üye değil. Buna üye olmazsa ulusal anlamda ismine rastlayamazsınız. Sadece kendi çabasıyla bir yere gelebilir bu da çok zordur” diye konuştu. İstenirse buranın Türkiye’nin gündemine gelecek bir yer olabileceğini ancak mevcut yapısıyla sıradan bir hamam görüntüsünden farksız olduğunu ifade eden Gülderen; “Kaplıcanın sadece içerideki restoranı güzel.
Onun haricindeki kenarda köşede kalmış herhangi bir hamamdan farkı yok. Dolayısıyla orada mutlaka sahiplerinin dikkatinin yeni bir yatırıma çekilmesi lazım. Burası bizim için çok önemli. Yola da çok yakın. 12-13 kilometre yakındaki bir yeri pazarlayamıyoruz. Burası Ordu turizmi için çok önemli. Sadece bu ılıcalara gelmek için Ordu’yu ziyaret eden insanlar olabilir. Ancak biz bunu kullanamıyoruz. İlgilenilirse burası çok önemli bir nokta olarak Türkiye’nin gündemine de gelebilir. En azından oranın işletmecileri ciddi bir yatırım yapmak zorundalar” şeklinde konuştu.
Ahmet ALTAY