***•***
•Ayşegül Bilgili’nin “yoğun işlerimiz yüzünden daire içinde bile arkadaşlarımı ziyaret edemiyorum” dediğini
***•***
•Görevi nedeniyle Muğla-Dalaman’da ikamet eden Fatma Önal Kalkan'ın her gün Fatsa’daki dostlarını arayıp “memleketimden günlük taze haber almadan duramıyorum”dediğini,
***•***
•Arkadaşları Ferudun Altuntaş ve Muharrem Göç’e söz verdiği ziyafet partisini bir türlü yerini getirmeyen Atilla Yiğit’in “ Az daha bekleyin havalar ısınır ısınmaz sözümü yerine getireceğim ”demesine rağmen vaadini bir türlü yerine getirmeyip, şimdi de “hava sıcaklığının 20 dereceye çıkmasını bekliyorum” dediğini,
***•***
•Her sabah kahvaltısında fasulye turşusunu eksik etmeyen İlknur Şahiner’in “İyiki annem var, Allah ona uzun ömürler versin. Yoksa sevdiğim fasulye turşusunun yüzünü bile göremezdim” dediğini,
***•***
•Meslek hayatının yirmi yılını Çamaş’ta geçiren Ahmet Çelik’in “Fatsa’ya geleli bir ay olmasına rağmen henüz ortama uyum sağlayamadım. Bazen dalgın dalgın yürüyorum farkında bile değilim. Sakın kimse alınmasın ” dediğini,
***•***
•Umre’ye gitmek üzere hazırlıklarını tamamlayan Sevil Koç’un” büyük bir mutluluk ve heyecan içindeyim. Allah herkese kutsal topraklara gidip ibadet etmeyi nasip etsin” dediğini,
***•***
•Şeref Kibar’ın “ Güneş gazetesi’nin 40. yılını gördüm ama 50. yılını görmem mümkün olur mu bilemiyorum” dediğini,
***•***
•İrfan İnal’ın sonbaharda küpe koyduğu fındık kirmiti turşusunu antibiyotik niyetine yeyin diyerek yakın arkadaşlarına dağıtmaya başladığını,
***•***
•Osman Güvenalp’in bıyık bırakarak imajını değiştirdiğini,
***•***
•Sabah kahvaltılarına ara veren Halil Ordu’nun son kalan kahvaltılıkların da dibini sıyırıp veda ettiğini,
***•***
•Güneş Gazetesinin 42.ci kuruluş yıldönümü nedeniyle “çiçek çok gelmiş ben de baklava alıp geleyim” diyen Tahir Olcay’dan 3 gündür haber alınamadığını,
***•***
•Araba satışlarında galericilere taş çıkartırım diyen Samet Çelik’in 6 aydır bir arkadaşının arabasını satamadığını,
***•***
•Ali Hacıhasanoğlu’nun “facebook çıkalı arkadaşlarımla yüz yüze görüşmeye hasret kaldık” dediğini,