***•***
•Muğla’da yaşayan hemşehrimiz Fatma Önal Kalkan’ın Amasya ‘ya 91/4 tertip olarak asker gönderdiği oğlu Emre’nin 20 Aralık’ta yapılacak yemin töreni için her gün ağlayarak gün saydığını,
***•***
•Rejim yaparak “yeterli performansımı elde ettim” diyen Müh.Özlem C.Şen’in “Artık bundan sonra da yeni saç modelimle herkese örnek olacağım” dediğini,
***•***
•Eskişehir’de yaşayan arkadaşı Filiz Ulaş tarafından her gece rüyasında görülen İlknur Şahiner’in her gün internette rüya tabiri arşivlerini karıştırıp “ Geleceğimi parlak görüyorum” dediğini,
***•***
•Görevde yükselme sınavında başarı elde ettiğini söyleyen Çetin Akbaş’ın “Bundan sonra daha ağır sorumlulukların altına imza atacağım”dediğini,
***•***
•Rahatsızlığı nedeniyle kısa bir süreliğine İstanbul’a gidip tedavi gören Muharrem Göç’ün “Anlaşılan bu tür tedavilerle rahatsızlığım geçmeyecek. böyle giderse Türkiye’de kimsenin bilmediği bir yerlere gidip şifa arayacağım ”dediğini,
***•***
•Hacdan dönen Ali Yazgı’nın piyasalarda görünmeyip arkadaşları tarafından sürekli telefonla aranıp haber alındığını,
***•***
•Emekli olan Bahattin İlişik’in yurtdışına gitmek için dünya haritasını yanından ayırmayıp gideceği ülkelerle ilgili proğram hazırladığını,
***•***
•Eyüp Karagöl’ün “Her akşam yürüyorum, dertlerime deva buluyorum”dediğini
***•***
•Turgut Coşkun ve İsmet Dok’un, yanlış duyum alarak telaş içinde öldü zannettikleri arkadaşlarının evine taziye ziyaretine gittiklerinde kapıyı açan arkadaşları tarafından içeriye buyur edildikten sonra şaşkınlık içinde ziyaret sebeplerini açıklayamadıklarını,
***•***
•Mustafa İyi’nin İstanbul’da Fatsalı üniversite öğrencilerine verdiği kahvaltıya katılan Ayşe Topaloğlu’nun “Gençlerle, gençleştim. Pırıl pırıl çocuklar. Hepsinin bahtı yolu açık olsun” dediğini,
***•***
•Oğlu Hasan’ı askere gönderecek olmanın hüznünü ve mutluluğunu bir arada yaşadığını söyleyen Özlem Erkmen’in “ Allah her anneye bu gururu yaşamayı nasip etsin. Oğlum daha askere gitmeden şafak saymaya başladım” dediğini,
***•***
•7 yıl aradan sonra Fatsa’ya dönen Gülay Serdar’ın “ Çoçuklarım artık kendi ayakları üzerinde durarak yuvalarını kurdular. Onlara karşı görevlerimi yapmanın verdiği mutlulukla ben de evime döndüm. Evimi ve dostlarımı çok özlemişim” dediğini,
***•***
•Yakın dostu Uğur Hazinedar hakkında Arif Gülenç’ten günlük bilgi almak isteyen Yüksel Eroğlu’nun, “Bugün her hangi bir şey yok” cevabını alınca göz yaşlarına hakim olamayıp evinin yolunu tuttuğunu,