•Adapazarı’ndan gelip köyündeki arkadaşlarına balık partisi veren Ayhan Aba’nın “Bundan böyle bu ziyafetimi iki akşamda bir vereceğim”dediğini,
***•***
•1 yıldır bir dişi için tedavi gören Eyüp Karagöl’ün “32 dişimiz için tedaviye ömür yeter mi bilmem” dediğini,
***•***
•Fındık kirmiti sezonunun bitmesi ile köy tavuğu ziyafetine ağırlık veren İrfan İnal’ın “Kümeste bu kış yetecek kadar tavuğum var deyip herkesi ziyafetime bekliyorum”dediğini,
***•***
•Hac görevini yerine getirmek üzere kutsal topraklara giden Ali Yazgı ve Şaban Göç’ün ağlamaktan göz yaşlarını tutamayıp, uğurlamaya gelen yakın dostu Muharrem Göç tarafından teselli edildiğini,
***•***
•Yeni doğan yeğeni için almadığı oyuncak kalmayan İsmail İnal’ın “Böyle giderse dükkanlarda oyuncak kalmayacak “ dediğini
***•***
•Bilal Hafızoğlu’nun bir kaza neticesi operasyon geçiren oğlunun “ Eski sağlığına kavuşmasından dolayı son derece mutlu oldum, Acımı paylaşan tüm dostlarıma da teşekkür ediyorum”dediğini,
***•***
•Hareketleri ile herkesin dikkatini çeken Halil Ordu’nun “Huylu huyundan vazgeçermi? Ömrüm olduğu müddete aynı performansımı sürdüreceğim” dediğini,
***•***
•Seçim döneminde Mahmut Göksu ile girdiği iddiayı kaybettikten sonra ortalıkta görünmeyen ali Çebi’nin, “Beni arkadaşlarım yanılttı. Böyle olacağını bilsem asla iddiaya girmezdim” dediğini,
***•***
•40 yıl sonra eski mesleği fotoğrafçılığa dönen Ahmet Altuntaş’ın, “Ben bu mesleği yaparken, şimdiki fotoğrafçılar hayatta yoktu. Mesleğimin zirvesinde keyif alarak işimi yapıyorum” dediğini,
***•***
•Yakalandığı gripten bir türlü kurtulamıyan Muharrem göç’ün, hastalığını mesai arkadaşlarına da bulaştırarak bir ilike imza attığını,
***•***
•Kızını evlendirdikten sonra hüngür hüngür ağlayan Alaaddin Eriş’in, “Bu işin bu kadar zor olacağını ben de bilmiyordum” dediğini,
***•***
•Kendi mahallesinin sorunları dışında ilçedeki diğer mahallelerin de sorunlarını takip edip çözüme kavuşturan Salim Taşbaşa’nın,”Ben muhtarım. Önemli olan Fatsa’ya ve Fatsa’lıya hizmet etmektir” dediğini,
***•***
•Hafta içi Korgan’daki muayenehanesine gidip gelen Dt. Zafer Serin’in, “Artık Korgan’lı oldum. Korgan benden sorulur” dediğini,