VİCDAN
Fadime kocasını çok erken yaşlarda kaybetmiş çocuklarını evlere temizliğe giderek büyütmüştür. İlerleyen yıllarda oğlunun da katkısı ile mütevazı bir daire almış ve başını sokacak bir yuvası olmuştur. Ne var ki fiyatların % 100 ün bile üzerinde artması, tam da sıcağa ihtiyacı olduğu yaşlarda doğal gazı yakamıyor olması, tam iyi besine ihtiyacı olduğu günlerde etin ismini unutması Fadime’yi zor durumda bırakmıştır. Fadime haddini bilmektedir. Avrupa’da yaşayan emekliler gibi senede bir veya birkaç kez Antalya’ya her şey dahil otellere tatile gitmek gibi bir şeyi gece yatağa yattığı zaman uykum gelsin diye beklerken bile hayal etmemektedir. Kış aylarında İsveç’in kuzeyine eksi 20 derecelere varan havada Kuzey Işıklarını seyretmek Fadime için televizyonlarda bile tahayyül edilememektedir. Varsa yoksa karnını doyurma derdindedir. Fadime öyle bir noktaya gelmiştir ki ömrünün son günlerinde arkasından ‘’Zavallı açlıktan öldü!’’ dedirtmemenin derdindedir. İşte bu nedenle oturup düşünmüş, taşınmış ve çareyi başını sokacağı tek dairesini kiraya vererek Trabzon’un bilmem ne köyündeki ta kayınpederinden kalma eski püskü eve taşınmakta bulmuştur. Fadime için yakacak parası yoktur. Fındık bahçelerinden topladığı odunlarla kemiklerine kadar ısınabilmektedir. Elektrik ve su parası köyün şartlarına göre olmuştur.
Gelelim İstanbul’daki evine: Yıllar önce dişinden tırnağından artırarak aldığı, ancak doyana kadar oturamadığı dairesi yukarda da yazdığımız gibi mütevazı bir dairedir. Ancak ekonomist olan Sayın Cumhurbaşkanımızın ekonomi politikalarının başarısı nedeniyle binadaki daireler aylık 10-15 bin lira kira getirmektedir. Fadime’nin kiracısı eski kiracı olup, halen ayda 2.500.TL kira ödemektedir. Fadime de gerek şuan altında ezildiği ve gerekse önümüzdeki günlerde daha da ezileceği ekonomik durumları görebilmektedir. Bu nedenle apartmandaki kiraların 10-5 bin lira olduğunu, eski kiracı olduğu için hiç değilse kirayı 2.500.T’den 7.500.TL’ye çıkarmasını istemiştir. İşte Fadime’nin vicdansızlığı buradan kaynaklanmaktadır.
Sevgili okurlarım bu yazıdaki Fadime Cumhurbaşkanının kirayı 2.500.TL’den 7.500.TL’ye çıkaran kişi değildir. Tamamen bir semboldür. Ancak tıpa tıp bu durumda olan o kadar ev sahibi vardır ki bu insanlara vicdansız demenin takdirini sizlere bırakıyorum. Hatta bu çarpıcı örnekler arasında çalışmadan, serserice dolaşıp, oturduğu evin kirasını hiç ödemeyen ya da ödemek istemeyenler de cabası… Elbette çöpleri karıştırıp, geçim savaşı vererek kirasını aksatmamaya çalışan çok dürüst insanlar da vardır. Ülkeyi idare etmek demek bütün bu insanların varlığını bilerek daha vakur ve daha dikkatli olmayı gerektirir kanaatindeyim. Daha önce de yazmıştım, bir veya birkaç kişiye laf sokmak yani birkaç tane sivrisineği avlamak yerine bataklık kurutulmalıdır. Bu da ben ekonomistim demekle değil gerçekten ekonomiyi iyi planlamakla olur. Ülkede adaleti sağlamakla olur. En azından bu günkü yolu izlemekle olmaz.