Görüntülenen Sayı: 2722
2803 | Yayım Tarihi: 27 Ekim 2023 Cuma
  • Ana Sayfa
  • Haberler
  •  Spor 
  • Köşe Yazarları
  • Bunları Biliyor musunuz?
  • Vefatlar
  • Güneşlik
  • Dost Siteler
  • Künye
  • İletişim
  • Son Sayı
Ana Sayfa » Köşe Yazıları » LİYAKAT

LİYAKAT

Av. Nur Hilal GÜNDÜZ

Av. Nur Hilal GÜNDÜZ

nurhilalgunduz@gunesgazetesi.net
Facebook'ta Paylaş

   Cumhuriyetin 100. Yılında daha aydınlık  yarınlar hayali kurarken, liyakatsizliğin ve adam sendeciliğin son noktasını yaşıyoruz. Daha  iki gün önce Aydın KYK yurdunda  bir canımızı kaybettik. Adına kaza denen bir olayda. Asansör boşluğunda can verdi gencecik bir kızımız. Üstelik defalarca şikayet etmiş öğrenciler asansör bozuk diye. 3 gün önce cimere yazı yazmışlar, şikayetleri dinlenmediği için. Hiç dikkate alınmamış, adam sende denilmiş, ne olacak ki, nasılsa olduktan sonra unutulur gider… Ateş düştüğü yeri yakar, bilirkişi kusur bulmaz, teknik bir arıza  yok denilir. Aradan yıllar geçer, yargılama uzar da uzar, en son bir günah keçisi bulunur. Bir iki yıl ceza kesilir, paraya çevrilir ya da ertelenir, o da olmazsa af çıkar. Sorumlular unutulur, bu iş de böylece kapanır.
   Çorlu Tren kazasında böyle olmadı mı, Oğuz Arda Sel’in annesi yıllardır feryat etmiyor mu, sorumlular cezalandırılsın diye, sonunda o suçlu bulunmadı mı? Hakaret ediyor diye… Ya Soma Kömür madeninde olanlar, bunun gibi yüzlerce örnek, binlerce örnek var önümüzde. Hangisini saysak elimizde tutar bir yan yok, nereye elimizi atsak parça parça dökülüyor. 
   6 Şubat depreminde yaşadıklarımız sadece doğal bir felaket miydi, yoksa yapılan onca usulsüz yapı, kuralsızlık, iş bilmezlik, ihmalkarlık, beceriksizlik, rantçılık yok muydu işin içinde. Belki çok daha fazla insan hayatta kalacakken binlerce insanın ölümü sadece takdiri ilahiye bağlanabilir miydi…
   Doğanın dengesini bozan, toprağı, suyu zehirleyen, her bir parça toprağı birilerine peşkeş çeken, ne şehirleri ne köyleri yaşanmaz hale getirenin adı neydi?
   Sistemin her bir parçasını birbirinden koparan ve aynı ölçüde birilerine bağlayan, bağladığı yerde de aklın, bilimin, eğitimin kırıntısı olmayan bir düzen kurarak liyakati ayaklar altına almak yapılan en büyük hataydı. 
   Bugün Fatsa’da Migros Dolunay Kavşağında olma sebebimiz de budur. Burada kaybettik Özgür Öztürk’ü ve daha nicelerini…Defalarca söyledik, çok tehlikeli, çare bulun diye…Umarım bu kez son olur ve çare bulunur. Bir kez olsun liyakatli bir yöneticinin liyakatli bir kararı uygulanır…
      Cumhuriyetimizin    100. Yılı kutlu olsun…Daha aydınlık, daha çağdaş, daha eğitimli, daha demokratik, insan haklarına saygılı, daha adil, daha güvenli, daha LİYAKATLİ günlere ulaşmak dileğiyle….

Yalnızca aboneler yorum yazabilir.

Abone Bilgileri

Abone girişi yapınız
Abone Kodu:
Parola:
Şifrenizi almak için tıklayın

  • Hava Durumu
  • Arşiv


Kaynak: Meteoroloji Genel Müdürlüğü






 Güneş Gazetesi © 2005-2025 Her hakkı saklıdır.