KAYBOLAN DEĞERLER
Bir Ramazanı daha geride bıraktık. Allah hepimize sağlıkla tekrar kavuşmayı nasip eder inşallah. Dini bayramlarımız bizleri bir araya getiren, birbirimize bağlayan, kapımızın her an çalınabileceğini düşündüğümüz dostlarımız ve hatta mahalle çocuklarımız için hazırlık yaptığımız misafir kabul edip, misafirliğe gittiğimiz, neşe içinde gönül aldığımız çok özel günlerdi. Eskiden... En azından bizim çocukluğumuzda öyleydi...
Günümüzde bayramlar artık eskisi gibi yaşanmıyor. Bayramlar insanların sevdikleriyle buluşup, hasret giderdiği günler olmaktan çıktı ve artık şahsi programların yapıldığı tatil günleri haline geldi. Bayramın birinci günü bir kanalda spikerin gençlerle bayramlarımız üzerine yaptığı röportajı dinledim. İnanın çok üzüldüm. Gençler bayramın ne olduğunu dahi bilmiyor , yorum yapıyor ve hatta ukalalık boyutunda, klişeleşmiş o cümleyi söylüyorlar. “ Nerede o eski bayramlar. “
Yazık.
Bu gençler sokakta büyümüyorlar. Bunların anne ve babaları var. Anne ve babalar da çocuklarına yaşadıkları toplumun örf ve adetlerini öğretmekle yükümlüdürler. Bizim kuşak bayramları doya doya yaşayan bir kuşaktır.. “Bilmiyorum ki, öğreteyim demeye kimsenin hakkı yok.”
Neyse ki, bizim bölgemizde bayramlar yine çok güzel yaşanıyor. Alışkanlıklarımız en güzel şekilde devam ediyor. Bizler büyüklerimizi, çocuklarımız da bizleri bu özel günlerde ihmal etmiyorlar. Büyük şehirlerdeki yitirilen değerler bizlerde aynı güzellikte korunmaya çalışılıyor. Bayram öncesi Fatsa sahil Karayolu’ndaki trafik yoğunluğu da bunun bir göstergesiydi. Bayramı bayram yapmak için yola çıkanlar, yolda olan sevdikleriyle kavuşmak için dualarla gözü yolda bekleyenler...
Allah sevdiklerimizden ve değerlerimizden ayırmasın...
Nice mutlu bayramlar...
(1 Ağustos 2014 Cuma)Güneş Gazetesi)