FATSA VE TABİAT
Geçtiğimiz ay İspanya’nın güneyine Endülüs Bölgesine 2-3 günlük bir seyahatimiz oldu. Barcelona’dan Sevilla’ya uçakla gittik. Sevilla’dan sonrasını kiralık araç ile dolaştık. Özellikle Sevilla-Granada arasında yaptığımız yolculuk sırasında yeni dikilmiş zeytin bahçeleri gördük. Dönümlerce büyüklüğünde araziler geometrik sıralama ile bir bakış açısından baklava dilimi, bir başka bakış açısından kare gibi düzgün ve göze hitap eden zeytinlikler inanın insanın duygularını kabartıyor. İnsanın içinden saatlerce seyretmek geçiyor. Bu ağaçlar yetişip olgunlaştıktan sonra İspanya’nın en büyük zeytin ihracatçıları arasına gireceğinden hiç kuşkum yoktur. İspanya’da yeni zeytin bahçeleri oluşturulurken ülkemizde maden araştırması gerektiğinde zeytin bahçelerinin kesilip yok edilmesi için yasal düzenleme yapılması havası esiyordu. Yani eloğlu yapmaya, biz ise yıkmaya çalışıyorduk.
İşte bu zihniyet yani yıkmaya hevesli zihniyet doğanının cömertçe güzellikler bahşettiği Fatsa’mızı da yıkım listesine almıştır. Bir zamanlar Fatsa’da oturan okul ve mahalle arkadaşlarımızdan özlemimizi gidermek için sık sık Fatsa fotoğrafı isterdik. Şimdi ise artık Fatsa fotoğraflarını görmeye tahammül edemiyoruz. Çünkü fotoğraflara baktığımızda Rüştü Asyalının filmlerini izlediğimiz izlenimi ediniyoruz. Annesinin: ‘’Kel oğlum! Keltoş oğlum!’’ diye söylendiğini duyar gibi oluyoruz. Gerçekten çok ama çok yazık olmuş Fatsa Tepelerinin güzelliklerine… İnsanların yaşam haklarına yapacağı zararlara gelince: Bunun için ne yazmaya, ne de çizmeye gerek olmadığı kanısındayız. Çünkü yaşam hakkını sonlandıracak etkileri düşünmek bile istemiyorum. İnsanın yaşam hakkı hiçbir şeyle ne ölçülebilir, ne de tartılabilir.
Gerek Büyük Şehir ve gerekse ilçe belediyelerinin görevleri arasında, hatta görevlerin başında bölge halkının huzur ve sükunu için çalışmak vardır. Yani bir belediye başkanı halkının huzuru, sükunu ve sağlığı için çalışmak zorundadır. Hem ulusal basında hem de sosyal medyada Fatsa’nın katli ile ilgili yer yerinden oynuyor. Fatsa’dan Ankara’ya doğaya duyarlı arkadaşlarımızın feryadını duyuyoruz. Fatsa’da tepeler kelleşmesin diyorlar. Fatsa yabancı istilasına kurban olmasın diye çırpınıyorlar. Fatsa’da yaşayanların sağlığı ile oynanmasın diye haykırıyorlar. İyi de bölge halkının huzur ve sükunu için çalışması gereken görevliler nerede?
Lütfen Fatsa’nın doğal güzelliklerine sahip çıkalım!
Lütfen Fatsa’da yaşayanların sağlığı ile oynamayalım!
Lütfen Fatsa’dan uzakta olan bizleri keltoş tepelerle Fatsa’dan soğutmayalım.
Fatsa’nın güzelliği, insanlarının sağlığı için çalışan arkadaşlara başarılar diliyorum.