6 LİDER
Son haftanın, hatta uzun zamanların flaş gelişmesi 6 liderin bir masa etrafında buluşması olayıdır. Bu olay hem bizim yaş kuşağı, hem de yeni nesil için flaş olaydır. Bizim kuşak için küçümsenemez olaydır. Çünkü:
1970 li 1980 li yıllarda sağın uç noktasındakiler ile solun ılımlısı bile olsanız aynı amfide ders dinlemenizin mümkün olmadığını düşünecek olursanız çok ayrı ve birbirlerine uzak yelpazelerdeki liderlerin bir masa etrafında bu denli sıcak bir ortamda oturmasını tahayyül edemezdiniz. 12. Eylül.1980 ihtilalinin en etkin sebeplerinden birisi dönemin iki büyük partisinin Sayın Genel Başkanlarının bir araya gelememesidir. O yıllarda oy oranı yüksek iki partiden Adalet Partisinin başında bulunan Rahmetli Süleyman Demirel ile Cumhuriyet Halk Partisinin başında bulunan Rahmetli Bülent Ecevit ya bir masa etrafına hiç oturamıyor, ya da otururlarsa kavga ederek ayrılıyorlardı. Bu sertlik arkasındaki demokrasi ve hoşgörü eksikliği (yapanların bile sonradan pişman olduğu) 12 Eylül ihtilalini getirmiştir. İlerleyen yıllarda bu fanatikliğin yarar değil zarar getirdiği gözle görülmüş ve hatta Rahmetli Demirel CHP nin de desteği ile ülkemizin cumhurbaşkanı seçilmiştir. Bu değişiklikleri yaşayan bizin kuşak son 20 yıl içinde 1980 öncesi sertliklere tanık olmuştur. Son yılların iki büyük partisinin genel başkanlarını değil bir arada görmek, bir masa etrafında görmek, aynı ülke içinde olmaları bile birbirlerini rahatsız eder olmuştu.
Yeni nesil açısından şaşırtıcılığına gelince: İlk defa oy vereceklerle 30 yaşına kadar olanlar ömürlerinde iki ayrı liderin bir arada hoşgörü ortamında yaşamalarını (15.Temmuz FETÖ darbe teşebbüsü sonrası Yenikapıdaki çok kısa bir zamanlama dışında) maalesef hiç görememişlerdir. Hep çekişme, hep didişme, hep kavga yapılmıştır, yapılmaktadır.
Geçtiğimiz hafta özlenen bir tablo gerçekleşmiştir. Siyasi yelpazenin her kanadından, farklı görüşlere sahip, siyaseten birbirine çok uzak liderler kendi partilerinin farklı düşüncelerine karşın bir masa etrafında oturmayı göze almışlardır. Bir adım daha ileri gidecek olursak masanın etrafında oturmakla da kalmamışlar beş saat boyunca oturdukları koltuklardan kalktıklarında ülkeye umut saçmışlardır. Her birinin verdiği mesaj ayrı da olsa bir noktada birleşmektedir. O birleşme noktası da ülkenin geleceğinin aydınlık olacağını işaretlemektedir. Belli bir kesimin bundan rahatsızlık duyduğunu görmezden gelemeyiz. Bu kesim oyuncağı elinden alınacak çocuklar gibi iktidar nimetlerinin ellerinden alınacağı korkusunun etkisindedirler. Bu perspektiften bakıldığında Onlara da hak vermek gerekse de önemli olan birkaç kişinin birden fazla maaş aldığı bir ülke değil, herkesin insan gibi yaşayabileceği bir ülkedir. Herkese bize imrendiği iddia edilen değil, bizim imrendiğimiz Avrupa ülkelerinde ki gibi insanca, hakça bir yaşama kavuşacağı umudunu veren 6 lidere sonsuz teşekkürler.