DERTLEŞME
Hep siyaset, hep siyaset…! Çok uzun zaman oldu siyaset ve eleştiri dışında bir yazı yazamadım. Geçtiğimiz haftanın en popüler konusu ABD Başkanı Biden’ın hadsiz ve gerçek dışı açıklaması idi. Konu ile ilgili çok sayıda eser okumuştum. Açıklamanın tamamen seçim çalışmaları sırasında yaptığı vaadine sahip çıkmaktan başka bir şey olmadığını söyleyebilirim. Her ne kadar çok sayıda eser okumuşsam da daha fazla eleştiri yapmanın, yazı yazmanın beni aşacağını düşündüğüm için bu hafta biraz da yerel konularda yazmayı istedim. Bunda daha önce yazdığım yazılarda belli bir kesimin yazılanlardan hoşnut olmadığını düşündüğümden, O kesimin de bir nevi dinlendirilmesi fikrinin ağır bastığını söyleyemelyim.
Ne yazık ki yerel konularda yetenek, ya da malzeme kaybına uğradığımı fark ettim. Bir zamanlar bir ayağımız Fatsa’daydı. Yılda ortalama 10-12 kez gittiğimi, her gidişimde 2-3 gün kaldığımı hatırlıyorum. Üstelik de yoğun çalışıyordum. İstanbul’daki Fatsalılar Derneğinin başkanlığını yaptığım 1984-1994 yılları arasında böyleydi. Fatsa ve Çevre İlçeler Kalkınma Kurultayı üyeliği ve başkanlığı döneminde de hemen hemen ayda bir kendimi Fatsa’da bulduğum olurdu. Bir seferinde sosyal aktivitelerin içinde bulunan bir ağabeyimin Orta Büyük Cami Avlusunda: ‘’Mehmet seni buradaki cenazelerde yerli esnaftan daha sık görüyorum.’’ Dediğini hatırlıyorum. Gerçekten de öyleydi. Ben de sıkça gitmekten çok mutluydum. Başta Fatsa olmak üzere, Ordu’da, Çamaş’ta, Çatalpınar’da ve hatta Ünye’de oluşan gelişme ve aksaklıklardan yakından haberdar oluyordum. Bir seferinde de Fatsa’da oturan bir yakınımdan: ‘’Fatsa’daki bazı değişiklikleri ben senin yazılarından öğreniyorum.’’ Cümlesini duymuştum. Salgın hastalığın da büyük etkisi ile eski günleri ben de arar oldum. Yine de gidiyorum. Ancak yılın büyük bir bölümünü Fatsa’da okul arkadaşlarımla geçirecek zamana sahip olmama karşın bilgisayarın başına geçtiğimde biraz koptuğumu hissettim. Size bölge ile ilgili bir şey yazamayınca bu defa çuvaldızı kendime batırarak, kendimi eleştirmek istedim. Bu nedenle de başlığı dertleşme koyarak iç dünyamı sizinle paylaştım. Umarım bu dünyayı kavuran hastalıktan kurtuluruz da daha uzun süre birlikte oluruz.