KORONA HAKKI
Birisine haber vermeden bahçesindeki meyveyi alır da yersen meyve hakkı yemiş olursunuz. Birisine çaktırmadan şehvet hissi ile bakarsan göz hakkına girersin. İslami inancımıza göre böyle sıralanacak çok hak vardır.
Yaklaşık bir yıldır yüzümüzde maske, yanımızdakine mesafe koyarak ve mümkün olduğunca evden dışarı çıkmadan, zorunlu hallerde çıkarsak da ilk fırsatta ellerimizi yıkayarak sürdürdüğümüz bir yaşam biçimi içindeyiz. İstanbul’da yaşayan bizler için bir akşamüzeri Beyoğlu’na çıkıp Çiçek Pasajında oturmak, ya da Boğaza uzanıp bir balık lokantasında balıktan vazgeçtik midye yemek bile hayal oldu. Evlerde dört duvar arasında aile fertleri olarak birbirimizin yüzüne bakmaktan başka bir seçeneğimiz bulunmamaktadır. Bu yaşam şartlarından alabildiğine sıkıldık. Bir an önce kurtulmak istiyoruz. Bunun için de maskeyi takmaya, mesafeyi korumaya ve temizliğe oldukça dikkat etmeye çalışıyoruz. Canımız çok istese de hafta sonları sokağa çıkmıyoruz. Bir daha yazayım kurallara saygılı olanlar olarak sıkıldık. Eeeveeet! Sı kıl dık. Biz bir an önce bu sıkıcı hayattan kurtulalım diye çırpınırken lüks otellerde guruplar halinde eğlence yapanlar, kayak merkezlerinde hayatın tadını çıkarmaya çalışanlar, parti kongrelerinde parti ileri gelenlerine yaranmak için nefes nefese alkış tutanlar bizim yaşantımızı etkilediklerinden dolayı korona hakkı altında kaldıkları biliyorlar mı? Artık bir de korona hakkı diye bir kavram oluşmuştur. Bir gurup sorumsuz insan yalnızca kendilerine değil, koronanın yayılmasında etkin rolleri nedeniyle herkese zarar veriri olmuşlardır. Bu sorumsuzları başkalarına zarar verdiklerinin farkında olmaya davet ediyorum.
GÜNEŞİN AÇILIŞI
Bu hafta başı itibarı ile gazetemiz güneşin Fatsa’mıza doğuş tarihi idi. Yayın hayatı artık asırlarla ifade edilmektedir. Bu satırları karalayan kişi olarak bendeniz de 30. cu yılımı doldurdum. Çocuk yaşlarda iken 40 yaşındakine yaşlanmış gibi bakan bir zihniyetten gelen kuşağın temsilcisi olarak küçümsenemeyecek bir geçmişten bahsediyoruz. Otuz yılını geçirmiş, gönüllü bir ferdi olarak gazetemiz Güneş ile gurur duyuyor, daha nice yıllara diyorum.
VEFAT
Hafta başında 34 yıllık komşum, 50 yıllık ağabeyim Resul Tandoğdu’yu kaybettik. Dürüstlük, sevgi, hoşgörü, kucaklayıcılık gibi daha birçok iyi özelliğin hocası idi. Herkese bu konularda öğretmenlik yapardı. Karıncanın bile üzülmesine fırsat vermemek için her türlü özveriyi esirgemezdi. O’nun güzelliklerini anlatmak için ciltlerce kitap yazmak gerekir. Işıklar içinde uyu güzel insan, Tanrının tüm nimetleri seninle olsun…