MEŞEBÜKÜ HALKI BU DUYARSIZLIĞI HKETMİYOR
Meşebükü’nü bilenler bilir.
Bazı bilgileri, bilmeyenler için veriyorum.
Mahallenin üst kısmında yerel ağızla Çeşme Paar denilen bir nokta var.
Üç ana yol burada birleşir.
İsterseniz bu noktadan Aybastı yoluna inersiniz.
İsteyen Hamlık yönünden Fatsa’ya iner.
İsteyen de eski Korgan yoluna çıkıp, Hoylu üzerinden Fatsa’ya veya Tahtabaş-Duayeri güzergahından Korgan’a gidebilir.
Şimdi meseleye gelelim.
Mesele; Çeşme Paar’la eski Korgan yolu arasında düğümleniyor.
Yaklaşık 15 yıldır bu yol, hiç bir bakım-yapım-onarım görmedi.
Zaten gördüğü zaman da ince bir asfalt yapılmıştı, hepsi o kadar...
Yolun halini kısaca şöyle özetleyeyim:
Hiç bir çukurdan kaçmanız mümkün değil...
Aracınızın alt takımlarından istenmeyen sesler duymamanız imkansız...
Her çukura düştüğünüzde, kendinizi hakarete uğramış hissedersiniz.
Meşrebinize göre içinizden “güzel ifadeler(!)” mırıldanırsınız.
Durumu idar edin... Zira daha net yazamıyorum.
Aslında yazmak da istemem.
Çünkü amacımız, bağcıyı dövmekten ziyade üzüm yemektir.
Size şunu abartısız söylüyorum.
Seçim dönemlerinde mahalle sakinlerini ziyaret eden siyasiler, bütün vaatlerinde bu yolun en iyi şekilde asfalt yapılacağını söylediler.
Ama yoklar...
Gelmediler...
Geleceklerine dair bir umut ışığı da görülmüyor.
Eskilerin deyimiyle sırra kadem bastılar.
Çeşme Paar’a Aybastı yolundan gelen yol asfaltlandı.
Hamlık yönünden gelen yol da asfalt...
Buralarda güzel çalışmalar yapıldı.
Yöre halkı olarak elbette teşekkür ediyoruz.
Ancak Çeşme Paar-eski Korgan yolu arasının neden yapılmadığına anlam veremiyoruz.
Ve yapılmayan bir hizmet için ne yazık ki; teşekkür edemiyoruz.
Teşekkür yerine yetkililerin duyarsızlığını konuşuyoruz.
Bu durum, onları ne kadar memnun eder bilemiyorum.
Ama vatandaş olarak bizim memnun olmamız mümkün değil...
Yetkililere şunu çok açık söyleyeyim ki; Meşebükü halkı bu duyarsızlığı haketmiyor.
Mahalle Muhtarı Harun Bahadır’ın ilgili merciilere bu yol için dilekçe verdiğini biliyorum.
Dilekçe haricinde ilgilendiğini de biliyorum.
Bir görüşe göre; muhtar dediğin hizmet alabilmek için kurumların kapısında yatıp kalkmalıymış... Yetkilileri amansız edip, canından bezdirinceye kadar baskı kurmalıymış...
Eğer bir muhtar bunu yapmak zorundaysa gelmesin o hizmet...
Halkı ya da muhtarı “dilenci” konumuna sokacak bir anlayıştan hiç bir hayır gelmez çünkü...
Üstelik söz konusu dilekçe, diğerleri arasında sıraya konulmuş-muş...(!)
15 yıldır el sürülmeyen yolun dilekçesini sıraya koydunuz öyle mi?
Oysa işin başında ne diyordunuz?
“İki yıl içinde Ordu’nun su ve yol sorunu kalmayacak.”
Siz daha Fatsa’nın merkez mahallesinin yolunu bile yapamamışken, bütün Ordu’yu ne zaman yapacaksınız?
Tüm Ordu gibi Meşebükü halkı da bu anlamsız duyarsızlığınızı haketmiyor.
Bilinsin istedim.
HOŞÇAKALIN