İNCE OLAYINA BAKIŞIMIZ
Sayın Muharrem İnce için önce parti kuracağı yolunda bir haber çıkarıldı. CHP nin bölünüp parçalanacağını düşünen bir kesim ellerini ovuşturarak, bıyık altı gülüşlerle bayram yapmaya kalkıştı. AKP’den ayrılıp parti kuranları hain ilan eden AKP genel başkanı Muharrem İnce'nin en doğal hakkı olduğunu söyledi. Bana göre de Muharrem İnce’nin parti kurmak en doğal hakkıdır. Aynı şekilde Sayın Davutoğlu ve Sayın Babacan’ın da parti kurmak en doğa hakkıdır. Hatta parti kurmak herkesin Anayasal hakkıdır. Zaten bu hakka sahip olduğunu düşünen o kadar insan vardır ki Anayasa Mahkemesinin internet sayfasına girdiğinizde ülkemizde ne kadar parti olduğunu görür ve saymaya kalkarsanız dudağınız uçuklar. Bu köşede sıkça yazarım devlet yönetmek ciddiyet ister. Kabataş Erkek Lisesinden bir hukukçu arkadaşım da parti kurarken kurucu olmam için çok ısrarcı oldu. Düşündüğüm ciddiyete sahip olacağına inanmadığım için teklifi kabul etmedim. Parti halen kurulu bulunan 100 civarında siyasi partiden birisi olarak hayatta olmasına karşın hiçbir etkinliği gözükmemektedir. Sözün özü (amiyane tabirle) fasulyeden parti kuranın hiçbir anlamı yoktur.
Sayın İnce ilk büyük açıklamasında parti kurmak yerine bir hareketten bahsetmiştir. Anladığımız kadarı ile 2018 seçimlerinde CHP nin cumhurbaşkanı adayı olarak aldığı 15 336 861 oyu artırarak % 30,6 olan oranı % 51’e çıkarıp cumhurbaşkanı seçilme amacındadır. Bunun için de o tarihte en düşük oy aldığı Doğu ve Güney Doğu Anadolu Bölgesine ağırlık vereceğini söylemektedir. Çünkü en düşük oy oranı % 4,10 ile Batman 4,80 ile Hakkari ve 4,90 ile Şırnak illeridir. En yüksek oy aldığı iller ise kankası Mehmet Siyami Kesimoğlu’nun önce CHP’den, sonra da bağımsız olarak belediye başkanı seçildiği Kırklareli, Sayın Kılıçtaroğlu’nun memleketi Tunceli’dir. Bu iki ilde oy oranı % 58’in üzerindedir.
Kanaatimce Sayın İnce daha önce aldığı oyları çantada keklik görmektedir. Ne hikmetse siyasette hep bu yanılgıya düşülmektedir. Hiçbir zaman hiçbir kimsenin oyu çantada keklik değildir. Hele CHP seçmeninin oyları hiçbir zaman çantada keklik değildir. 31 Mart 2019 seçimlerinde Sayın Mustafa Sarıgül Şişli’den belediye başkan adayı olduğunda da aynı yanılgıya düşmüştür. Seçim öncesi Fatsalılar Kültür Ve Yardımlaşma Deneğinde Sargül’ün oyları böleceği ve AKP nin Şişli’de belediye başkanlığını kazanabileceği olasılıkları üzerinde duranlara katılmadığımı söylediğimde masadaki toplantıyı terk edip gidenleri hatırlıyorum. Ne oldu? Bir dönem önce CHP’nin İstanbul Büyükşehir Belediye Başkan adayı olan Sayın Mustafa Sarıgül, bir dönem sonra CHP nin karşısına çıkmış ama CHP yine kazanmıştır.
Kısacası: Her hırslı siyasetçi gibi Sayın İnce de hırsının esiri olacak ve arkasında CHP olmadığı sürece hayal peşinde koşacaktır. Yine vurgulamak isterim ki Sayın Muharrem İnce’nin bundan sonraki ilk cumhurbaşkanlığı seçimlerinde aday olmasına ne AKP liler sevinsin, ne de CHP liler üzülsün. Çünkü çok büyük bir etkisi olmayacaktır.