TÜRK FİLMİ
Eski Türk filmlerinde sık rastlanan bir sahneden bahsedeceğim. Baş rol oyuncusu erkek âşık olduğu kıza bir türlü açılamaz. Kendini kabul ettiremez. Bunu nasıl başaracağını düşünür ve sonunda bulur. Yakın arkadaşları ile anlaşır, akşam saatlerinde kızın geçtiği yolu kesen arkadaşları kızı rahatsız ederler. Jön ortaya çıkar, anlaştığı arkadaşlarının üzerine yürür. Cüneyt Arkın gibi kimine tekme, kimine yumruk, karate, tekvando hareketleri ile kızı rahatsız edenleri çil yavrusu gibi dağıtır. Artık çok büyük bir kahraman olmuştur. Kızın gözünde de kurtarıcıdır. Daha önce yüzüne bakmayan kız kendisini çapulculardan kurtaran kişiye adeta bir kahramanmış gibi hayranlıkla bakar. Hedefe ulaşılmıştır. Sonu ne mi olur? Bazen evlilikle bittiğini görebiliriz. Ama çoğu zaman jönün arkadaşları ile arası açılır veya başka vesilelerle bu hikâyenin gerçek yönü anlaşılır. Jön kardeşimiz amacına ulaşamaz. Yatsıya kadar yanan fenerde olduğu gibi…
Gelelim günümüze…
Bir süre önce akşam saatlerinde Sayın İç İşleri Bakanımız tarafından Sayın Cumhurbaşkanımızın talimatları ile sokağa çıkma yasağı ilan edilmiştir. Birkaç saat sonra sokağa çıkamayacağını öğrenen halkımız sosyal mesafe, maske dinlemeden marketlere akın etmiştir. Bu sokağa çıkmama önleminin bilim insanları tarafından yarardan çok zarar getireceği söylenince de Sayın İç İşleri Bakanımız hatayı kabullenerek istifa etmiştir. (İstifayı duyduktan beş dakika sonra, istifanın kabul edilmeyeceği tarafımdan sosyal medyada açıklanmıştır.) Yazdığım gibi istifa kabul edilmemiş, Sayın Cumhurbaşkanımız tarafından hata yapan affedildiği için Sayın Cumhurbaşkanımız gözümüzde büyümüştür.
Bu hafta yine bir hata yapılmıştır. Sayın Sağlık Bakanımız hafta sonu sokağa çıkma konusunda tedbire gerek yok demiştir. Sayın İç İşleri Bakanımız hafta sonu için 15 ilde tedbir amaçlı sokağa çıkma yasağı getirmiştir. Üzerinden çok zaman geçmeden Sayın Cumhurbaşkanımız bu yasağı da kaldırmıştır. Haftalardır hafta sonları sokağa çıkamayanların gözünde yine kahraman olmuştur. Öyle ya ne zaman halka sıkıntı veren bir durum olsa Sayın Cumhurbaşkanımız halkın imdadına koşmaktadır.
Yazının burasına geldiğimde Türk filmini neden anlattığımı da unuttum. Sakın ikisi arasında bağlantı kurup bu kararların rol ya da filim gereği alındığı gibi bir sonuca gitmeyiniz. Bu ara 65 yaş üstü olmamız nedeniyle evde faza kaldık. Evde kalınca ister istemez televizyon izliyoruz. Maçlar olmayınca kendimizi Türk filmlerine kaptırıyoruz. Digi Türk 17. Kanal 24 saat Türk filmi veriyor. Aynı filmi birkaç kez izleyince insan etkisinde kalıyor. Gelinlerin yemek yarışlarını bile izlemek zorunda kaldık. Hal böyle olunca insan karıştırıyor. Herhalde karıştırmanın etkisi olsa gerek….