KORONA
Her olayın ne olursa olsun bir çok zararı varken bir faydası da olur. Korona nın önce faydasını yazalım, sonra bir çok zararını. iyisini söyleyelim. Yıllardır çeşitli sebeplerden aile hep beraber bir masa etrafında oturup yemek yemeyi unutmuştu. Şimdi herkes evinde günde üç öğün bir araya gelip çoluk çocuğu ile yemek yiyorlar. Eskiden evimize misafir gelince önce kolonya ikram edilir, sonra ayakkabılar kapıda çıkarılır misafire terlik verilirdi. Yine eskiden yani babalarımızın devrinde şimdiki gibi erkek erkeğe kucaklaşma yalap şalap öpüşme yada kafa tokuşturarak selamlaşma diye bir şey yoktur. Zaten dimimizde de bu gibi işler yok. Demek ki biz eskiden babadan kalma usulle hijyene daha çok önem veriyormuşuz bu işin güzel tarafı.
ALLAH cc. MESAJMI VERİYOR?
Bir taraf açlıktan kırılırken bir taraf konfor içinde yaşamak için insanları sömürüyor. Onları Vatanından çıkarıp kimyasal bombalar atıp, veya kendi aralarında nifak çıkarıp zulmediyorlar.. Bir anne bottan buz gibi suya düşüp boğulurken kendinden önce suya düşen çocuğunun boğulmasını seyrediyor. Bizler de bunları televizyondan naklen yayın gibi seyredip ‘bana dokunmayan yılın bin yaşasın’ moduna girmişiz. AYLAN bebeğin vücudu karaya vururken, varil bombasından yanan çocuk ölürken sizi Allah’a şikayet edeceğim demişti. Herhalde o çocuğun ve ezilen zulüm gören insanların ahı arşa çıkıyor, bu bir işaretmi? Allah geçmişte NEMRUT’U, NUH KAVMİNİ, LÜT KAVMİNİ, SEMUT KAVMİNİ nasıl cezalandırdıysa bize de herhalde korona virüsü ile küçük bir mesaj veriyor. Tabi anlayana..
Düşünün şimdi! Paran var harcayamıyorsun, eskiden en lüks lokantalarda yer içerdin şimdi gidemiyorsun. Son model araban var gezemiyorsun. Marka elbiseler ve saatlerin vardı gösteremiyorsun. Hacdı, umreydi koştun gittin. Bırakın bunları kendi evinin kapı kolunu bile tutmaktan korkuyorsun. Servetinde fakirin hakkı olan zekatı vermedin. ( Hacca, umreye gitmekle öğünürsün. Ne kadar zekat verdin diye sorsalar cevap veremezsin. Kuran’da hac, umre kaç defa geçiyor, zekat kaç defa geçiyor desem birşey diyemezsin) Şimdi dindarsın ama ne camiye nede kabe’ye gidebiliyorsun. Ezan sesleri sustu. Acaba bunlarda bir işaret mi? Ne garip değil mi? Ege’nin soğuk sularında boğulanlar, varil bombaları ile yanan çocukların ölümüne sessiz kalan dünya, çocukları öldürmeyen bir virüsle sınanıyor.
KORONADAN GÜZELLEMELER
-Adam ömründe gördüğüm en adil virüs korona’dır diyor niye? Kralada bulaşıyor, soytarıya da, zenginede, fakire de, müslümana da, hiristiyana da,yahudiye de ama bir tek çocuklara bulaşmıyor.
-İtalya’da virüsten ölenlerin sayısı 4 bini geçti. Ama hiçbir hiristiyan, yüz papaz bir doktor etmiyor demezken, Türkiye’de 150 bin imam bir doktor etmiyor diyorlar.
-Hıristiyan ülkelerde korona’dan binlerce ölüm varken,kimse bizdeki gibi dine saldırmıyor.
-İzmit’te hocanın biri okuyup üfleyerek korona virüsünü def’ettiğini söyleyip, kişi başına 2 bin lira alıp milleti dolandırmış. Tabi böyle milletten böyle hoca çıkar.
-Sen Ankara’da özellikle Atatürk’ün kurdurduğu Hıfsısıhha enstitüsünü ekonomik değil boş masraf diye kapat, Ankara’da çöpe atılan lunaparka 750 milyon lira harca.
-Virüsten camiler kapandı, imamlar maaşlarını tam alırken, okulları kapalı olan sözleşmeli öğretmenlere maaş yok.
-Mart ayında doğan erkek çocuklara Eyüp, Sabri, Tuncer. Kız çocuklara ise Selin, Duru, Damla isimleri verilmesi tavsiye ediliyor.
-Eskiden ülkenin başına kötü bir şey gelince zenginler yurt dışına kaçardı. Bu sefer kaçacak ülkeleri kalmadı.
Sonuç : Bu korona gider, başka korona gelir. İnşallah bu kötü günleri Türkiye en az zararla atlatır temennim budur.