YARGI REFORMU (2)
Geçen hafta yargılamanın ne kadar süreceği ile ilgili tarafların bilgilendirmesinden bahsetmiş detayını bu hafta yazacağımı dile getirmiştim. Şimdi bir dava açıldığında davalı tarafa gelen tebligat üzerinde ‘’Dosyanız belirlenen tahmini bitiş süresi 10 aydır.’’ Şeklinde bilgilendirme notu gelmektedir. Keşke bu verilen süreden (2) hatta (3) ay sonra bitebilse! Ne mümkün? Böyle bir sürenin belirlenip yazılması kadar abes bir şey olamaz. Ülkemizin büyük bir çoğunluğunda ortalama üç ayda bir duruşma yapılabilmektedir. Bazen aynı dosyada üstelik üst üste iki sefer dosyaya bakan hakimin izinli, veya raporlu olması nedeniyle mazeretine rastlamak mümkün oluyor. Böyle bir dosyada birer kez de taraf vekilleri mazeret verse dört duruşma hiçbir yol kat edilememiş oluyor. Bu ne demek biliyor musunuz? 4X3=12 ay, yani tam bir yıl hiçbir şey yapılamamış oluyor. Dosya bilirkişilik bir dosya ise ve bir celse de rapor yetiştirilememişse üç ay da oradan uzar, buyurun buradan yakın. Ben iş yoğunluğu nedeniyle bir mahkemeye iki adet hakim tayin edildiğini biliyorum. Hem de çok sayıda mahkemede bu görüntüye rastlanabilir. Geçen yıl bir mahkemenin iki kadın hakiminden birinin doğum, diğerinin balayı izninde olması nedeniyle verilen duruşma gününde hiç bir işlem yapamadan mahkeme kaleminden (3) ay sonraya duruşma günü aldığımı hatırlıyorum.
Bundan yıllar önce Gaziantep’in İslahiye İlçesinde mahkeme hakimi ile sohbetimiz sırasında ellerindeki bir dosyanın açılış tarihini söylediğinde hayretler içinde: ‘’Demek dosya 50 yıldır açıkmış!’ diye hayret ettiğimde hakimin: ‘’Açılış tarihi 1938 değil Avukat Bey 1838 yıldır. 50 yıl değil 150 yıldır devam etmektedir.’ Diye uyardığını unutamıyorum. Maalesef bizde 150 yıldır devam eden dosyalar oluyor. Bizzat tarafımdan bakılan 1988 yılında açılmış dava hala devam etmektedir. Yani 31 yıldır bitmeyen tarafı olduğum dosyam bulunmaktadır.
Bütün bunları neden yazıyorum?
Lafla peynir gemisi yürümüyor. Daha önce de bu sütunlarda yazdım. Anayasa reformu yapıldı. Hani Cumhurbaşkanlığı hükümet sistemine geçtiğimiz, kalkınmada uçuşa geçeceğimiz değişiklikle hakimlere bağımsızlık ve tarafsızlık getirilmişti. Ne oldu? Ne olduğunu da gelecek hafta bu konu ile ilgili 3. Yazımızda anlatalım izninizle….