NEDEN BU HALE GELDİK?
Bu sayıda 23 Nisan haftası nedeniyle ulusal egemenlik ve çocuk bayramı üzerine yazmayı düşünüyordum. Son gelişen iki olay konuyu değiştirmeme neden olmuştur.
Bunlardan ilki Sayın Kemal Kılıçtaroğlu’na yapılan linç girişimidir. Savunma bakanımız Sayın Hulusi Akar’ın ‘’Değerli arkadaşlarım! Tepkinizi gösterdiniz. Mesajınızı verdiniz.’’ Beyanındaki yanlışlıkları dile getirmeyi düşünüyordum. Arkadaşlarım diye hitap ettiği ve fakat aslında tepki göstermek değil, öldürmeye teşebbüs suçu işleyen bu insanların bu yaklaşımla taltif edildiğini yazacaktım. Hatta yumrukçu elebaşı Bay Osman’ın göstermelik ihraç edileceğini, ancak daha sonra Manisa Soma’da tekme atan danışman gibi terfi ettirilebileceğini, ilerde köylerden sorumlu cumhurbaşkanı danışmanı bile olabileceğini yazacaktım. Bu konu ikinci planda kaldı. Daha ilgi çekici bir konu gündeme bomba gibi düşüverdi. Neydi o konu?
23 Nisan şenlikleri bağlamında bir televizyon kanalında Darüşşafakalı bir kız öğrenciye sorulan soru ve alınan cevap…. Sunucu kızımıza: ‘’İlerde ne olmak istersin?’’ diye soruyor. Daha 13-14 yaşındaki saf, temiz, pırıl pırıl duygulara sahip, politikanın kirletilen ortamından uzak duygularla: ‘’Almanya Köln Üniversitesinde tıp okumak istiyorum. Ondan sonra da belki Alman vatandaşı olurum!’’ diyor. Yıllar önce Kocael’li bir vatandaşımızın valiliğe: ‘’Beni Türk vatandaşlığından çıkarın.’’ Diye dilekçe vermesi olayında olduğu gibi. Benim memurum işini bilir. Ben insanların zengin ve paralı olanlarını severim. Anayasayı bir kez delmekle bir şey olmaz.’’ Sözlerinin yarattığı ortam o yıllarda Kocaelili vatandaşımıza bu dilekçeyi verdirmişti. Bizim neden bu hale geldiğimizin temelinin atıldığı günlerdi. Bugün Darüşşafakılı kızımızın hayal ettiği acı gerçek maalesef olanağı olan çok insanın tercihi durumuna gelmiştir. Apartmandaki bir komşumuzun ( Aydın Yenipazarlı Adnan’ın) kızı (Duygu) üniversiteyi bitirir bitirmez Almanya’ya gitmiş, evliliğini de bir Almanla yapmıştır. Alt kat komşum (Osman’ın) oğlu (Alper) yıllardır önce Hollanda, şimdi de Almanya’da yerleşik ve çalışmaktadır. Son olarak da OTDÜ mezunu, Amerika’da yüksek lisans yapmış olan kızım Selen Polonya sermayeli bir şirketin Barcelona bölgesinde idareci olarak çalışmak üzere Barcelona’ya yerleşmektedir. Peki biz neden bu hale geldik?