CHP NİN ANKARA VE İSTANBUL ADAYLARI
Geçtiğimiz hafta içinde ana muhalefet partisinin İstanbul ve Ankara Belediye Başkan adayları açıklandı. Gerçi son günlerde bu isimlerin açıklanacağını üç aşağı beş yukarı biliyorduk. Şimdi bu adaylarla ana muhalefetin şansının ne olacağı sorgulanmaktadır. Şahsen birebir ilişki içinde olduğum, şahıslarını yakından tanıma olanağı bulduğum kişiler değiller. Sayın İmamoğlu ile bir kez ve fakat uzun bir sohbetimiz oldu. Kendisini çok sıcak, samimi, sempatik ve herkesle sıcak ilişkiler kurabilecek yapıda buldum. Ancak 16-17 milyon insanın yaşadığı İstanbul’da bire bir ilişki kurup bu özelliğini oya dönüştürme olanağına sahip olmadığını biliyorum. 2014 yerel seçimlerinde Beylikdüzü İlçe Belediye Başkanlığını iktidar partisinden alırken bu özelliğinin çok işe yaradığını da biliyorum. CHP genel merkezinin, İmamoğlu ile Beylikdüzü İlçe Belediye Başkanlığından sonra İstanbul Büyük Şehir Belediye Başkanlığını da almanın bir şans veya bir uğur olabileceği düşüncesi olmuş mudur bilemiyorum. Her şeye rağmen pozitif kişiliğinin kendisine çok yarar sağlayacağını söyleyebilirim.
Ankara Büyükşehir Belediye Başkan adayı Sayın Mansur Yavaş’a gelince: Kendisi meslektaşım olur. İstanbul Hukuk Fakültesini benden birkaç yıl sonra bitirmiştir. Ankara’nın Beypazarı ilçesinde kendisini sevdirmiş, belediye başkanlığı yaptığı dönemde Beypazarı ilçesinin çehresini tümüyle değiştirmiştir. Beypazarı’nda yaptıkları siyaseten kendisi için tanınma vesilesi olmuş ve bu diploması ile 2014 yılında Ankara Büyükşehir Belediye Başkan adayı olmuştur. Sadece aday olmamış, sandıklarda seçimi kazanmak için yeterli oyu aldığı ancak Yüksek Seçim Kurulunda kaybettiği iddia edilmektedir. Zaten aldığı % 43,82 oya karşın kazanan AKP adayı Sayın Gökçek’in oyunun 44;82 olması da söylentilerin doğruluğu konusunda ipuçları olarak değerlendirilebilir. Bu gün için yeni bir sayfa açılmaktadır. Geçen (5) yıllık süre içinde birçok şey değişmiştir. Bu değişikliklerin iktidar aleyhine, muhalefet lehine olduğunu söylersek abartmış olmayacağımızı düşünüyorum.
Bir gurup CHP seçmeninin; ‘’Benim adayım olmazsa oy vermem’’ diye sitemde bulunduğunu, her seçmenin kendisine göre bir aday seçimi yapmaya kalkıştığını duyuyoruz. Adaylığı açıklandığı halde geri çekilen ve parti menfaatleri için sesini çıkarmayanların varlığını düşünecek olursak, herkesin kendisine göre aday belirlemeye kalkışmasının çok lüks bir yaklaşım olduğunu ifade edebiliriz. Sonuç olarak: CHP ve İyi P. Seçmenleri içindeki herkes kendi adayını tespit edip, ortak adaylara oy vermem diye tutturmazsa, CHP’nin Ankara ve İstanbul adaylarının şanslarının çok olduğunu düşünüyorum.