FATSALI, DAHA NE KADAR ÖLECEK?
Vatan uğruna ölürsün...
Sevdiklerin uğruna ölürsün...
Ekmek davasına ölürsün...
Ecelin gelir ölürsün...
Bütün bunları anlarım da...
Fakülte ve Dolunay kavşaklarında ne uğruna ölürsün? İşte bunu anlamıyorum.
Ben diyeyim on, siz deyin yirmi yıldır bu kavşaklarda ölüp ölüp duruyoruz.
Bir basın mensubu olarak defalarca haber yaptım.
Ayrıca kaçıncı köşe yazımdır hatırlamıyorum.
Kuşkusuz meslektaşlarım da yaptı.
Fatsa olarak elbette öfkeliyiz, elbette burnumuzdan soluyoruz.
Onca canımız gitti. Ve giden canlar geri gelmedi, gelmeyecek...
Dolunay kavşağında kızını kaybeden Cemal Beşik ve ailesinin acısı hala taptaze yerinde duruyor.
Dünyalara değişmeyeceği kızını ona hangi güç geri verebilir?
Yine aynı kavşakta eşini kaybeden İsmet Erişmiş, yaşadığı acıyı nasıl dindireceğini bilmiyor.
Hangi teselli onun dayanılmaz acısını avutabilir?
Aklıma gelmeyen daha niceleri...
İşte o nicelerinin ocaklarında ateş hiç sönmüyor.
Bu memleket bu kadar mı sahipsiz?
Karayolları mevzuatı insan hayatı üzerinde bu kadar mı egemen?
Mazerete bakar mısınız?
“Adı geçen kavşaklara ışık konulması, teknik mevzuat gereği mümkün değilmiş...”
Sizin mevzuatınızı yesinler...!
İnsan yaşamına hiç bir katkısı olmayan mevzuatın başını ne diye beklersiniz?
Ayrıca görevi ihmal suçu, sizin kapınızı hiç mi çalmaz?
Koltukalarınız bu kadar mı sağlam?
Peki; koltuklarınızın sağlamlığı kadar vicdanlarınız ne durumda?
Gece olunca “yastığa çeyrek kala” uyuyabiliyor musunuz?
Gelelim siyasilerimize...
Özellikle yeniden listeye girip seçilenler...
İnanın; hangi hizmetleriniz karşılığında yeniden seçildiğinizi bilmiyorum.
Genel merkezlerin tuhaf işlere imza attığını biliyordum ama bu kadarını beklemiyordum.
Buna rağmen niye seçildiğiniz konusunda az buçuk bir izlenimim var.
Özellikle Ergün Taşçı ve Metin Gündoğdu’dan söz ediyorum.
Yaptığınız aman aman hizmetlerden dolayı değil, Ankara’nın gözüne hoş göründüğünüz için seçildiniz.
Bunu anlamadığımızı, görmediğimizi düşünmüyorsunuz sanırım.
Geçmiş dönemde “ölüm kavşakları” konusunda sonuç odaklı hiç bir girişiminizi göremedik çok şükür...
Bırakın Ordu’nun yollarını, fındığını-fıstığını...
Zaten geçemediğiniz siyasi mülakat sonucunda bu millet, özellikle fındık konusunda sizden umudu kesmiş durumda...
Sanırım bu durumun farkındasınız.
Hiç olmazsa oy deposu olarak kullandığınız bu milletin canını kurtarın önce...
Bunu da yapmayacaksanız, geriye milletvekilinin maaşından başka nesi kalıyor ki?
Bu mu amacınız? Etliye sütlüye karışmamak mı?
Şimdi parlamentoda Cemal Enginyurt da var.
Eğer kavşaklardaki sorunu çözer de bu milletin takdirini kazanırsa, hiç mi hicap duymayacaksınız?
Hiç mi ezilmeyeceksiniz?
Ordu’dan Enginyurt gelip de sorunu çözdüğünde...
Fatsalı Ergün Taşçı olarak üzülmeyecek misiniz?
Sahi; seçim döneminde, kavşaklarda ölenlerin ailelerinden oy istediniz mi?
İstediyseniz, size ne dediler?
İsteseydiniz, size ne derlerdi? HOŞÇAKALIN