FB KONGRESİ VE SOSYOLOJİK YÖNÜ
Geçtiğimiz hafta sonu ülkemizin en büyük spor kulüplerinden birisi olan Fenerbahçe Spor Kulübünün olağan genel kurulu yapıldı. Tam 20 yıl sonra başkan değişti. Ali Koç yeni başkan oldu. Aslında Sayın Ali Koç’un seçilmesi sadece kulüp taraftarını ilgilendiren bir olay değildir.
Neden?
Son yıllarda tüm dünyada bir yönetici krizi yaşanmaktadır. Layık olmayan insanlar hak etmedikleri yerlere gelmekte ve tüm dünyada bir kargaşa ve kaos yaşanmaktadır. Bugün dünyayı idare etmeye kalkışan ABD’de bir başkan vardır ki bana göre Faroe Adaları’nı idare edemez. Kuzey Kore’nin başındaki babasının geçtiği yolda esas duruşa geçmeyenleri cezalandıran psikopat ile ülkedeki tüm arabaları beyaz renge boyatmak isteyen Türkmenistan devlet başkanının da birbirinden farkı yoktur. Bu örnekleri çoğaltmak mümkündür.
Ülkemizde son yıllarda spor karşılaşmaları tek taraftarla yapılmak zorunda kalınmıştır. Göreve gelen her yönetici diğer takımlara düşmanlık yaparak ayakta kalabilmektedir. Bu adeta moda olmuş, her yönetici diğer takımı tahrik ederek kendi taraftarını etrafında toplamayı başarı saymıştır. Bu defa ilk önce BJK Başkanı Sayın Fikret Orman’la başlayan ve GS Başkanı Mustafa Cengiz’le devam eden sağduyulular kervanına FB Başkanı Sayın Ali Koç eklenmiştir. Sayın Ali Koç’a FB yi şampiyon yapmak kadar önemli bir görev düşmektedir. O görev de sosyolojik olarak diğer başkanlar gibi kardeşliği, barışı, taraftarlar arasında hoşgörü ve kaynaşmayı sağlamaya yönelik çalışmalara ağırlık vermektir. Sayın Fikret Orman takip edebildiğimiz kadarı ile dostluk elini uzatmak adına ilk maçı Sayın Ali Koç ile yan yana izlemek istediğini söyleyerek başlangıç yapmıştır. Sayın Ali Koç buna mutlaka karşılık vermelidir. GS Başkanı Sayın Mustafa Cengiz’in de bu duyarlılıkta bir insan olduğunu ve bu başkanların spor camiasına getireceği bu barış havasının, tüm topluma yayılarak kartopu gibi büyüyeceğini umuyorum.