SEYİT TORUN VE ORDU’DA SİYASET
Geçtiğimiz hafta sonu milletvekilimiz Sayın Seyit Torun CHP si parti meclisine seçilmiştir. Kendisini candan yürekten kutluyorum. Esasen uzun zamandır genel başkan yardımcılığı gibi önemli bir görev ifa etmektedir. Umarım ve arzu ederim ki ilerleyen yıllarda bu tecrübe, bu gayret ve başarılı iletişim sayesinde çok daha iyi yerlere gelerek bir Ordulu olarak gurur duymamıza vesile olur. Ara seçimlerde çok genç yaşta Ulubey Belediye Başkanlığını kazanarak girdiği siyasette, iki dönem inanılmazı gerçekleştirerek kazandığı Ordu Belediye Başkanlığından sonra adım adım buralara gelmiştir. Bu çok büyük bir başarıdır. Hak edilen bir başarıdır. Bulunduğu mevkiinin hakkını verdiği için elde edilen bir başarıdır. Hiç Kimsenin küçümseme hakkı yoktur. Ben Orduluyum diyen herkesin de guru duyması gereken bir başarıdır.
Fransa İmparatoru Napolyon Bonapart’ın dünyaya hükmettiği, her dediğinin olduğu günlerdir. Etrafındakiler büyük övgüler düzdükleri bir kişiyi getirip Bonapart’ın elçi yapması için öneride bulunurlar. Napolyon adamın şanslı olup olmadığını sorunca etrafındakiler şaşırıp; Siz Napolyon’sunuz şansı olmasa ne olur anlamında bakınınca Napolyon: ’ Elçilik siyaset işidir. Şansı olmayanın arkasında ben bile olsam siyaseten bir yerlere gelemezler.’ der.
Şimdi Ordu siyasetine bir bakınız yıllarını politik yaşam olarak geçirdiği, genel müdürlük, daire amirlikleri yaptığı, üstelik de hemen her seçimde aday adayı ve hatta aday olduğu halde milletvekili bile olamayanları görebilirsiniz. Bu abilerimiz ve arkadaşlarımız bu makamı hak etmediklerinden değil Napolyon’un dediği gibi siyasi şanslarının olmaması nedeniyle siyasette istedikleri yerlere gelemelerdir. Yoksa Onların çoğu da en az bu şansı yakalayabilenler kadar bu makama layık insanlardır.
Sayın Torun bu makamlara elbette şansıyla gelmemiştir. Ancak unutmayalım ki şanssızlık engeline de takılmamıştır. Kendisini tekrar tekrar kutluyorum. Geçmişte bir yarış arkadaşı olarak kendisi ile gurur duyuyor ve tüm kalbime O’na başarılar diliyorum.