ANKARA VE FATSA
Uzun zamandır planladığım ama bir türlü ger
çekleştiremediğim Ankara seyahatimde bir çok
politikacı ve dostlarımla birlikte olma fırsatını buldum.
“İnsanın doğduğu yer değil, doyduğu yerdir” derler ama, görevi veya mesleği gereği Fatsa dışına gidip gurbet ellerde çalışanların Fatsa’ya olan sevgileri, özlemleri, hasretlerinde hiçbir azalma yok. Aksine daha da artmış görüküyor.
ANKARA VE FATSA
Şurası bir gerçek ki küçük yerlerde yaşayanlar, eski örf ve adetlerinden hiçbir şey kaybetmeden yaşantılarını sürdürüyorlar.
Memleketlerinden bir dostu ya da arkadaşı geldiğinde de Fatsa havasını teneffüs etmiş oluyorlar. Bir yerde kaybolmaya yüz tutmuş değerlere sahip çıkıp yaşatmaya çalışıyorlar.
Ankara’da yaşayan Fatsalıların bir çoğu bürokrat, ya da bürokrat emeklisi. Ticari hayatını sürdüren önemli sayıda da hemşehrimiz var. Genel kanaatim odur ki, birisi bir yerde buluşma teklifinde bulunsa, belirlenen mekana onlarca Fatsalı geliyor. İşte dostluk, arkadaşlık, sevgi, saygı ve özlem. Bunları görüp yaşayınca ayrı bir keyif ayrı bir heyecan duyuyor insan…
Gelelim siyasete…
Başkent Ankara siyasetin attığı ilimiz.
Ankara’ya gelince siyasetçilere uğramadan olmaz deyip, Gönül dostlarımız Mehmet Dizdar, Kutsi Yerebasmaz ve Saim Altunbey’le hasret giderip sohbetlerimizi tamamlayınca soluğu yeni kurulan İyi Parti Genel Başkan Başdanışmanlığına getirilen eski milletvekilimiz Opr. Dr. Yener Yıldırım’ın yanında aldım. Yıldırım’la dostluğumuz Fatsa’ya ilk geldiği yıllara dayanıyor. O günden bugüne de aynı dostluğumuz sürüp gidiyor.
Hayırlı, uğurlu olması temennisiyle ziyaretine gittiğimi Yener Yıldırım, yeni kurulan partinin gelecekle ilgili planlamalarıyla ilgili hummalı bir çalışma içerisinde. 2 saatlik görüşmemizde akın akın gelen ziyaretçilerin yanı sıra yoğun bir telefon trafiği boğuşuyor. Bu yoğunluğuna rağmen bizim gündemimizde yine Ordu ve Fatsa politikası vardı.
Yener bey, gösterilen bu ilgiden dolayı gelecekten umutlu ve mutlu. Onun mutlu olması dolasıyla bizi de mutlu eder.
Yener Yıldırım’la sohbetimizi tamamladıktan sonra ikinci ziyaretimizi CHP Genel Başkan Yardımcısı ve Ordu Milletvekili Seyit Torun’a gerçekleştirdik.
Aynı yoğunluk Seyit bey de de yaşanıyor. Muhalefet partisi olmasına rağmen, Sn. Torun o kadar yoğun bir çalışma temposu içerisinde ki inanılması güç. Çalışma odası görüşmek için bekleyen ziyaretçilerle dolup taşıyor.
Seyit başkan her zamanki gibi nazik, kibar ve gülen yüzüyle bizi karşılayarak sohbetini sürdürüyor. Torun’la da Ordu ve Fatsa üzerine çok uzun bir sohbet yaptık. Seyit başkanın Ordu ve Fatsa ile ilgili öyle bir projeleri var ki, hayata geçse Ordu ili cennet olur. Ama muhalefet de olunca hizmet yapmakta sıkıntı çekiliyor.
Ankara’daki son ziyaretimiz Ak Parti Genel Sekreter Yardımcılığı görevine getirilen Av. Mustafa Hamarat oldu. Sn. Hamarat, yeni görevi için sanki “Nerede kalmıştık” diyerek kolları sıvayarak yoğun bir çalışma trafiği içerisinde.
AK Parti genel merkezinin karşısında olan ofisinde görüştüğümüz Sn. Hamarat’dan edindiğimiz intiba şudur ki, daha yapacağı çok işi var.
Plan Bütçe Komisyonu Üyesi olan Ordu Milletvekili Ergün Taşçı ile TBMM”deki görüşmelerin yoğunluğundan dolayı sadece telefonla sohbet etme fırsatımız oldu. Bir dahaki Ankara seyahatimizde görüşmek üzere randevulaştığımız Ergün Taşçı ile Plan bütçe gürüşmeleri bittiği zaman Ordu’nun ve Fatsa’nın sorunları birlikte masaya yatıracağız.