KIZLAR VE ÜNİVERSİTE
İnternette dönüp duran bir video var. Bir din hocası çıkıyor ve camide fetva veriyor. Ne diyor, ‘koyunlarınıza sahip çıkın, dağ başında kurtlara teslim etmeyin. Kızlarınız üniversiteye gidiyor diye seviniyorsunuz, doktor mühendis olacak diye, bilmiyor musunuz oraya kaşları alınmış, kot pantolonla gidecekler. Peşlerine erkekler takılacak, onlara bakacak, kızlarınızı cehennem ateşine atıyorsunuz’ diyor, sözde din alimliği yapan şahıs.
Orada onun vaazlarını dinleyen kalabalık erkek grubu ise, hiç sesini çıkarmadan dinliyor söylenenleri. Biz nasıl bir yanlış yapmışız edasıyla, bu üniversite nasıl bir mekanmış da, biz kızlarımızı ateşe attık der gibi bakıyorlar yüzüne.
Elbette bu sözlere, birçok sivil toplum kuruluşundan, kadınlardan ses geldi. Bu sözleri hazmedemeyen insanlar karşı çıktılar fakat bu zihniyetin, insanların inançlarına hitap eden bir konumda olması, insanları bu tür düşünceleri ile adeta zehirleyen bir durumda olması, insanın canını sıkıyor.
Bir yandan da, önemsememek gerekir diyorum, bu tür düşüncelerin yayılmasına zemin hazırlamamak, çünkü önemsendiğini hissettiğinde daha da ilerilere gidebilir insan. Asıl önemli olan, bu tür fetvaların bu çağda, kadınların her alanda söz sahibi olduğu, eşitliğin hukuken ve toplumsal hayatta varlığının sağlandığı bir zaman diliminde zamanı geriye döndürmek isteyen insanların varlığı galiba. Sanki bir zaman makinesine binip, çağlar öncesine ışınlanmak istiyoruz topluca.
Özellikle kadınların geçmişe ışınlanmasının istendiği bir dönem yaşıyoruz. Yaşamları, hayata bakışları ve toplumda varoluş biçimleri ile ileriye değil, geçmişe uzandıkları bir yaşam diliminin içine itilmek isteniyorlar.
Giyimleri, davranış biçimleri, eğitimleri sorgulanıyor kadınların.. Özgürlükleri, değerleri erkeklerin yaşam süzgecinden geçirilip, öyle değerlendiriliyor. İnançları, günahları, sevapları, hep başka bir erkeğin gözünden anlamlandırılıyor. Oysa hayatlarından kendileri sorumludur kadınların. Bugünden de yarından da verecekleri tüm hesap kendilerinedir.
Bu yüzden kız çocukları, alabildikleri tüm eğitimi alıp, üniversiteye de gidecek, en iyi işlerde de çalışacak, toplumun her kademesinde görev alacak ve hayatını severek, özgürce, umutla ve coşkuyla yaşayacaktır…Buna kimse engel olamayacaktır…