BİZ ÜRETİCİ MİYİZ?
Bugünlerin çok konuşulan meselesi: Üreticinin fındığı para etmiyor, üretici mağdur! Olaya farklı bir açıdan bakalım. Ortalama 2 ton fındık yapan üretici, fındığını 100 ameleye toplatıyor. Ürünü kilosu 8 Liradan 16 Bin lira eder. Geriye 8 Bin lira kalır. Bu bahçeye ortalama 1500 kilo gübre dökülecek. Gübrenin tutarı ve döktürme ameliyesi yaklaşık 2500 TL tutar. Bunu kalan 8 Bin liradan çıkarsak geriye 5500 TL kalır. Bahçeyi tırpanlama ameliyesi 1000 Lira tutar. 4500 TL kaldı. Fındık öncesi şıpkaların alınması 1000 Lira ... Geriye kaldı 3500, ilaçlama ameliyesi ilacı 500 ,geriye kaldı 3000 TL. Harmanda patoz 500, geri kaldı 2500... Bu iyimser hesap aslında bu kadarla da kalmaz. Tabi bunları hep el eliyle yaparsan sen üretici değil, iş verensin.
Öyle ya! 100 tane adam buldun, toplattın. Beş adam buldun tırpan yaptırdın, iki kişiye gübre attırdın, 10 kişiyle şıpka aldırdın, 4 kişiyle gübre güre attırdın, iki -üç kişiyle ilaç vurdurdun toplamda 123 adama iş verdin. Öyleyse sen işveren olmuşsun...
Bir başka açıdan bakalım. 10 günde toplattın,4 günde gübre attırdın, 3 gün de ilaç vurdurttun,10 günde şıpka aldırdın. Toplamda 30 gün diyelim. Diğer işlemler de 10 gün sürdü. Toplamda 40 gün... 365 günde 40 gün çalışıp sadece fındığa bağlı olarak bunun kazancı ile 365 gün geçinilir mi? Köyden kente hızlı göç olduğu için çarşıda oturup köydeki bahçeden fındığı toplattığın zaman üretici değil işveren olursun. Yazdıklarım yanlış olabilir, yorum sizin...
DEVLETİN YANLIŞI NEREDE?
Dünyanın en büyük fındık üreticisi olan Türkiye bir türlü fındığa müdahil olamıyor. Fındık az oldu, fiyatı 20 TL, çok oldu fiyatı 7 TL... Yani devlet fındığı başıboş bırakıyor. Ziraat Odaları üreticiye durmadan,” Fındığı pazara indirme, emaneti bırakma, Fiskobirlik paranızı zamanında vermez” diye diye üreticinin kafasını karıştırıyor. Onu yapma, bunu yapma öyleyse üretici fındığın turşusunu kursun.
Dünyanın en büyük badem üreticisi Amerika üreticisine fiyat açıklarken 10 yıl boyunca Mesela, “Ben senden kentali 600 dolardan alırım. Fazlasına satabilirsen kendin sat” diyor. Badem üzerine çalışan sanayicisine de,” Ben sana 10 yıl boyunca 610 dolardan badem veririm” diyerek garanti veriyor. Sanayici de bu garantiyi aldığı için 10 yıllık badem satış bağlantılarını rahatça yapıyor. ( Bu iş Türkiye’de nasıl oluyor?” Fındık üreticisi kaça satacağını bilmeden üretim yaparak satmaya çalışıyor. Fındık alan sanayici kaça satabileceğini bilmeden ürünü satışa hazır hale getiriyor. Üretici de sanayici de hep tedirgin. Köylünün devletten beklediği çok bir şey yok. Amerika’nın badem üreticileri için kurduğu sistemi yapsa yeter. Fındık üzerine çalışan sanayicisini de fındığı kırıp yarı mamül olarak Avrupa’ya ihraç edeceğine entegre tesisleri kurdurup, dünyaya (SAĞRA)gibi... Mamül olarak ihraç etmeye teşvik etse yeter..