ADLİ YIL
Sevgili okurlar dikkatinizi çekti mi bilmiyorum. Son yıllarda yerel konulardan çok mesleki konularda yazmak geliyor içimden. Bunu birinci sebebi; yerel konularda eskisi kadar kurultay ve dernek çalışmalarında olmamam gelmektedir. İkincisi ve daha önemlisi yine son yıllarda hukukun hemen her gün lime lime edilmesinden kaynaklanmaktadır.
Biliyorsunuz bu hafta yeni adli yıl açıldı. Gerek açılışta, gerekse açılış öncesi ve sonrasında o kadar aklın, mantığın almadığı, alamayacağı resim ve açıklamalar gördük ki her birisi bir seminer konusu ve bir kitabı dolduracak kadar büyük boyutlardadır. Köşemizin yettiği kadarı ile yüzeyden ve sadece birkaç tanesine değinmek istiyorum.
Bunlardan bir tanesi Adalet Bakanı varken Devlet Bakanı ve Başbakan Yardımcısının açıklama yapmasıdır. Acaba Adalet Bakanı yeni olduğu için güvenilememekte midir? Açıklamanın içeriği ayrı bir kitap konusudur. Sayın Başbakan Yardımcısı: ‘Türk Yargısının AB yargısından da ABD yargısından da adildir.’ Demektedir. Merak ettiğim şey bu söylediğine Sayın Bakan’ın inanıp inanmadığıdır. Madem Türk yargısı bu kadar adilse bizim çevremizdeki insanların nerdeyse % 80lere varan çoğunluğu bu yargıya güvensizliğini neden dile getirmektedir? Eğer öyleyse Adil Yargılamanın ihlali nedeniyle Avrupa İnsan Hakları Mahkemesinde en fazla mahkum edilen 2. Ülke (Rusya’dan sonra) neden ülkemiz olmaktadır?
Diğer bir husus ise yargının 3. Ayağı olan savunmanın temsilcisi TBB başkanının adli yıl açılış töreninde ülkenin gerçeklerini dile getirmesine engel olunmasıdır. Yıllardır adi yıl açılışlarında yargının ve ülkenin hukuk sorunlarını dile getiren TBB Başkanına konuşma hakkı verilmemektedir. Bu yargı mı güvenilir yargıdır?
Bizzat yaşadığım bir olayı özetleyerek yargının ne halde olduğunu taktirlerinize sunmak istiyorum. İstanbul Anadolu Adliyesinden çıkıyorum. Hiç tanımadığım iki kişi de yanımda yürüyor. Biri diğerine: ‘Bu davayı kazanacakları belliydi. Çünkü karşı tarafın adliye girişinde görevli akrabası bir polis memuru varmış.’ Diyordu. Yargımız o kadar adil ve güvenilir ki adliyedeki polis memurlarının bile haklı ile haksızın yerini değiştirebileceğine inanılabiliyor.
Bir zamanlar ülkemizin en güvenilir kurumlarının başında TSK (Askerlerimiz) ve Adliyelerimiz geliyordu. Bugün????
NOT: Hala mesleğini onuru ile yapan ve hiçbir şekilde vicdanından ve uyguladığı yasalardan başka talimata kulak vermeyen yargıç ve savcılarımızın varlığını da inkar edemeyiz.