Çocuk İhtiyaç Duyduğu an Sevgi Alabilmeli
Hangimizin iç dünyasına göz atsak karşımıza sevgiye muhtaç minicik bir çocuk çıkmaz ki? Başı okşandığında tebessüm etmeye hazır, karşılıksız sevgiye delice susamış, büyüklüğün büyüklüğüne inat, “haydi” dendiğinde annesinin sıcacık koynuna girmeye hazır, kocaman minicik adamlar, minicik kadınlar… Uykudaaki tebessümün sebebini sorsak, hangimizin karşısına çocukluk yılları çıkmaz ki? Kim sofradaki yemeğini henüz tamamlamadan gözü dışarıdaoyun oynayan arkadaşlarına takılmışken, annesinin “Haydi az kaldı, yemeğini bitir, sen de çık oyna.” Dediğini işitmez ki? Ya da kavgalarımız, hırçınlıklarımız, çılgınlıklarımızın temelinde hangimizin sevgi ihtiyacı yatmaz ki? Her birimiz sevilmeye muhtaç; ama (maalesef) her birimizin kaşları sevgi isteyene çatık.. Meşhur Psikiyatr Alice Miller, Yetenekli Çocuğun Dramı isimli eserinde, çocukluk yıllarında anne babalarından yeterli sevgiyi alamamış kişilerin ömürleri boyunca o doyamadıkları sevgiyi başkalarında arayacağından bahseder. Ama bu sevgi arayışı tamamen boşunadır. Çocukluk yıllarında anne- babalarından doyasıya sevgi alamayanların karşısına asla duygusal ihtiyaçlarını karşılayabilecek birileri çıkmaz.Çünkü o sevgi “zaman” itibarıyla özeldir.Karşılıksız verilmiş olması, ihtiyaç duyulduğu an giderilmesi sebebiyle de çok kıymetlidir…
İhtiyaç duyulduğu an sevgi
Çocuğun çocukluk yıllarında sevgiye doyması onun yemesinden, içmesinden çok daha önemlidir.Çocuk için anne sevgisi farklı, doyurucu ve özeldir. Başkalarının sevgisine benzemez asla. Kişi herkesten yeterince sevgi ilgi alsa da yine anne de anne sevgisine muhtaçtır.
“Hangi anne çocuğunu sevmez ki? Demeyin lütfen.Burada dikkat çekmeye çalıştığım unsur; çocuğun ihtiyaç duyduğu an, anne sevgisini alabilmesidir.
Yarı değil… Akşam değil… Bugün… Hem de hemen şimdi, şu an. Sevgi açlığının altında yatan asıl sebep annelerin bir türlü çocuklarına vakit ayırmamasıdır.Çocuklar özellikle ilk dört yaş döneminde anneye muhtaçtır. Bu öyle bir zarurettir ki; çocuğun gözünü her açtığında annesini yanında görebilmesi, korkudan ürktüğünde onun sesini duyup teselli olabilmesi, acıktığında, susadığında annesini karşısında bulabilmesi çok önemlidir. Çocuk bu güven ve sevgi zenginliği içinde hayata adım atmalıdır.
Çocukların annesine muhtaç olduğu bu sürece “bağımlılık dönemi” denir. Çocuk bağımlılık dönemini ne kadar rahat atlatırsa sevgiye muhtaçlığı da o kadar azalır.
Kaynak Kişi: Uzman Pedagog Doktor Adem GÜNEŞ